Adalet Bakanı Sadullah Ergin:

Adalet Bakanı Sadullah Ergin, 4. Yargı Paketi’yle ilgili eleştirilere cevap vererek, "Ortaya çıkarılan bir tasarının okunmadan, anlaşılmadan, algılanmadan eleştirisini yapmak herhalde Türkiye’deki muhalefete özgü bir yaklaşım olsa gerek. Böyle bir şey kabul edilebilir mi? Okumadınız incelediğiniz ne getirdiğini bilmiyorsunuz, kulaktan dolma bilgilerle eleştiri yapıyorsunuz" dedi.

AK Parti Siyasi ve Hukuki İşler Başkanlığı Bölge Toplantısı’nda “AK Parti İktidarları Demokrasiye Neler Kazandırdı?” başlıklı bir konuşma yapan Adalet Bakanı Sadullah Ergin, gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını cevaplandırdı. Bir gazetecinin 4. Yargı Paketi nedeniyle bazı eleştirilerin yapıldığını ve yargı paketi üzerinde bir değişiklik yapılıp yapılmayacağı yönündeki sorusu üzerine Bakan Ergin, “Şuna üzüldüğümü ifade etmek istiyorum. 4. Yargı Paketi konuşulmaya başlandığından bu yana hep aynı şeyleri söyledik. Bu çalışma Avrupa Konseyi ile Türk Adalet Bakanlığı’nın yürüttü bir çalışmadır ve ‘Türkiye’nin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ndeki karşı karşıya kaldığı tabloyu tedavi etmeye yönelik bir çalışmadır’ dedik. Bunun dışında hiçbir şey söylemedik. Biz çıtayı buraya koymuşuz, çerçeveyi çizmişiz, o çizdiğimiz çerçevede de hareket etmiştik” diye konuştu.

Yorumlarda ‘dağ fare doğurdu, biz başka şey bekliyoruz’ gibi açıklamaların yapıldığını ifade eden Ergin, konuşmasına şöyle devam etti:

“Biz ne için yola çıktığımızı yaklaşık 2 yıl önceden ilan etmişiz. Türkiye yıllar itibariyle ve toplamda Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nde ihlal konusunda birinci. Bunu hak ediyor muyuz? ‘Etmiyoruz’ dedik. ‘Bu birinciliği devredeceğiz, bu tabloyu değiştireceğiz’ dedik. Buna dönük adımlar attık ve çok önemli mesafeler aldık. Bu çalıştayı yaptık, 2011’de ve ekipler kurduk. İhlal almamıza neden olan mevzuatlarımız nedir? Bunları çıkardık ve bunları nasıl değiştirmemiz gerekiyor, ihlal kararlarının gerekçelerine baktık. Buna göre düzenlemeler yaptık, 4. Yargı Paketi hazırladık ve yanında bir de İnsan Hakları Eylem Planı hazırladık. Bunun ikisi Avrupa Konseyi ile yaptığımız çalışmanın meyvesidir. Adalet Bakanlığı’nda İnsan Hakları Dairesi Başkanlığı kurduk. İşi gücü bu, başka işi yok. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ndeki Türkiye’nin hak etmediği tabloyu değiştirmek. Onun dışında 1 Mart 2012’den itibaren İnsan Hakları Mahkemesi’nde savunmaları artık Dışişleri Bakanlığı değil Adalet Bakanlığı yapmaya başladı. Bu da hukukçular tarafından daha doyurucu, daha güçlü savunmalar yapılması anlamına geliyor. Yine Anayasa Mahkememize bireysel başvuru uygulamasını getirdik. 23 Eylül 2012’den itibaren de bu devreye girdi ve hakim ve savcılarımızı yurtiçi ve yurtdışında insan hakları konusunda çalışma ziyaretlerine gönderdik. Bu çalışmalar sonucudur ki, 2012 itibariyle ilk defa Türkiye yılbaşında Avrupa insan Hakları Mahkemesi’nde şampiyonluğu başka bir ülkeye devretti. 2012 yılında Türkiye ikinci ilan edildi. İyi bir şey değil ama birinciliği devrettik, bundan sonraki amaç ikinciliği, üçüncülüğü, dördüncülüğü bütün o sıralamaları başkalarına devrediyoruz. Sırlamadan çıkıyoruz. Buradan çıkabilmek için 4. Yargı Paketi’ndeki düzenlemeleri yapmamız lazım.”

TBMM Başkanı Cemil Çiçek’in açıklamalarını hatırlatan Ergin, “Çiçek’in ifadesiyle bu paket ‘mızraklı ilmihal değil.’ ‘Kişiler kendi sıkıntılarını, bireysel sorunlarını bunun içerisinde çözecek’ diye bir taahhüdümüz yok. Bizim söylediğimiz şuydu; Türkiye’nin İnsan Hakları Mahkemesi’nde ihlal aldığı konuları telafi edici bir çalışma ve bu geçtiğinde şuna emin olun Türkiye’de demokrasinin standardı yükselecek, ifade özgürlüğünün önündeki engeller daralacaktır. Türkiye düne göre çok daha iyi bir noktaya gelecek. Çünkü ihlal kararlarının gerekçelerini ortadan kaldırıyorsunuz. Bu da Türkiye’deki hakların önünü açana bir çalışma demek” diye konuştu.

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu ve MHP Genel Başkanı Bahçeli’nin bugün 4. Yargı Paketi ile ilgili yaptığı açıklamaları da eleştiren Ergin, “Bugün Sayın Kılıçdaroğlu’na sordular, ‘Yargı paketi ile ilgili ne düşünüyorsunuz?’ diye. 4. Yargı Paketi ile ilgili ‘O da amaca hizmet etmiyor, şunu getirmiyor, bunu getirmiyor’ dedi. Bir gazeteci soru sorduğunda ‘Ben henüz inceleyemedim arkadaşlar bakacaklar ve bana bilgi verecekler ondan sonra değerlendiririz’ dedi. Benzer bir şeyi Sayın Bahçeli de söylüyor. Ortaya çıkarılan bir tasarının okunmadan, anlaşılmadan, algılanmadan eleştirisini yapmak herhalde Türkiye’deki muhalefete özgü bir yaklaşım olsa gerek. Böyle bir şey kabul edilebilir mi? Okumadınız incelediğiniz ne getirdiğini bilmiyorsunuz, kulaktan dolma bilgilerle eleştiri yapıyorsunuz. Biz ilk gün ne taahhüt etmişsek ne söylemişsek 4. Yargı Paketi ile ilgili tam da onu getirdik parlamentonun önüne” ifadelerini kullandı.