Afganistan'da kadın olmak

KABİL (İHA) - Taliban döneminde 2. sınıf vatandaş olarak görülen Afgan kadını, artık sesini duyurmaya başladı. Ülke ekonomisine büyük katkısı olan Afgan kadınları, artık sokaklarda rahatça dolaşıp alısveriş yapabiliyor, her türlü spor aktivitesine katılabiliyor, evinin ekonomisine katkıda bulunmak için el sanatları işleyebiliyor, halı dokuyabiliyor, hatta siyasete girip cumhurbaşkanı adayı olabiliyor.

Bundan 3 yıl öncesine kadar kadınların sokağa çıkması yasak olan Afganistan'da, şimdilerde burkasız bayanların sayısındaki artış dikkati çekiyor. Afganistan Kadın Bakanlığı'nın girişimleriyle toplum içinde söz sahibi olmaya başlayan Afgan kadını, kendilerine tanınan imkanı en iyi şekilde kullanıyor.

Modern giyimleriyle dikkat çeken Afgan kadınları, ev ekonomilerine destek olmak amacıyla halı dokuyor, el sanatları yapıyor, spor aktivitelerine katılıyor. Başkent Kabil'de yaklaşık 6 yıl süren Taliban iktidarı döneminde spor yapma imkanı bulamayan Afgan kadını, artık rahatça bu isteklerini yerine getirebiliyor. Kız çocukları, stadlarda eğitim alabiliyor.

Yaptığı el işlerini fuarlarda satan kadınlardan Şerife Bahtiyari, "Halı fabrikasında 350 kişi çalışıyoruz. Ekmeğimizi elimizle kazanıyoruz. Bu çok hoş bir olay" dedi.

Fevziye Sıddık isimli diğer bir Afgan kadını ise, "Kadınları sosyal hayata adapte eden ve bu çalışmaları sürdüren herkese teşekkür ederim. Burada bütün bayanlar, neler yaptıklarını gösteriyor. Yeter ki kadınlara imkan verilsin" diye konuştu.

Nuriye Hamit isimli bir Afgan kadını da, "Afganistan'da faaliyet gösteren yardım kuruluşlarına çağrıda bulunuyorum. Afgan kadını her işi yapabilir. Kadınların el sanatlarını faaliyete geçirebilmesi için, onlara yer ve iş alanı sağlamak gerekiyor. Afgan kadınını sosyal hayata bağlamak için bu çalışmaların derhal başlatılması gerekiyor" şeklinde konuştu.

Gulbibi Sakum ise, "7 çocuğum bulunuyor. Kocam çalışmıyor. Evin geçimini ben sağlıyorum. Evlere temizliğe gidiyorum. Duvar örüyorum. Kazandığım paralarla evimi geçindiriyorum" ifadelerini kullandı.

Judo sporunda altın madalyası bulunan Fehime Cezari de, "Kendimi çok şanslı hissediyorum. Çünkü uluslar arası oyunlara katılma imkanım oldu. Bu oyunlarda ülkemi başarıyla temsil ettim, altın madalya kazandım. Ailem sürekli arkamda oldu. Hiçbir zaman bana köstek olmadılar" dedi.

Feribe Rezai ise, "Spora çocukluktan beri alakam vardı. Ama bunu, uygun ortam olmadığından, bir türlü gerçekleştiremedim. Şu anda durum çok farklı. Herkes istediğini yapabiliyor. Judoda Afganistan'ı temsil ederek, Atina Olimpiyatları'na katıldım. Madalya alamadım fakat bir bayan olarak olimpiyatlara katılmam çok mutluluk verici bir olay. İleriki tarihlerde ülkeme madalya getireceğim" diye konuştu.

Afgan Kadın Bakanlığı'nın girişimleri, ülke çapında kadın haklarının ne kadar ilerleme gösterdiğine en canlı örnek. Dr. Mesude Celal isimli bir kadın, Afganistan'da geçen ay yapılan devlet başkanlığı seçimlerine aday oldu. Bundan 6 yıl öncesine kadar Afganistan'da bir kadının devlet başkanlığı seçimlerine aday olacağı ve toplam 17 erkek adayın içinden ilk 6'ya gireceği hayal bile edilemezdi.

Kabil Üniversitesi'nde öğretim görevlisi olan ve kadın haklarının en büyük savunucusu olarak bilinen Mesude Celal, ülkesindeki kadın hakları ile ilgili olarak, "Taliban'dan sonra kadınlara her ortamda istediğini yapma imkanı doğdu. Taliban döneminde kızlar okuma imkanı bulamıyordu. Üniversiteyi bitirdim ama bu Taliban döneminden önceydi. Şu an Afganistan'da kadınlar kızlar her ortama girebiliyor. İstedikleri meslekleri icra edebiliyorlar. Yüzbinlerce kadın ve kız, bugün okula bıraktıkları yerden devam ediyor. Eskiden okumuş olan fakat çalışamayan kadınlar, şimdi mesleklerini icra edebiliyor. Kadınlar şu anda çalışıp ev ekonomilerine katkıda bulunabiliyor" şeklinde konuştu.