Adalet Bakanı Ergin:

Adalet Bakanı Sadullah Ergin, "İnsan olma ekseninde, insanın sahip olduğu değerler, haklar ekseninde hakça bir yapıyı inşa etmek için çok adım attık. Eksiklerimizi tamamlayıp bu coğrafyayı inşallah yaşanabilir bir huzur coğrafyası haline getirmeye gayret ediyoruz" dedi.

Ergin, Hatay'ın Dörtyol ilçesinde bir otelde düzenlenen AK Parti İl Divan Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, terör sorununun çözümü ve gençlerin kanının akmaması, yeni anaların ve babaların ağlayanlar kervanına katılmaması için bir süreden beri gayret sarf ettiklerini söyledi.

Gösterdikleri gayreti istismar edenlerin ve eleştirenlerin çıkabildiğini ifade eden Ergin, "Uzun süredir bu ülkede yaşadığımız ve hepimizi üzüntüye sevk eden, bu ülkenin enerjisini somurup maalesef zayıflatan bir sorunumuz var. Terör sorunu. Eleştirilere her zaman açığız. Demokrasi tahammül rejimidir. Duymak, işitmek istemediklerinizi hukuk içerisinde kalmak şartı ile duyup bunlara tahammül etme rejimidir demokrasi. Hakaret, küfür olmayacak, şiddet olmayacak ama hoşumuza gitmeyen düşüncelere de saygı göstereceğiz, tahammül edeceğiz" dedi.

Ergin, geçmişte terör sorununa karşı çok değişik tedbirler uygulandığını hatırlatarak, şöyle devam etti:

"1925 ile 1960 arasında 17 tane rapor hazırlanmış, başbakanların, bakanların güvenlik bürokrasisinin, valilerin, akil adamların hazırladığı raporlar bunlar. 'Şu tedbirleri alırsak bu sorunu çözeriz' demişler. Bu raporların 2-3'ü farklı bir karakterde kalan 14-15 tanesi aynı karakterde. Bu raporlarda belirtilen tedbirler alınmış, tedaviler reçeteler uygulanmış ama bakıyorsunuz ön görülen reçeteyi uyguladığınızda hastalık daha da müzminleşmiş. Ya teşhiste bir yanlışlık var ya da ön gördüğümüz tedavide bir yanlışlık var. Şimdi bugün 90 sene sonra hastalığı müzminleştiren ağırlaştıran reçeteyi tekrar uygulayın diyenler çıkabilir. Ama devlet aklı, ama toplum vicdanı, toplum aklı bunlara artık geçit vermiyor, vermemeli. Bir devlet refleksi düşünün ki 90 yıla yakındır benzer tedbirlerle bu meselelerin üzerine gitmiş ama gelmiş olduğu noktada, sorunu getirmiş olduğu noktada baktığımızda maalesef öngörülen sonuçlar ortaya çıkmamış. Bu açıdan, bu ülkede yaşayan 75 milyonu kardeş olarak bir arada tutacak, bir arada yaşama iradesini güçlendirecek, bu coğrafyayı barış ve huzur coğrafyası yapmaya çalışan bir gayret içerisinde olduğumuzu ifade edeyim."

AK Parti olarak istikbali acılar üzerinde değil umutlar üzerinde inşa etmeye gayret ettiklerini vurgulayan Ergin, bu coğrafyada kardeşçe yaşanabilecek bir iklimin çok uzak olmayan bir tarihte inşa edileceğine inandığını bildirdi.

-"Bu coğrafyayı huzur coğrafyası haline getireceğiz"-

Ergin, terör probleminin çözülmesi için atılması gereken akli, vicdani, insani bütün adımları atmak durumunda olduklarının altını çizerek, "Bu adımları atacağız. Sabırla, sebat ederek yolumuza devam edeceğiz. İnsan olma ekseninde, insanın sahip olduğu değerler, haklar ekseninde hakça bir yapıyı inşa etmek için çok adım attık. Eksiklerimizi tamamlayıp bu coğrafyayı inşallah yaşanabilir bir huzur coğrafyası haline getirmeye gayret ediyoruz" diye konuştu.

Ergin, sürecin ve çalışmaların önemli olduğunu, çalışmalar neticesinde sonuç alınabilirse bu coğrafyada Türkiye'nin bileğini bükecek başka bir gücün olmayacağını belirtti.

Sorunun devam etmesinin Türkiye'yi sevmeyenlere, Türkiye'nin bölgede güçlenmesini istemeyenlere hizmet edeceğini, coğrafyada yaşayan 75 milyonun hiçbirine fayda getirmeyeceğini ifade eden Ergin," Kürt de kaybeder, Türk de kaybeder, Arap da kaybeder, 75 milyonun her bir ferdi kaybeder. Kim kazanır. Türkiye'nin güçlenmesini istemeyenler kazanır. Türkiye'nin hasımları kazanır. Türkiye üzerinde kötü emelleri olan kazanır. Şimdi size soruyorum. 75 milyon mu kazansın- Türkiye'yi sevmeyenler, Türkiye üzerinde hesabı olanlar mı kazansın-" dedi.

Ergin, yeni anayasa sürecinin başarıya ulaşması neticesinde geçmişten gelen sıkıntıların üzerine sünger çekileceğine dikkati çekerek, Türkiye'nin halkın iradesi ile yapmış olduğu sivil anayasayla geleceğe dönük güvenle yolculuğuna devam edeceğini kaydetti.

Muhabir: Salim Taş- Halit Demir / Anıl Bağrık