Ahmedinejad'a tepki yağıyor
Dünya Irkçılıkla Mücadele Konferansındaki konuşması protestolarla kesilen ve önceden planlanan basın toplantısını yapması da, 100 kadar protestocu tarafından engellenen İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad'a tepki yağıyor.
Ahmedinejad konuşmasında, İsrail'i "Yahudilerin çektiği acılar bahanesi ile" 2. Dünya Savaşı sonrasında ABD ile Avrupa'nın yardımı ile kurulan ve "en vahşi ve en ırkçı rejim" olarak tanımlamıştı.Ahmedinejad konuşma yaparken salonu terk eden 40 kadar batılı diplomat arasında bulunan Fransa Büyükelçisi Jean-Baptiste Mattei, Ahmedinejad "Yahudi halkı ve İsrail konusunda kanuşmaya başlayınca, salonda kalmamız için bir neden kalmamıştı" dedi.
Ahmedinejad'dan sonra kürsüye çıkıp konuşma yapan Norveç Dışişleri Bakanı Jonas Gahr Store ise, İran cumhurbaşkanının sözlerinin "konferansın saygınlığının ruhuna aykırı olduğunu" söyledi. Store, Ahmedinejad'ın İran'ı, "konferansın tuhaf katılımcısı" durumuna düşürdüğünü de ileri sürdü.
Ban Ki-mun:Esefle karşılıyorum
BM Sözcülüğünden yapılan açıklamada, Cenevre'de toplantıya katılan Genel Sekreter Ban Ki-mun'un Ahmedinejad'ın konuşmasından esef duyduğu belirtildi. Ban açıklamasında, "İran Cumhurbaşkanının bu platformu suçlamak, bölmek ve hatta kışkırtmak için kullanmasından esef duyuyorum. Bu, konferansın elde etmek istediğinin de tam tersi. Bu (Ahmedinejad'ın konuşması) ırkçılık sorununa yapıcı çözümler getirilmesini de son derece zor hale getiriyor" ifadesini kullandı.Ban Ahmedinajad'la daha önceden görüştüğünü, geçmişe değil geleceğe bakılması gerektiğini, konferansın amacının da uluslararası toplumu ırkçılıkla mücadelede topluca harekete geçirmek olduğunu ve bunun önemini İran Cumhurbaşkanına söylediğini belirterek "Söylediklerimin, İran Cumhurbaşkanı tarafından dikkate alınmaması son derece üzücü" dedi.
Wıesel:Yeri cezaevi olmalıydı
Nazi Almanyası döneminde bazı aile üyelerini soykırımda kaybeden Nobel Barış Ödülü sahibi ABD vatandaşı yazar Eli Wiesel, İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad'ın Cenevre'de düzenlenen Dünya Irkçılıkla Mücadele Konferansına (Durban II) katılmasını eleştirdi.İsrail radyosuna konuşan Wiesel, "Ahmedinejad'ın yeri ırkçılığa karşı uluslararası bir toplantı değil, cezaevi olmalıydı. Ahmedinejad, insanlığa karşı işlediği suçlardan dolayı tutuklanmalı. Çünkü tüm bir milletin yok edilmesini körüklüyor, bütün insanlığın kaderini tehlikeye atıyor" diye konuştu.
Wiesel, BM'nin Cenevre'de böyle bir toplantıya ev sahipliği yapmasından ve "Bir numaralı Yahudi soykırımı inkarcısı" diye tanımladığı Ahmedinejad'a saygın bir şekilde davranılmasından "utanç duyduğunu" ifade etti.Eli Wiesel, Harvard Üniversitesi profesörlerinden Alan Dershowitz ve bazı başka kişilerle birlikte İran Cumhurbaşkanını protesto için Cenevre'de bulunuyor.
İsrail'den çağrı
İsrail Dışişleri Bakanlığı, uluslararası toplum liderlerine "en büyük soykırım inkarcısı" olarak nitelendirdiği İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad ile görüşmekten kaçınmaları çağrısında bulundu.İsrail Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamada, "BM Genel Sekreteri Ban Ki-Mun'un, günümüzün en büyük soykırım inkarcısı ile görüşmesi bir talihsizlik olmuştur" ifadesi kullanırken, İran Cumhurbaşkanı Ahmedinejad'dan ismi verilmeksizin, "bir başka BM üyesi ülkenin yok edilmesi çağrısını yapan bir BM üyesi ülkenin başkanı" tanımlaması yapıldı.Açıklamada, bu konunun özellikle Soykırımı Anma Günü arifesine rastlamasının özellikle çok ciddi olduğu belirtilerek, "uluslararası toplum liderlerinin, bu kişiyle görüşmekten kaçınmaları uygun olacaktır" görüşüne yer verildi.
Hamas'tan tepki
Bu arada, Gazze'de iktidardaki Hamas hareketinin sözcülerinden Fevzi Barhum, Durban II konferansının bazı ülkeler tarafından boykot edilmesinin Amerika ve İsrail'in baskılarından kaynaklandığını savundu.Barhum, Gazze'de gazetecilere yaptığı açıklamada, özellikle Amerika'nın konferanstan çekilmesinin, Başkan Barack Obama'nın Orta Doğu'da barış, güvenlik ve insan haklarına saygı yolunda yaptığı açıklamalarla çeliştiğini belirtti.
AA
