"Şantaj ve cürüm işlemek için teşekkül oluşturmak" suçundan yargılandığı davada beraatı istenen Adnan Oktar, İHA'ya özel açıklamalarda bulundu. 1999 yılından beri yargılandıkları davayla gündemden düşmeyen Oktar, davanın tuhaf biçimde uzadığını, aslında 3-5 celsede bitebilecek bir dava olduğunu savundu.
"POLİS İFADELERİ İŞKENCE ALTINDA ALINDI" Oktar, "Biz yargılanmak istiyoruz. Yargılanalım ki suçsuzluğumuzu kanıtlayalım, ilk haline göre zaman aşımına girmesi gerekiyor ama biz yargılanmak istiyoruz. Bu davada en önemli delil olarak görülen polis ifadeleri ama polis ifadelerinde hukuki bir eksiklik var. Avukat yanında alınmadı bu ifadeler, işkence altında alınan bu ifadelerin geçersiz olduğu mahkemede vurgulanmış oldu. Dosyada başka ifade yok, tehdit ve baskıyla alınan ifadeler dışında bir delil yok" dedi. "EBRU ŞİMŞEK KASEDİ ÇOK GEÇ İZLENDİ" Davanın daha çabuk bitebileceğini ifade eden Adnan Oktar, "Aslında şahitler ortadayken hemen karara gidilebilirdi. Bizim istediğimiz deliller çok güç elde edildi. Ebru Şimşek'in kasetini izlemek için çok uzun süre geçti. Kaset izlenildiğinde bu ev, bu kişilerin farklı olduğu ortaya çıktı, o evle benim evimin arasında çok büyük fark var. Çok net film, ne şantaj ne baskı var. O film kanaat getirmesi açısından mahkemeye yetti. Normalde 3-5 celsede bitecek bir şeydi ama uzatıldı. Bu kader Allahın takdiri" diye konuştu. "ALEYHİMİZDE HİÇ BİR BELGE YOK" Adnan Oktar, bütün delillerin toplandığını ve ortada "gizli kamera", "şantaj kaseti" diye bir şey olmadığını söyledi. Şahit ifadelerinin hepsinin lehte olduğuna dikkat çeken Oktar, "Aleyhimizde hiç bir belge yok. Polis ifadeleri avukat yanında alınmadığı ve işkence ile alındığı için biz beraat etmeliyiz. Biz vicdanlarda zaten beraat ettik" açıklamasında bulundu. MASON LOCALARI ÇETELERE ALDIKLARI KARARLARI UYGULATIYOR" Adnan Oktar son dönemlerdeki gerilimin mason localarından kaynaklandığını iddia etti. Mason localarının ülkenin istikrarsız hale gelmesi için devreye girdiğini öne süren Oktar, "Mason locaları karar verdiğinde neticeyi bütün insanlar görüyorlar. Bunlar locanın kararlarının uygulanmasıdır. Fransız ve İngiliz mason localarının uygulaması bunlar. Kendi eli altındaki çetelere, örgütlere aldıkları kararları uygulatıyorlar. Ergenekon derin devlet yapılanmasının sol kanadı çok eskilere dayanır. Komünist derin devlet yapılanması sürekli bir şeyler bekler. Bunlar ülkeyi komünist doğu ve kominist batı Türkiye'si diye ikiye bölmeye çalışıyorlar' dedi.
KAPATMA DAVASI YORUMU
AK Parti'ye açılan kapatma davasını Avrupa ile kıyaslayan Oktar, "Bunu değerlendirirken iki yönlü değerlendirmek gerekir. Birincisi topluma laiklik konusunda tam garanti vermek gerekir. Türkiye'de çok ayrı görüşte insanlar var. Bunların rahat hayat garantilerinin verilmesi gerekir. 'Siz kendi inançlarınız içinde baskıya uğramadan yaşayabilirsiniz' demek lazım. Bu deniyor ama daha iyi denilebilir. İkincisi istikrarı bozmak için bir çok yöntem ve girişim var. Bununla uğraşan partilerde, derneklerde oluyor" dedi.
"YARGININ İÇİNDE ÇOK FAZLA MASON VAR" Bu bağlamda mason localarının nerelerde yapılandığına da değinen Oktar, "Yargının içinde çok fazla mason var, bu davayla ilgili olup olmadığını zamanı gelince açıklarız. Tahayyül edilemeyecek derecede çok kritik noktalara gelmişler, ancak bunun açıklanması için erken" şeklinde konuştu. "AVRUPA İLE KIYASLANMALI" Oktar, kapatmanın Avrupa standartlarıyla kıyaslanması gerektiğini ima ederek, "Eğer Avrupa'da böyle bir parti kapatılıyorsa tamamdır ancak kapatılmayorsa bizim kanunlarımız da düzenlenmeli, yüksek mahkemenin kararına saygılıyım ama Avrupa standartlarında kanunlarda düzenleme yapılmalı" açıklamasında bulundu. "ERGENEKON 100 YILLIK BİR UR BİR BELA" Adnan Oktar, bir çok tutuklamanın gerçekleştiği ve her gün yeni gelişmelerin olduğu Ergenekon soruşturmasıyla ilgili çarpıcı açıklamalarda bulundu. Oktar, "Ergenekon çetesi 100 yıldan beri Türk milletinin bir uru başının belasıdır, gittikçede güçlenmiştir. Ergenekonun kominist marksist kanadı kitle katliamını savunuyor. Türkiye'yi adeta yok edecekler, öyle bir sırılama yapmışlarki kendilerinden başka herkese düşmanca bakıyorlar. Devlet ve ordumuz bunun çok iyi farkında, çok güzel bir şekilde bunun üzerine gidiliyor ve gidilsin. Bu olay temizlendiğinde Türkiye huzura kavuşacaktır" ifadelerini kullandı. "ZIT KUTUPLAR BİR ARADA" Ergenokon oluşumunda zıt kutupların bir araya gelmesiyle ilgili de konuşan Oktar, "Koministler çok şeytani ve kurnazdırlar, 100-150 yıllık tecrübeyi kullanıyorlar, bunlarda yalan söylemek takiye yapmak cinayet mübahtır. İktidara gidebilmek için her yol kullanılıyor, şiddet komünizmin vazgeçilmezidir. Bir takım sağcı insanları da kandırarak emin adımlarla gidiyorlardı, devlet bir anda yakaladı bunları çok da güzel yaptılar, millet bunu desteklemeli" dedi. "PKK, KOMÜNİST DERİN DEVLETLE BAĞLANTILI" Türkiye'de Kürt sorunundan ziyade komünist derin devlet sorunu olduğunu ileri süren Adnan Oktar, "Türkiye'de komünist derin devlet sorunu vardır. PKK bunun silahlı bir koludur, PKK kendi başına müstakil bir güç değildir. Dolayısıyla komünist derin devletin dağıtılması gerekiyor, komünist derin devlet daha üstüne gidilmesi gereken bir oluşumdur. Dışarı çıkıyorum insanların yüzü gülmüyor, kimsede bir sevgi alameti yok yüzlerinde neşe yok, bu neşe niye gitti bunu halletmek lazım. Ruh enerjisi gitmiş, bunu incelemek lazım.İnsanların Türk, Kürt, Laz, Çerkez olması önemli değil, adam Türküm diyorsa Türkçe biliyorsa sorun yoktur. Türkiye'de böyle bir ayrışmaya ihtiyacımız yok" açıklamasında bulundu. "RESİM YAPMAKTAN HOŞLANIRIM, BAHÇEYLE UĞRAŞIYORUM" Basın yayın organlarında sıkça gözükmeyen Adnan Oktar, özel hayatında en çok sevdiği şeyin kedileri olduğunu söyledi. Oktar, "Resim yapmaktan hoşlanırım, bahçeyle uğraşıyorum, dışarı çıkıyorum, özgürlük güzel bir şeymiş hiç dışarı çıkamıyordum. Ne zaman dışarı çıksam falanca şubeden geliyoruz buyrun gidelim denirdi" ifadelerini kullandı. KEDİSİ İÇİN "BU DA ADNANCI" DEDİ Bahçede kedileriyle ilgilenen Adnan Oktar, Duman ismini verdiği kedisini severken, "Duman çok güzel huyludur. Çok akıllı çok terbiyelidir. Beni de çok sever, çok uslu bir karakteri var. Peygamber efendimiz de biliyorsunuz kedileri çok severdi. Temizliklerine titizlikleri çok fazla, görünüşleride çok tatlı, abisi iyi yetiştirdi bunu! Bu da Adnancı.Tavşanda çok temiz saldırgan değil sevmek için ideal, günde bir kaç saatimi alıyor bu keratalar" dedi. İHA