Afyon'daki patlamayla ilgili şok itiraf

Afyonkarahisar’da 25 askerin can verdiği patlamada, infilak eden 32 numaralı deponun ikizi durumundaki 29 no’lu depoya keşif için gelen komutana yapılan sunumun görüntü kayıtlarına, Radikal gazetesi ulaştı.

İsmail Saymaz'ın haberine göre Komutana sunum yapan Bakım Kıdem Çavuşu Hasan Akıska, sorumlusu olduğu depodaki patlamanın nedenlerini itiraf ediyor. Akıska, Susurluk’tan beş depodan çıkarılan mühimmatların, ek depo olmadığı için Afyon’da iki depoya sığdırıldığını, standartlara aykırı biçimde istiflendiğini kaydediyor.

Tavanda ve yanlarında 50 santimetre boşluk bırakılması, 120 santimetre koridor oluşturulması gerekirken bu işlemin yapılmadığını anlatan Akıska, el bombaları içinde 1950 yapımı olanların bile bulunduğu, kimi sandıkların orijinal olmadığını ve taşıma sırasında iplerinin koptuğunu kaydediyor. Keşif sırasında komutanın, kendisine el bombası gösterilmesi sırasında korktuğu ve Akıska’nın “Patlama olmaz komutanım” dediği görülüyor.

Çavuş Akıska ile komutan arasındaki diyaloglar şöyle:

DOKUNMA, GEL

Akıska, deponun kapısını açıyor.
Komutan: Bayağı istifleme şey ya…
Akıska: Diğeri ondan daha fazlaydı komutanım
K: Nasıl daha fazlaydı?
A: (Kapının tavanını göstererek) Şu bölgeye kadar kapalıydı komutanım. İnsan girecek kadar mesafe değil de…
K: Dokunma dokunma, gel.

PATLAMA OLMAZ KOMUTANIM!

K: Bunların en eskisi olanının tarihi nedir?
A: 1950, komutanım
K: 1950’den öncesi yok değil mi?
A: Ben görmedim komutanım
A: Örnek bakın, bir fikir verecektir komutanım
K: Aç bayayım bir tane, aç bakayım
(Er bıçakla koliyi açıp bir el bombasını çıkarıyor. Kutu içindeki el bombasını gösteriyor.
A: Açayım mı bir tane komutanım?
K: Yok açma, açma
A: Patlama bir şey olmaz komutanım
K: Ha?
A: Sıkıntı yok komutanım
K: Aç hadi o zaman

STARDARTLARA UYGUN DEĞİL

A: (Eliyle tavanı göstererek) Depolama standardına uymaz komutanım. Duvardan yükseklikler, mesafeler vardır. Elli santimdir komutanım, hem kenarda hem yukarıda. Depolamanın ara koridor mesafesi var, bir metre 20 santim...
K: (Tavanı göstererek) 50 santim var o
A: Komutanım, en köşe duvara sabit…

Obüsleri sakladınız mı?

K: Burada el bombası dışında mühimmat var mı?
A: Hayır komutanım
K: Orada varmış ama
A: Orada vardı komutanım
K: Ne vardı
A: 105 milimetrelik obüs mühimmatı vardı
K: Burada yok… Vardı da yoksa aldınız mı?
A: Hayır, komutanım.

EK DEPO YOK, İPLER KOPUYOR

K: Var mı bir aksaklık, mevzuata aykırılık, şu vaziyet itibariyle?
A: Bu depoyu taşımamız için bir ek depo lazım. Bu depo şu an bölüğümüzde yok komutanım. Artı bir depo olursa, rahatlıkla taşınabilir.
K: Senin fikrini soruyorum
A: İçerden la la la sesi geldi diye duyduk.
K: La la la ne?
A: Eğer bir sandık yanlışlıkla istiflenirken, biz buradan bunu elle veriyoruz.
K: Öbürü nerede, öbürü de yukarda,
A: Burada iki kişi tutuyor mühimmat, yukarıya kaldırıp veriyor
K: Yukarda kaç kişi var?
A: Orada da iki kişi olur komutanım. O iki kişi buradan mühimmatı çeker alırlar. Çünkü sandıklar ağır komutanım. Aldıkları için, eğer sandık… Bu ipler çok kötü bir ip komitanım. Artık yıpranmış, deforme olmuş. Bunlar çektiğin zaman kopabilir komutanım. Ve bunlar çok kopuyor.