ANKARA (İHA) - Ankara Ticaret Odası (ATO) Başkanı Sinan Aygün, hükümetin terörle mücadelede, aftan önce terör örgütü PKK'nın Avrupa'daki faaliyetlerini durdurması, PKK'nın para kasası ve arşivini ortaya çıkarması gerektiğini kaydetti.
Sinan Aygün, yaptığı yazılı açıklamada, Ankara Devlet Güvenlik Mahkemesi'nin Öcalan davası dosyasındaki belgelerin ışığında, PKK terör örgütünün uzun yıllardır tuttuğu kayıtlardan oluşan arşivin Suriye'de olduğuna dikkati çekerek, "Hükümet bu arşivleri derhal ortaya çıkarmalıdır. Kimlerin örgüt üyesi olduğu, bize dost hangi ülke ve kuruluşların PKK ile işbirliği yaptığı ve en önemlisi şehitlerimizin katilleri bu arşivlerle ortaya çıkacaktır. Gerçek hainlerin kimliği bu arşivdedir" dedi.
Terör örgütü PKK'nın uluslararası istihbarat örgütleriyle işbirliği yaptığını, Avrupa'dan büyük bir siyasi destek aldığını ve hangi eylemlerin hangi örgüt mensupları tarafından gerçekleştirildiğinin arşiv kayıtlarından çıkarılabileceğini belirten Aygün, hükümetin bu arşivin peşine düşmesi gerektiğini kaydetti. Bugüne kadar gündeme getirilmeyen önemli bir hususun da örgütün para kasası olduğunu vurgulayan Aygün, şunları kaydetti:
"PKK'nın para kasasının İsviçre'de olduğu biliniyor. Gerektiğinde bir iş adamının malvarlığını şarabına kadar tespit eden hükümet, PKK'nın para kasasını da ortaya çıkarmalıdır. Kasa ortaya çıkarsa kimlerin örgüte mali destek sağladığı, örgütün de kimlere kaynak aktarmış olduğu ortaya çıkacaktır".
Terörle mücadele için öncelikle dış desteklerin kesilmesi gerektiğine vurgu yapan Aygün, Adalet Bakanlığı'nın açıklamasına göre AB ülkelerinde 116 teröristin barındığını hatırlattı. Bölücü terör örgütü lehine yayın yapan Roj TV'nin faaliyette olduğunu, AB ülkelerinde PKK'nın büroları, dernekleri ve vakıflarının da faaliyetlerini sürdürdüğünü anlatan Aygün, "Kırmızı bültenle aranan bir terörist Avrupa Parlamentosu'nda konuşma yapıyor. Bu, Türk ulusuna ve Türk devletine hakarettir. Bu hususu Genelkurmay
2. Başkanımız Orgeneral Ergin Saygun da teyit etmiştir. Terör örgütünün Avrupa'daki faaliyetleri sonlandırılmadan terörle mücadele edilemez" dedi.
Teröre bulaşmamış örgüt mensuplarının aftan yararlanacağını hatırlatan Aygün, "Terörden arta kalan; bir şehidin kanıdır, bir de atılan hain kurşunların boş kovanlarıdır. Hangisinin eli kanlı nereden bileceğiz" ifadelerini kullandı. Terör olaylarının neredeyse tamamının faili meçhul olduğuna dikkati çeken Aygün, "Aftan yararlanıp dağdan inecek teröristlerin hangi suçları işledikleri bilinmediği için birçok katliamın faili dahi olsalar delil bulunmadığı için serbest kalacaklardır" dedi. Affın çok büyük
toplumsal sorunlara yol açacağını öne süren Aygün, şöyle devam etti:
"Bunlar uzun süredir dağdadır. İnsanlık dışı bir yaşam sürmüşlerdir. Çoğu cahil, adam öldürmekten başka işi olmayan, psikolojisi bozuk ve hasta ruhlu insanlardır. Hepsi tedaviye muhtaçtır. Bu tür hasta ruhlu insanları toplum içine almak toplumun güvenliğini riske atar. Bin 500'ü Türkiye'de, 3 bin 500'ü Irak'ta olmak üzere yaklaşık 5 bin teröristin dağda olduğu söyleniyor. Diyelim ki hepsi şehre indi. Hapse atalım deseniz cezaevlerinde yer yok. Üstelik elinizde suç delili olmadığı için hapse de
atamazsınız. Hepsini toplum içine nasıl salacaksınız? Saldınız diyelim, nereye gidecek bunlar, adresi belli değil mi? Daha iki gün önce İstanbul Gazi Mahallesi'nde ortalığı yakıp yıkan PKK yandaşlarına, Avrupa Parlamentosu'nda konuşan teröriste karşı bir önlem almayan hükümetin, ulusal bir mücadele planı ortaya koymadan dağdakileri yere indirmeye çalışması bir sonuç sağlamayacağı gibi aksine toplumda yeni sorunların ortaya çıkmasına neden olacaktır. Teröriste af terörü bitirmez, aksine teröristi legalleştirir".
1990'lı yıllara göre Türkiye'nin elinde terör örgütü konusunda daha çok veri bulunduğunu da belirten Aygün, "Bölücü başı hapiste. PKK'nın silahlı kadrosu, yeri, sayıları, silahları, AB ülkelerindeki teröristlerin kimlikleri ve tüm faaliyetleri, örgütün arşivlerinin ve para kasasının yerleri, örgüte eleman sağlayan ekonomik ve sosyal sorunlar biliniyor. Türkiye bu verileri iyi değerlendirmeli ve ulusal bir planı derhal uygulamaya koymalıdır. Ülkemizin terörle kaybedecek zamanı yoktur. Milli kaynaklarımız
açlık ve yoksullukla, işsizlik ve cehaletle mücadeleye ayrılmalıdır" açıklamasını yaptı.