Ağaç Oymacıları Yetiştirecek Çırak Bulamıyor

ÖMER YILDIZ - Evlerin en önemli aksesuarlarından olan mobilyaların ahşap kısımlarına desen veren ağaç oymacıları, mesleklerini geleceğe aktaracak yeni çıraklar bulmakta zorlanıyor. Oymacılar, ham halde aldıkları ağaçları, küçük atölyelerde çekiç ve iskarpelayla işleyerek evleri süsleyen ahşaplarda sanata dönüştürüyor. Yaklaşık 30 yıldır ahşaba şekil veren Ekrem Acar, AA muhabirine yaptığı açıklamada, tezgahlarından geçen her bir parçanın el emeği göz nuru eserler olduğunu belirtti. Motifleri, işlemesi kolay ve sağlam olduğundan dolayı gürgen ağacında uygulamayı tercih ettiklerini ifade eden Acar, yaptıkları ürünlerin "ömürlük" olduğunu dile getirdi. Ağaca işledikleri desenleri oluşturabilmek için çeşitli ölçülerde iskarpelayla ahşap çekiç kullandıklarını anlatan Acar, "Gelişen teknolojiyle ağaç oyma işlemi makineler aracılığıyla yapılmaya başlandı. Seri üretim bizi çok zor durumda bıraktı. Günlük yaptığımız iş yapacağımız modelin ağırlığına göre değişiyor. Bazen günde bir takım yapıyoruz. Bazen bir takım bir hafta sürüyor" şeklinde konuştu. İlkokula giderken babasının yönlendirmesiyle mesleğe başladığını aktaran Acar, emek ve sabır isteyen oymacılığın inceliklerini öğretecek çırak bulamamaktan yakınıyor. Acar, mesleğe olan rağbetin de her geçen gün azalmasıyla oymacılığın unutulmaya yüz tuttuğuna işaret ederek, şunları söyledi: "İşimiz sürekli ayakta durmayı ve elle çalışmayı gerektiren zor bir iş. İlkokul 3'üncü sınıfta başladığım meslekte 2 yıl sonra kalfa oldum. Ancak yeni nesil zora gelemiyor. Teknolojinin yanı sıra gençler bizim mesleğimize artık rağbet göstermiyor. Gelse bile iki gün sonra bırakıp gidiyor. İşin zorluğunu gören artık gelmiyor. Bu mesleğin geleceğinin olmadığını düşündükleri için sıcak bakmıyorlar. Bunun yanı sıra ailelerin de sorumsuz davranması çırak bulamamamıza neden oluyor." - "El emeği daha değerli olmalı" Makineyle yapılan oymaların el işlemesi oymalara göre yapay bir görüntüye sahip olduğuna dikkati çeken Acar, şöyle devam etti: "Mesleğimiz çok daha değerli olmalıydı. Çünkü oyma makinesi ne yaparsa yapsın el işini tutmuyor. Yaptıkları oymalar yapay kalıyor. Bizim için 'sanatçı, emekçi' diyorlar ama bu emek maalesef maddi olarak fazla görünmüyor. El emeği daha değerli olmalı. Emeğimizin karşılığını alabilmek için mücadele ediyoruz. Dışarıdan bakan insanlar, bizim çok fazla para kazandığımızı zannediyor. Ama aramızda asgari ücret kazanan arkadaşlarımız var. El emeğiyle para kazanan kişi sadece boğaz tokluğuna çalışıyor."