AFAD ekibi, Elazığ depreminde birbirine sarılmış anne ve oğlunu unutamıyor

EMRE AYVAZ - Elazığ'ın Sivrice ilçesi merkezli depremde arama kurtarma çalışmalarına katılan Sakarya AFAD ekibi, birbirine sarılmış anne ve oğlunun cansız bedenini enkazdan çıkarma anını hafızalarından silemiyor.

Merkezi Sivrice ilçesi olan 24 Ocak'ta yaşanan 6,8 büyüklüğündeki depremin ardından İstanbul Havalimanı'ndan askeri kargo uçağıyla bölgeye giden 16 kişilik ekip, 4 arama-kurtarma aracıyla Sürsürü Mahallesi'nde Dilek Apartmanı'ndaki enkazda yürütülen çalışmalara katıldı.

Arama kurtarma çalışmalarında 3 gün boyunca özveriyle mücadele eden ekipler, çalışmaların tamamlanmasının ardından Sakarya'ya döndü.

Sakarya AFAD ekibi, deprem bölgesinde yaşadıklarını AA muhabirine anlattı.

Arama kurtarma ekip amiri Taner Bayındır, kendilerine enkazda 9 kişinin arandığının söylendiğini belirterek "Çalışma başlattık. Sağ kurtulan bir baba vardı, onun eşi, çocuğu ve komşusu aranıyordu. O bölgede çalışmaya başladık. İlk gün enkazı kaldırmaya çalıştık çünkü 4 katlı bir binaydı, iki katı çökmüş, 3 ve 4'üncü katlar ayakta duruyordu. 3 ve 4'üncü katları aldıktan sonra kişilere ulaşabiliyorduk. İkinci günde çalışmaya devam ederken kişilere yaklaştığımızı hissettik. Zaman zaman köpekli arama ekiplerini enkaza soktuk, akustik dinleme yaptık." diye konuştu.

Bayındır, ikinci gün 3 kişiyi enkaz altından çıkardıklarını aktararak, "Enkazdan önce canlı insanları almak için uğraşıyoruz fakat bu gittiğimiz enkaz gerçekten zorluydu. Binanın komple çökmesi ve betonun kalitesinin kötü olması nedeniyle insanlar enkazda nefessiz kalmış. Bir anne ile 12 yaşındaki oğlu birbirine sarılmış, kadının cep telefonu göğsünde, muhtemelen birini aramak istedi ama arayamadı, o şekilde çıkardık. Çocuk olduğu zaman bizi daha çok üzüyor. Büyük insanlara alışıyoruz ama çocuk olunca 'Hayatı vardı, bir şeyler yaşayacaktı.' diyorsunuz. Bu tip düşüncelere girdiğin zaman insan duygusal anlar yaşayabiliyor. Babası sağ olarak kurtulmuş, bizden bir an önce çıkarılması için ricada bulundu. Biz de elimizden geleni yaptık anca ikinci gün ulaştık anne ve oğluna ama maalesef yaşamıyorlardı." ifadelerini kullandı.

İki ekip olarak çalışmayı düşündüklerini ama arkadaşlarının dinlenmeyi kabul etmediğini dile getiren Bayındır, personelin ilk 3 gün üstün performans gösterdiğini kaydetti.

Birçok insanın enkazlardan kurtarıldığını dile getirerek, bunun, ekiplerin hızlı müdahalesi sayesinde gerçekleştiğini vurguladı.

- "Anlatılmaz yaşanır"

Arama kurtarma teknisyeni Levent Ceylan da deprem günü nöbetçi olduklarını, haber gelir gelmez bölgeye gittiklerini söyledi.

Korkunç bir manzarayla karşılaştıklarını, enkazın kötü durumda olduğunu belirten Ceylan, "Vinç yardımıyla kolonları keserek üst katları aldık. Giriş kapısının sol tarafındaki kısımda üç kişinin kaldığı söylenmişti. İki günlük zor bir çalışmanın ardından depremzedelere ulaştık, maalesef hayatlarını kaybetmişlerdi." dedi.

Ceylan, insanın o an çok karmaşık duygular içerisinde olduğunu dile getirerek, şöyle devam etti:

"Çok klişe bir söz vardır 'Anlatılmaz, yaşanır.' gerçekten öyle. İnsanların kaçtığı yere sen kurtarmak için giriyorsun, mesleğini icra etmek, bir hayata dokunmak, sağ çıkarmak için elinden geleni yapıyorsun. Bazen ölü çıkarıyorsun onun üzüntüsünü ayrı, sağ çıkarıyorsun bunun sevincini ayrı yaşıyorsun. İnsan hayatına dokunmak gerçekten çok güzel."

- "Eğitimleri artırmamız gerekiyor"

Arama kurtarma teknisyeni Murat Ergül ise bölgeye giderek enkaz alanında çalışmalara başladıklarını anlattı.

Türkiye'nin her yerinden ekiplerin bölgeye geldiğini belirten Ergül, "Türkiye hem insani hem kurtarma olarak gerekli çalışmaları özveriyle gerçekleştirdi. Enkazda bir an önce depremzedelere ulaşma isteği bütün arkadaşlarımızda vardı. Tabii çalıştığımız enkazda canlı çıkarma şansımız olmadı. Bir anne ve oğlunu çıkarmıştık, onlar bizi ayrı üzdü. Rabb'im ülkemize bir daha böyle afetler yaşatmasın. Halkımız bilinçleniyor. Eğitimleri artırmamız gerekiyor." diye konuştu.

AFAD İl Müdürü Hüseyin Kaşkaş da enkazda çalışan ekibe teşekkür ederek personelin hayatın normale dönmesi ve vatandaşların yaralarının sarılması için deprem bölgesinde görev yaptığını kaydetti.