Adalet Bakanı Ergin: Sızmanın BDP'den Olduğunu Ilk Günden Söylemiştik

Adalet Bakanı Sadullah Ergin, BDP Eş Başkanı Selahattin Demirtaş'ın, İmralı'daki görüşme tutanaklarının BDP'den sızdığını açıklamasını "Biz ilk günden söylemiştik" şeklinde değerlendirdi. Ergin, "Sayın Demirtaş açıkladı, bu konuyu biz ilk günden ifade etmiştik. Bu konuda 'sızmışsa bu BDP’dendir, bizim bu süreçte dahlimiz yok' demiştik. Nitekim kendileri de ortaya koydular. Temenni ederim ki tedbirlerini alırlar ve bu tür sıkıntılara fırsat vermezler." dedi.

AK Parti Siyasi ve Hukuki İşler Başkanlığı tarafından organize edilen bölge toplantıları başladı. AK Parti Genel Merkezi’nde ilki gerçekleştirilen toplantıya Ankara, Bartın, Çankırı, Karabük, Kastamonu, Kırıkkale, Kırşehir ve Zonguldak’tan il, ilçe, gençlik ve kadın kolları başkanları ile siyasi ve hukuki işlerden sorumlu başkan yardımcıları katıldı.

Programda konuşan Adalet Bakanı Sadullah Ergin, yöneltilen soruları da cevapladı. Ergin, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin'in yönlendirmesiyle iki gazeteciden de soru aldı.
Ergin'e sızdırma ile ilgili sorunun ardından Meclis'e giden 4. Yargı Paketi'nin önergelerle değişebileceği yönündeki iddialar soruldu. Ergin, bu soruya şu cevabı verdi: "Şuna üzüldüğümü ifade ediyorum. 4. Yargı Paketi'ni konuşmaya başladığımızdan bu yana, 2011 Kasım'ından bu yana hep aynı şeyleri söyledik. Bu çalışma Avrupa Konseyi ile Adalet Bakanlığı'nın yürüttüğü bir çalışmadır ve Türkiye'nin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nde (AİHM) karşı karşıya kaldığı tabloyu tedavi etmeye yönelik bir çalışmadır dedik. Bunun dışında hiç bir şey söylemedik. Biz çıtayı buraya koymuşuz, çerçeveyi çizmişiz. O çizdiğimiz çerçevede de hareket ettik."

Ergin, sözlerini şöyle sürdürdü: "Şimdi yorumlara bakıyoruz, 'dağ fare doğurdu, biz başka şey bekliyorduk' diyorlar. Bekliyorsan sen bekliyorsun. Biz ne için yola çıktığımızı yaklaşık 2 yıl önceden ilan etmişiz. Türkiye yıllar itibariyle ve toplamda AİHM'de ihlal konusunda birinci. Bunu hak ediyor muyuz? 'Etmiyoruz' dedik, 'bu birinciliği devredeceğiz' dedik, 'bu tabloyu değiştireceğiz' dedik. Buna dönük adımlar attık çok önemli mesafeler aldık."

TÜRKİYE ARTIK AİHM'DE İKİNCİ SIRADA

Ardından 2011'de çalıştay yaptıklarını ve ekipler kurduklarını belirten Ergin, şöyle devam etti: "İhlal almamıza neden olan mevzuatlar nedir bunları çıkardık. Bunları nasıl değiştirmemiz gerekiyor, ihlal kararlarının gerekçelerine baktık. Buna göre düzenlemeler yaptık ve 4. Yargı Paketi'ni hazırladık ve yanında bir de insan hakları eylem planını hazırladık. Bu ikisi Avrupa Konseyi ile yaptığımız çalışmanın meyvesidir. Adalet Bakanlığı'nda İnsan Hakları Dairesi Başkanlığı kurduk. İşi gücü bu, başka işi yok. AİHM'deki Türkiye'nin hak etmediği tabloyu değiştirmek. Onun dışında 1 Mart 2012'den itibaren savunmaları artık Dışişleri Bakanlığı değil Adalet Bakanlığı yapmaya başladı. Bu da hukukçular tarafından daha doyurucu, daha güçlü savunmalar yapılması anlamına geliyor. Yine Anayasa Mahkemesi'ne bireysel başvuru uygulamasını getirdik. 23 Eylül 2012'den itibaren de bu devreye girdi. Hakim ve savcıları yurt içi ve yurt dışında insan hakları konusunda çalışma ziyaretlerine gönderdik. Strasbourg'da, Londra'da, Brüksel'de ve Washington'da hakim ve savcılar önemli çalışmalar içindeler. Bu çalışmalar sonucudur ki 2012 itibariyle ilk defa Türkiye yıl bazında AİHM'de şampiyonluğu başka bir ülkeye devretti. 2012 yılında Türkiye ikinci ilan edildi. İyi bir şey değil ama birinciliği devrettik, bundan sonraki amaç ikinciliği, üçüncülüğü, dördüncülüğü bütün o sıralamaları devrediyoruz. Sıralamadan çıkıyoruz. Buradan çıkabilmek için 4. Yargı Paketi'ndeki düzenlemeleri yapmamız gerekirdi."

4. YARGI PAKETİ İLE DEMOKRASİNİN STANDARDI YÜKSELECEK

TBMM Başkanı Cemil Çiçek'in 4. Yargı Paketi için kullandığı 'mızraklı ilmihal değil' sözlerini hatırlatan Adalet Bakanı Ergin, "Kişiler kendi sıkıntılarını, bireysel sorunlarını bunun içerisinde çözecek diye bir taahhüdümüz yok. Bizim söylediğimiz şuydu: Türkiye'nin insan hakları mahkemesinde ihlal aldığı konuları telafi edici bir çalışma. Bu geçtiğinde şuna emin olun Türkiye'de demokrasinin standardı yükselecek, ifade özgürlüğünün önündeki engeller daralacak ve Türkiye düne göre çok daha iyi bir noktaya gelecek. Çünkü ihlal kararlarının gerekçelerini ortadan kaldırıyorsunuz. Bu da Türkiye'de hakların önünü açan bir çalışma demek." ifadelerini kullandı.

"4. YARGI PAKETİ İLE NE VADETTİYSEK MECLİS'İN ÖNÜNE ONU GETİRDİK"

Muhalefetin 4. Yargı Paketi konusundaki eleştirilerine de cevap veren Sadullah Ergin, "Bugün Sayın Kılıçdaroğlu'na sordular 'ne düşünüyorsunuz 4. Yargı Paketi ile ilgili' diye. O da 'amaca hizmet etmiyor, şunu getirmiyor bunu getirmiyor' dedi. Bir gazeteci soru sorduğunda da 'Ben henüz inceleyemedim, arkadaşlar bakacaklar bana bilgi verecekler, ondan sonra değerlendiririz' dedi. Benzer bir şeyi Sayın Bahçeli de söylüyor. Ortaya çıkarılan bir tasarının okumadan, anlaşılmadan, algılanmadan eleştirisini yapmak herhalde Türkiye'deki muhalefete özgü bir yaklaşım olsa gerek. Böyle bir şey kabul edilebilir mi? Okumadınız, incelemediniz, ne getirdiğini bilmiyorsunuz, kulaktan dolma bilgilerle eleştiri yapıyorsunuz. Biz ilk gün ne taahhüt etmişsek, ne söylemişsek 4. Yargı Paketi ile ilgili, tam da onu getirdik Parlamento'nun önüne." diye konuştu.