Afyon'daki cinayetlerin sebepleri düşündürüyor

AFYONKARAHİSAR (İHA) - Afyonkarahisar'da son 2 ayda meydana gelen cinayet ve asayiş olayları, duyanları hem şaşırtıyor hem de düşündürüyor.

Kentte son günlerde adeta bir "hiç" uğruna işlenen cinayetler birçok insanın ocağını söndürürken, eğitim seviyesinin düşük olduğunu da gözler önüne seriyor. Afyonkarahisar'daki cinayetler zinciri, 12 Ağustos tarihinde merkeze bağlı Işıklar Beldesi'nde başladı. Dünekli mevkisindeki Gölcük Yaylası'nda meydana gelen olayda, Mevlüt Yandım (75) ve oğlu Adem Yandım (38), akrabası olan Özcan Şahan'la (37), hayvanlarını kendi arazilerinin yanındaki çeşmeye ve otlaklara getirmemesi konusunda tartıştı. Tartışmanın kavgaya dönüşmesi üzerine Özcan Şahan, dayısı Mevlüt Yandım ile dayısının oğlu Adem Yandım'ı tüfekle vurdu. Baba-oğul da, yanlarında bulunan tüfekle Şahan'a ateş açtı. Olay yerinde ağır yaralanan 3 kişi, ambulans ve jandarma ekipleri gelene kadar hayatını kaybetti.

10 Ekim tarihinde yaşanan olayda ise, araç park etme meselesi yüzünden çıkan silahlı kavgada 1 kişi hayatını kaybetti, 4 kişi yaralandı. İddiaya göre, Aziz Çetin ile apartmanın girişine 03 ET 819 plakalı aracını park eden Cemal Solmaz arasında tartışma çıktı. Tartışmaya, Solmaz ile aynı araçta bulunan Mustafa Akyayla, Mehmet İşeri ve Görkem Güven de katıldı. Taraflar önce birbirlerine bıçakla saldırırken, Görkem Güven ise araçta bulunan pompalı tüfeği alarak çevreye rastgele ateş açtı. Tüfekli ve bıçaklı kavgada, Aziz Çetin, Cemal Solmaz, Mustafa Akyayla, Mehmet İşeri ve Görkem Güven yaralandı. Yaralılar Afyonkarahisar Devlet Hastanesi'ne kaldırılırken, bıçakla yaralanan ve durumu ağır olan Mustafa Akyayla, yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı.

"SIK BANYO YAPIYORSUN" CİNAYETİ 11 Ekim tarihinde Ambaryolu Caddesi'nde bulunan Şanaldı Apartmanı'nın 5. katında meydana gelen olayda, İsmail Kiraz (35), sık banyo yaptığı için tartıştığı eşi Ümmü Kiraz'ı boğazını keserek öldürdü. Kiraz, o sırada evde bulunan 17 yaşındaki kızı E.K.'yi de göğsünden, sırtından ve ellerinden bıçakladı. Ümmü Kiraz, olay yerinde hayatını kaybederken, yaralanan E.K. ise Afyonkarahisar Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Zanlı İsmail Kiraz, olayın ardından polise teslim oldu.
Afyonkarahisar'daki son cinayet olayı da dün yaşandı. Daha önceden aralarında husumet bulunan Ulukuş ve Sarıkaya aileleri, beldeye bağlı Aktaş mevkisindeki bir arazide belirlenemeyen bir nedenle tartışmaya başladı. Tartışmanın büyümesi sonucu her iki ailenin bireyleri, birbirlerine tüfek ve tabancayla ateş açtı. Çıkan çatışmada, Adem Sarıkaya, eşi Zatinur, kızı Nadiye, kardeşi Abdullah ve yeğeni Mehmet olay yerinde, Ulukuş ailesinden ise baba İbrahim ve oğlu Ahmet Ulukuş, kaldırıldıkları Afyonkarahisar Devlet Hastanesi'nde hayatını kaybetti. Ulukuş ve Sarıkaya aileleri arasındaki anlaşmazlığın, İbrahim Ulukuş'un yaklaşık 10 yıl önce Çiftçi Malları Koruma Başkanlığı görevinde bulunduğu sırada Adem Sarıkaya'ya, "başkasının tarlasında hayvan otlattığı" gerekçesiyle 20 milyon lira para cezası uygulamasıyla başladığı öğrenildi. Adem Sarıkaya'nın bu olaydan sonra İbrahim Ulukuş'un oğlu Şevket Ulukuş'u öldürdüğü ve 3 yıl önce şartla salıverilme yasasından yararlanarak tahliye olduğu belirtildi.

"İNSANLAR PROVOKE OLUYOR"
Afyonkarahisar Valisi Muzaffer Dilek, yaşanan olayların çok düşündürücü olduğunu söyledi. İHA'ya açıklamalarda bulunan Vali Dilek, "Bunlar planlı programlı şeyler değil. Gerek Işıklar, gerekse Fethibey'deki olaylar hiç yüzünden çıkmış. İnsanlar gergin ve gerilimli. Kullanılan silahlar maalesef yasal. Pompalı av tüfeği ve silahları edinmek son derece kolay. Bu cinayetlerin çoğu da bunlarla işlendi. Bu silahların bu kadar rahat edinilebilmesi sorgulanabilir. Bu valilik olarak bizim yapabileceğimiz bir şey değil. Çünkü insanlar belgeyi getirdiklerinde siz vermek zorunda kalıyorsunuz. Bunlar, kendiliğinden gelişen vahim olaylar. İnsanların çok basit şeylerde orantısız güç kullanma eğilimi var. Buradan böyle bir sonuç çıkıyor. İnsanlar provoke olabiliyor. Eğitim düzeylerine ve ekonomik durumlarına bakmak lazım. Bunlar incelendikten sonra bir sonuca varılabilir. Meydana gelen olayların sebepleri, sonuçlarla orantılı değil" dedi.