Darbe ve Muhtıraları Araştırma 28 Şubat Alt Komisyonu, Gazeteci Yazar Ahmet Hakan Coşkun’u dinledi. Coşkun, komisyonda yaptığı konuşmada 1992’den 2005 yılına kadar Kanal 7’de çalıştığını hatırlatarak, "Medyanın irtica tehdidi ile ilgili abartılı iddialarını boşa çıkartacak bir yayın yapıyorduk. Kişisel olarak çok hedef alındım." diye konuştu. Medyanın güç sahibinin yanında yer aldığını söyleyen Coşkun, "28 Şubat’ta güç orduydu. Şimdi başka bir güç var. O gücün etrafında şekilleniyor." ifadesini kullandı.
28 Şubat’ı yapanın askerler olduğunu dile getiren Coşkun, "Medyanın ya da sivil toplum kuruluşlarının kışkırtması değildi. Asker zaten, tırnak içinde söylüyorum, kışkırmış durumdaydı." dedi. Askerlerin Refah-Yol hükümetini tehdit olarak algıladıklarını söyleyen Coşkun, "Medya, sivil toplum, siyaset bu stratejiye uygun tavır içine girdi. Onu bir seferberlik görev emri gibi algıladı." şeklinde konuştu. ABD ve AB’nin, 28 Şubat sürecinde yaşananlar karşısında ilkesiz durduğunu kaydeden Coşkun, "Süreci imalı da olsa desteklediler." ifadesini kullandı. Darbelerin ekonomi el değiştirsin diye değil ideolojik nedenlerle yapıldığını söyledi.
Coşkun, "28 Şubat döneminde bir kesimin ister istemez sözcüsü olarak algılandım. Ben kendimi öyle konumlandırmıyorum. İş yerini değiştirdim ama düşüncelerimde esaslı bir değişim olmadı. Halen türban özgürlüğünü savunuyorum, darbelere karşıyım. Bu dönemdeki iktidara da eleştirel bakıyorum. İtibarsızlaştırmanın bir başka versiyonunu görüyorum." dedi.
(CİHAN)