Adana Barosu Başkanı Erbek: Yargı giderleri artıyor

Adana Barosu Başkanı Aziz Erbek, küçük bir katkı payından ibaret olması gereken yargı harç ve masraflarının paralı bir sermaye hareketi haline geldiğini söyledi.
Erbek, 2011-2012 adli yılın açılışı nedeni ile yaptığı konuşmada, mevcut haliyle tahammülü imkansız derecede ağır olan yargılama giderlerinin yeni ihdas olunacaklarla birlikte, yargı dışında hak arama yolunu açabileceği görüşünü savundu.
Adalet Bakanlığının, UYAP hizmetlerinin bedel ödenerek alınması yönünde çalışma yaptığını belirten Erbek, bu durum da yargı masraflarını çoğaltarak yargıyı paralı hale getireceğini kaydetti.
Erbek, “Kabul edilmesi imkansızdır. Adaletin siyasallaşması da, sayısallaşması da felakettir. Savunma hakkı hak olmaktan çıkarılmaya çalışılmaktadır. Özellikle ceza yargılamasında savunmanın adı yok sayılmaktadır. Demokrasi, hukuk devleti ve adil yargılanma hakkı için avukatların, hakim ve savcılarla aynı önem ve değerde olduğunun başta bütün uygulamacılar olmak üzere, herkes tarafından içselleştirilmesinin bir zorunluluk olduğunu tekrar ifade ediyoruz. Kolluktan başlanarak ceza yargılaması sürecinde müdafinin önemi büyüktür. CMK ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi içtihatlarıyla, bu durum ayrı ve önemli bir şekilde belirtildiği halde, bugün müdafinin görevini yapmasında bir çok engelleyici uygulamalar bulunmaktadır” dedi.
Türkiye’de kolluğun, ceza adalet sisteminin bütünü üzerinde ağırlığı bulunduğunu ifade eden Erbek, “Delillerin toplanmasında ve şüpheliyle ilgili alınacak tedbirlerin belirlenmesinde kolluğun açık etkisi görülmektedir. Kolluk, birey hak ve özgürlüklerinin alanını daraltan, hatta müdahale eden taleplerini, yasaya şeklen uyma amacıyla yargı mercilerinden isteyebilmektedir. İşi hukuku uygulamak olan yargı mercilerinin, bu talepleri geldiği gibi kabul etmesi, ceza-adalet sisteminin esaslı bir sorunudur. Kolluğun düzenlediği tutanakta yazılı olan suçun niteliğine göre tutuklama, kolluğun gücünü ama yargının güçsüzlüğünü göstermektedir. Bu haliyle, yargı, adeta kolluk etkisi altında görev yapan bir görünüm taşımaktadır. Kolluğun, yürütmenin bir uzantısı olduğu gerçeği karşısında, bu durumun, yargı bağımsızlığı yönünden ne kadar sakıncalı olduğu açıktır. ” şeklinde konuştu.