İSTANBUL (İHA) - Afganistan'ın şiddet ve kanla örülü tarihiyle özdeşleşen Afgan kızını dünyaya tanıtan National Geographic fotoğrafçısı Steve McCurry, "Kutsal Yolculuk" adlı fotoğraf sergisi için İstanbul'da.
McCurry'nin Hindistan, Nepal, Kamboçya, Afganistan ve Burma'da çektiği 50 fotoğraftan oluşan sergi, 29 Eylül akşamı Topkapı Sarayı Darphane-i Amire'de ABD'li ünlü fotoğrafçının da katılımıyla açıldı. Sergi, 16 Ekim tarihine kadar fotoğraf severlerin ziyaretine açık olacak. National Geographic'in kapağına taşındıktan sonra delici bakışlarıyla hafızalara kazınan ve Afgan direnişinin simgesi haline gelen Şerbet Gule'nin portresi de sergide yer alan eserler arasında.
Sergi sırasında İHA'nın sorularını yanıtlayan Mccurry, Afgan Savaşı'yla bütünleşen Şerbet Gule'nin iki fotoğrafını karşılaştırırken, 12 yaşındaki Afgan kızının delici
bakışlarıyla hayata meydan okuduğunu ancak aradan geçen 17 senenin yol açtığı yıpranmanın Gule'nin yüzündeki ifadede rahatlıkla görüldüğünü söyledi.
Amerikalı ünlü fotoğrafçı, objektifini kullanırken imgelerde ve olaylarda ne aradığına ilişkin bir soruyu, "Bir gazeteci, bir belgesel fotoğrafçısı olarak, insanlara o anda karede var olan durumu izah etmeyi, savaşı yada felaketi açıklamayı yapılması gereken bir iş, bir tür görev olarak görüyorum. Olaylar arasındaki bağlantıları, benzerlikleri, ortak noktaları göstermek istiyorum." sözleriyle cevapladı.
Mccurry, fotoğraf çekerken hikaye ile imgedeki duygusal içeriğe renk seçiminden daha çok dikkat ettiğini ifade etti.
Asya'ya duyduğu yoğun ilgiyi açıklarken, Mccurry, hayata ilişkin bir çok tezadı bir arada gösterebilme imkanı sunması sebebiyle Asya'nın kendisi için bu derece cazip olduğunu dile getirdi. "Asya'yı, insanlarını; kültürünü, farklı dinlerini seviyorum. Belki de binlerce yıl öncede insanların aynı şekilde yaşayabileceği gerçeğini seviyorum. İnsanlar modern bir yaşam da sürüyor. Bu yüzden, zengin ve fakir, modern ve geleneksel dünya arasında çok büyük tezatları görebiliyorsunuz," diye konuştu.
STEVE MCCURY KİMDİR? McCurry 1950 yılında Philadelphia eyaletinde doğdu. 1974'de Pennsylvania Eyalet Üniversitesi'nin Güzel Sanatlar ve Mimari Bölümü'nden mezun oldu. Mezuniyetinden sonra 2 yıl Philadelphia'da yerel bir gazetede foto-muhabir olarak çalıştı. Sonra serbest muhabir olarak Hindistan'a gitti.
McCurry, direnişçilerin hakimiyetindeki Afganistan'da Rus işgali başladığı sırada yerel kıyafetlere bürünerek Pakistan sınırından ülkeye sızmayı başardı. Kıyafetinin iç cebine diktiği cepkende dışarı çıkardığı fotoğraflar, Times dergisinin kapağını süslediğinde, Afganistan'daki savaşı anlatan ilk kareler oldu. Bu fotoğraflar, ABD'li fotoğrafçıya, "Robert Capa Medal for Best Photographic Reporting from Abroad" ödülünü kazandırırken, uluslararası çapta şöhrete giden yolun kapılarını araladı. Afganistan kareleri, McCurry'nin National Geographic dergisiyle 20 yılı aşan birlikteliğinin de temelini attı. McCurry, 1985 yılında, Pakistan sınırındaki Nasır Bağ mülteci kampında görüntülediği Afgan kızı Şerbet Gule portresiyle kariyerinin doruk noktasına ulaştı. 12 yaşındaki Şerbet Gule, dünyaya meydan okuyan yosun yeşili gözleriyle Afgan savaşının unutulmazları arasına girdi. 2002 Ocak'ında Afgan kızı Gule'nin izini bir kez daha süren McCurry, uzun arayışlar sonucunda Gule'yi buldu ve ikinci defa fotoğrafladı.
STEVE MCCURY ve FOTOĞRAFÇILIK McCurry, fotoğrafladığı ortamda daha önce dile gelmemiş ve farkına varılmamış her ne varsa ustaca yakalamayı başaran modern fotoğrafçılığın usta isimlerinden biridir. Asya'daki insan manzaralarının, McCurry'nin 20 yılı aşkın kariyerinde ayrı bir yeri var. Tayland ve Sri Lanka'dan doğal yada insan elinin değdiği imgeler, Hindistan ve Kamboçya, ve "Sır ülkeleri" Tibet ile Burma'dan yansıyan ilham verici manzaralar, insanların yaşamlarını kaydetmek için onu fotoğraf çekmeye motive eden ana unsurlardır. McCurry, Asya'ya duyduğu ilgiyi şu sözlerle dile getiriyor: "Geçmişte ve antik çağda var olan inançların kırılmadan ayakta kalabilmesi beni Asya'ya çekiyor. Bu durum, Asya'ya eşsiz bir nitelik kazandırıyor. Özellikle milyonlarca kişinin evsiz olduğu fakat caddelerin ibadet, yemek, uyku gibi hayatın içinde var olan olayları topluma sunduğu Hindistan'da... Hiçbir şeyin kutsal olmadığı laik batıda, her şey gizli gözükür. Oysa hiçbir şeyin gizli olmadığı Asya'da her şey kutsaldır"
McCurry, Magnum ajansına üye olduğu 1985 yılından bu yana, çalışan ve ibadet eden insan tasvirlerinin yanı sıra çarpıcı ve derin porteleriyle ödül üstüne ödül kazandı. Fotoğraf dalında, 'Magazine Photographer of the year', 'World Press Photo Contest', 'Oliver Rebbot Memorial Award' gibi uluslararası birçok ödülün sahibi olan Steve McCurry'nin ayrıca yayımlanmış yedi kitabı bulunuyor.