AİBÜ Öğrencilerinden Suriye Için Yardım Kampanyası

Abant İzzet Baysal Üniversitesi (AİBÜ) Uluslar Arası İlişkiler Bölümü öğrencileri Suriye’den kaçıp Türkiye’ye sığınan mülteciler ve Van depreminden etkilenen ailelerin çocuklarına yönelik yardım kampanyası başlattı. Uluslararası Ortadoğu Barış Araştırmaları Merkezi (IMPR) isimli Ankara merkezli düşünce kuruluşuna üye olan Abant İzzet Baysal Üniversitesi öğrencileri 2-12 yaş aralığındaki Suriyeli mülteci çocuklar ve Van’da kurulan konteynır kentlerde yaşayan depremzede aileler için sevgi çağrısı düzenledi. Siyasi, ideolojik çatışmalardan bağımsız olarak bir sevgi çağrısı düzenlediklerini belirten öğrenciler; "gözyaşının vatanı yoktur" ilkesiyle hareket ediyorlar. Yardım çağrısı değil, sevgi çağrısı yaptıklarını vurgulayan öğrenciler; savaşlardan, doğal afetlerden ve çatışmalardan bugüne kadar en çok kadın ve çocukların zarar gördüğünü ve onların sadece yardıma değil, umuda ihtiyaçları olduğunu düşünüyor. Bu nedenle Van’da yaşayan depremzedeler ve Suriyeli mülteci çocukların sadece ihtiyaçlarını karşılamıyorlar, o ihtiyaçları Van ve Urfa’ya götürmek istiyorlar. Projenin sadece insani yardım amaçlı olduğunu aktaran IMPR Okul ekibi, “Sadece gözyaşının vatanının olmadığını insanlara anlatmak, sorumluluklarımızı tüm toplumla paylaşmak istiyoruz. Bu nedenle yardım değil, sevgi; korku değil, umut; karamsarlık değil, yaşama sevinci taşımayı amaçlıyoruz." ifadelerini kullanıyor. Öğrenciler adına açıklamalarda bulunan Umutcan Yüksel, "Birleşmiş Milletler kayıtlarına göre sadece Türkiye’deki Suriyeli mültecilerin yüzde 75’ini kadın ve çocuklar oluşturuyor. Suriyeli çocukların en temel gereksinimlerine ulaşmada ciddi sıkıntılar çektiği görülmektedir. Suriyeli çocuklara hijyen konusunda eğitim verirken, bir baba; "diş fırçası ve macunu alacak gücümüz yok ki verilen eğitimi evde sürdürelim" demişti. Bir babanın feryadı ve bir annenin gözyaşlarına ortak olmak adına bizler de Abant İzzet Baysal Üniversitesi Orta Doğu Öğrenci Topluluğu olarak sosyal sorumluluğumuzu sizlerle paylaşmak istedik. Bu nedenle bir “yardım” çağrısı yaparak değil; “sevgi” çağrısı yaparak çıkıyoruz yola. Çünkü biliyoruz ki çatışmalardan ve savaşlardan zararlı çıkanlar tarih boyunca hep kadınlar ve çocuklar oldu. Onların döktükleri gözyaşının ise hiçbir zaman vatanı olmadı; dili, dini, ırkı olmadı.Diğer yandan Van’da 2011 yılının Ekim ayında yaşanan deprem sonucunda birçok ailenin evsiz kaldığı, çadır ve konteynır kentlerde barındığı, bu nedenle soğuk kış şartlarında olumsuzluklar yaşadığı tespit edilmiştir. Yapılan görüşmeler sonucunda Van’da 160 ailenin bu ve benzeri olumsuzlukları yaşadığı öğrenilmiş ve bu olumsuzluğu bir nebze azaltabilmek adına Van’da yaşayan depremzedeler de Sevgi Çağrısı’na dahil edilmiştir” ifadelerini kullandı.