Acil vakalara daha hızlı müdahale için kırsal bölgelere istasyon kurulacak

Sağlık Bakanlığı Temel Salık Hizmetleri Genel Müdürü Dr. Seraceddin Çom, acil vakalara daha hızlı ulaşım için kırsal bölgelerde ve kazaların olduğu ana otoyollarda daha fazla istasyon açacaklarını söyledi.
Seracattin Çom, Türkiye Acil Tıp Derneği ve Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Acil Tıp Anabilim Dalı tarafından düzenlenen 7. Türkiye Acil Tıp Kongresi (TATKON 2011)’nin açılış töreninde yaptığı konuşmada, şu anda Türkiye’de A, B ve C olarak üç tip acil istasyonlarının bulunduğunu belirtti. Bundan 4–5 sene öncesinde bütün istasyonlarımızda pratisyen hekimler çalıştığını anlatan Çom, şu anda ise sadece A1 tipindeki istasyonlarda pratisyen hekimlerin görev yaptığını dile getirdi.
Gerek teknik gerekse personel kadrosu açısından 112 Acil İstasyonlarında on yıllarda çok önemli mesafeler alındığını ifade eden Çom, “Sadece İstanbul’da hala çözemedik. Antalya ve İzmir’de bazen sıkıntılar yaşanıyor, onun dışında genelde bir sıkıntımız kalmadı.” dedi.
"Ambulans çağrıldı gelmedi, vatandaşlar isyan etti" türünden haberlerin 4 yıl öncesine göre yüzde 250 azaldığını bildiren Çom, “Son üç aydır saydırıyorum, bu tür haberlerin yüzde 98’i yalan, yüzde 1 yanlış, yüzde 1’i ise doğru. '45 dakikada ambulans geldi' deniyor, bakıyorsunuz 4 dakikada gitmişiz. 'Geç kalındı' diye hasta yakınları görevlilerimizin üzerimize yürüyor, bir bakıyorsunuz kimse 112’yi aramamış. O anın telaşı ile herkes bir birine bırakmış.”
Psikologların söylediğine göre bir kazazede ya da kazayı görenlerin olayın şoku ile adeta 6 yaşındaki çocuk gibi olduğunu belirten Çom, bunu da şöyle bir örnekle izah etti: “Kendisi komuta merkezinde çalışan bir bayan doktor arkadaşımız geçirmiş olduğu trafik kazası sonrası bir arkadaşının cep telefonundan arıyor; ‘kaza yaptım 112’yi arayacağım ama bizim şu 112’nin numarası neydi hatırlayamıyorum’ diyor. İnsan kazanın şoku ile işte bu hale geliyor.”
112 Acil servislerin gereksiz telefonlarla da meşgul edildiğine hatırlatan Çom, bir yılda 2 milyon 72 bin acil vakaya çıkıldığını, ancak gelen çağrı sayısının ise 25 milyon olduğuna dikkatleri çekti. Şuanda şehir içi ve dışında acil vakalara ilk 10 dakikada ulaşım oranlarının yüzde 98 olduğunu belirte Çom, “Bundan sonraki stratejimiz; artık kırsal bölgelerde, kazaların olduğu ana otoyollarda hem daha fazla istasyon açmak hem de dolaşan istasyonlarla hizmet etmektir.” ifadelerini kullandı.
Acil istasyonları, kara, kar, motor ambulansları, helikopter ve uçak ambulanslarla acil vakalara anında müdahale ettiklerini anlatan Çom, tek eksiğin ise gemi hastanesi olduğunu kaydetti.
Ortadoğu’da yaşanan son olaylarda bu ihtiyacın bir kez daha ortaya çıktığına işaret eden Çom, gemi hastanesini de 2012 yılı içerisinde hizmete sunmayı hedeflediklerini söyledi.
KTÜ Tıp Fakültesi Acil Tıp Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Abdülkadir Gündüz, insan hayatı için çok önemli olan acil tıbbın tüm dünyada ve Türkiye’de hak ettiği değeri almaya başladığını belirtti.
Acil tıp çalışanları olarak bu durumun kendilerini son derece sevindirdiğini anlatan Gündüz, “Zamanında ve uygun müdahalelerin yapılmamış sonucunda kaybedilen ya da önemli sağlık sorunları ile yaşamak zorunda kalan hastaları görmekte ve bizzat kendimiz idrak etmekteyiz. Gerek çağdaş tasarım gerekse en son tıbbi bilgilerle donatılmış personel ile bu olumsuzlukların minimize edilmesi biz acil tıp mensuplarının en önemli fonksiyon alanı olsa gerek.” dedi.
Doç. Dr. Gündüz, bu çerçevede düzenlenen kongrenden önemli sonuçlar çıkacağına inandığını dile getirdi.
KTÜ Osman Turan Kongre ve Kültür Merkezi’nde başlaşan 7. Türkiye Acil Tıp Kongresi ve 16 Ekim’de sona erecek. Kongre süresince bilim adamları sunumlar yapacak, acil tıp alanındaki teknolojik yenilikler anlatılacak.