Ahmet Hakan'ın, 'Kapalı kapılar ardında bunlar mı konuşuluyor?' başlıklı bugünkü yazısı şöyle:
AVRUPA İLE KAVGAYI İKİ TIK AZALTMALIYIZ
- AMAN efendim, canım efendim... Avrupa ile kavgayı iki tık azaltmalıyız. İstikrar isteyen seçmen ürküyor.
- Ha öyle mi? Tamam... O zaman biz yine “Ey Kılıçdaroğlu! Ey Kılıçdaroğlu!” demeye devam edelim.
KILIÇDAROĞLU’NA ORANTISIZCA YÜKLENİYORUZ
- Aman efendim, yaman efendim... Kemal Kılıçdaroğlu’na orantısızca yükleniyoruz. Adam mağdur olacak.
- Ha öyle mi? Tamam... O zaman “PKK, DEAŞ, FETÖ... Bütün teröristler hayırcı” demeye devam edelim.
BU SEFER DE HAYIRCI ILIMLILARI KAYBEDİYORUZ
- Aman efendim, canım efendim... Bu sefer de hayırcı ılımlıları kaybediyoruz, onları kazanmamız lazım.
- Ha öyle mi? Tamam... O zaman “Hayırcılar da saygındır” deriz... Böylece sorunu çözmüş oluruz.
BİRAZ FAZLA MİLLİYETÇİLİK YAPTIK GALİBA
- Aman efendim, yaman efendim... Biraz fazla milliyetçilik yaptık galiba... Kürt oylarını almamız gerek.
- Ha öyle mi? Tamam... O zaman “Şivan Perwer’e bin selam” diyelim, “Millet derken Türk’ü kastetmiyoruz” diyelim, olur biter.
BU SEFER DE MİLLİYETÇİ OYLARI ÜRKÜTMÜŞ OLMAZ MIYIZ?
- Aman efendim, canım efendim... Bu sefer de milliyetçi oyları ürkütmüş olmaz mıyız? Zaten milliyetçi oylarda sorun var.
EN İYİSİ SEN VER MEHTERİ VER
- Ha öyle mi? Tamam... Tamam... Ne yapacağımızı şaşırdık vallaha... En iyisi sen ver mehteri ver. Ver de biraz kendimize gelelim yahu.