Agop Agopyan, ASALA’yı kurduktan ve başına geçtikten sonra birçok takma isim kullanmıştır. Harutün Tokaşyan olarak bilinen kimliği, Fransız polisi tarafından Bedros Havanasyan olarak duyurmuştur. Ölümü de oldukça şaibeli olan Agop Agopyan, Atina’da ölü bulunmuştur ancak örgüte yakın üyeler tarafından ölümü yalanlanmıştır. Her ne kadar Agop Agopyan’ın ölümü yalanlansa da o tarihten sonra herhangi bir eylemi bulunmamıştır.
1951 yılında, Irak'ın Musul şehrinde Harutün Tokaşyan adıyla doğdu. Agop Agopyan takma adını alarak Lübnan'a göç etti. Lübnan'da bulunduğu süre içerisinde çeşitli siyasi gruplara ve silahlı örgütlere katılan Agopyan; 1975'te Beyrut'ta, James Karnusyan ve Kevork Acemyan ile birlikte ASALA'yı kurdu. Örgütün başına geçen Agopyan, dünyanın çeşitli yerlerindeki Türk diplomatlara ve onların ailelerine karşı suikastlar düzenledi.
Harutün Tokaşyan ya da takma adıyla Agop Agopyan, ASALA'nın üç kurucusundan biri ve lideridir.
ASALA veya tam adı ile Ermenistan'ın Kurtuluşu için Ermeni Gizli Ordusu, 1975 ve 1994 yılları arasında, Türkiye dahil 16 farklı ülkede Türk ve diğer sivil, mülki ve diplomatik hedeflere karşı bombalı ve silahlı eylemlerde bulunmuş solcu ve aşırı milliyetçi silahlı örgüttür.
Dünyanın çeşitli yerlerinde gerçekleştirilmiş toplamda 50'den fazla bombalı saldırının sorumluluğunu üstlenen örgüt, kimi kaynaklarda 'terör örgütü' olarak nitelendirilmektedir. 1980-1990 yıllarında ABD'nin terör örgütü listesinde de yer almaktaydı. 1985 yılından sonra aktif olmayan ASALA, ABD'nin 2001'de hazırladığı "Yabancı Terörist Örgütler” listesine ve "Ülkeye Girişi Yasak Olan Teröristler" listesine, Birleşik Krallık'ın "Yasadışı Gruplar" listesine, Avustralya'nın, Kanada'nın, Avrupa Birliği'nin ve Rusya'nın "Tanımlanmış Gruplar" listelerine dahildir.
ASALA liderliği boyunca; Agop Agopyan, Mihran Mihranian, Vahram Vahramian, Iran Irmian takma adlarını kullanmıştır. Fransız polisi gerçek adını Bedros Havanasyan olarak duyurmuştur. 1988 yılında Atina'da ölü bulunmuşsa da örgüte yakın kimi çevreler, ölen kişinin Agopyan olmadığını iddia etmişlerdir.
Örgüt dağılana kadar zaman zaman ölümü yalanlamış olsa da kendisinden bir daha haber alınamamış ve hiçbir eylemi de duyulmamıştır. Mezarı Musul kentindedir. Bazı kaynaklar ölümün nedenini örgüt içindeki iç hesaplaşmalar (Taşnak-Hınçak çekişmesi) olarak gösterirken, bazıları da Türk anti-terör timleri tarafından öldürüldüğünü iddia etmiştir.
Soner Yalçın'ın “Teşkilat'ın İki Silahşörü” kitabında Yakup Cemil'in torunu tarafından 1984 yılında Atina da bir trende öldürüldüğü anlatılıyor.