HABER

AIDS hakkında bilinmesi gerekenler

Kazanılmış Bağışıklık Yetersizliği Hastalığı' anlamındaki 'Acquired Immuno Deficiency Syndrome' kelimelerinin baş harflerinden meydana gelen AIDS'in halen en önemli bulaşma şekli ve yolu, homoseksüel ve gayri meşru bütün cinsel ilişkiler. Cinsel birleşmede her yeni partner, AIDS virüsüyle enfekte olma ihtimalini arttırıyor.

AIDS hakkında bilinmesi gerekenler

AIDS virüsünün meydana getirdiği enfeksiyonlara karşı korunmanın en etkin yolu ise prezervatif (kondom) kullanmaktan geçiyor. Çünkü prezervatifler, virüsün bir kişiden diğerine geçmesini engelleyecek fiziksel bariyer görevi yapıyor. Bu sebeple, AIDS veya herhangi bir zührevi hastalığa yakalanma riskini azaltmak için prezervatif kullanılması öneriliyor.

Çeşitli kaynaklardan derlenen bilgilere göre, 'asrın vebası' olarak nitelendirilen AIDS, ilk olarak 1981 yılında Amerika Birleşik Devletleri'nde teşhis edildi. Daha sonra hızla yayılarak erkek kadın, çocuk yetişkin, siyah, beyaz, Latin, Asyalı, zengin, fakir demeden yüz binlerce insanın ölümüne sebep oldu. Dünya Sağlık Teşkilatı'nın (WHO) resmi açıklamasına göre, 1983-1993 yılları arasında AIDS'ten 366 bin 455 kişi öldü. Bunların 217 bin 729'u Amerikalı, 92 bin 922'si Afrikalı, 51 bin 914'ü Avrupalı ve bin 080 kişisi de Asyalı. ABD'de AIDS'ten hayatını kaybedenler, Vietnam Savaşı'nda ölen Amerikalı askerlerin sayısından fazla.

2 YIL İÇİNDE ÖLDÜRÜYOR

Oldukça öldürücü seyreden AIDS hastalığına yakalananların yüzde 80'i, teşhis konulduktan sonraki iki yıl içinde eklenen çeşitli kanserlerden veya enfeksiyonlardan dolayı hayatını kaybediyor. Hastalığın kuluçka döneminin de çok uzun olması, teşhisin de çok geç konulabildiğini gösteriyor. Virüsün alınmasından hastalık belirtilerinin ortaya çıkmasına kadar 2-5 yıl kadar bir süre geçiyor. Hastalığın vücutta meydana getirdiği en önemli değişiklik, bağışıklık sisteminin gittikçe bozulması oluyor. Vücut, gerek mikrobik ajanlara, gerekse kanser oluşumuna karşı immun sistemini çalıştıramıyor, yani savunma yapamıyor. Bunun sonucu menenjit, zatürree, dizanteri, beyin iltihabı (ansefalit), mantar enfeksiyonları ve çeşitli kanser türleri ortaya çıkarak tabloyu ağırlaştırıyor.

AIDS'İN BELİRTİLERİ

Hastalığın kendisine has şikayet ve bulguları olmadığını belirten uzmanlar, 'Ateş yükselmesi, gece terlemesi (3 aydan uzun süreli), kilo kaybı, halsizlik ve aşırı yorgunluk, dilin üzerinde ve ağız içinde beyaz noktalar veya lekelerin oluşması, ısrarla devam eden ishal, yaygın beze büyümeleri (kasıkta ve en az 2-3 değişik yerde), çok uzun süren kuru öksürük ile birlikte bütün kan hücrelerinde (akyuvarlar, alyuvarlar, trombosit) azalma' ile kendini belli ettiğini bildiriyor. Uzmanlar, hastalığın kendisine mahsus kan testleri olduğunu, bunlarla (ELİSA testi ve elektron mikroskobu ile) HIV antijeni ve AIDS virüsü tespit edilerek kesin teşhis konulabildiğini kaydediyor. Henüz virüse etkili bir ilaç veya koruyucu bir aşı bulunamadığını hatırlatan uzmanlar, tedavinin, eklenen enfeksiyonlara ve tümörlere karşı olduğunu, dolayısıyla şifa meydana gelmediğini vurguluyor.

'GÜVENLİ SEKS'

Çoğu insanın, hayatlarında, seksüel davranışlardan bir ölçüde olsa kaçınmak yerine bunu farklı kişilerle farklı yollarla denemeye devam ettiğine dikkat çeken uzmanlar, "Ne yazık ki günümüzde bu seçimi yapan insanların bir çoğu, bir sabah AIDS hastası olarak uyanmıştır. Seksüel birleşmeye girdiğiniz her kişi daha büyük bir risktir" uyarısında bulunuyor.

Uzmanlar, kişilerin, hangi seksüel aktivitenin ne kadar riskli olduğunu öğrenerek, seksüel davranışlarını değiştirebileceğini ve böylece AIDS'e yakalanma riskini de azaltabileceğini belirterek, "AIDS bulaşma riski açısından az riskli diyebileceğimiz birçok seksüel davranış olduğu bilinmektedir. Fakat prezervatifsiz seksüel birleşme içeren aktivitelerin sonucunda kolayca AIDS bulaşabileceği unutulmamalıdır. Bu nedenle kişilerin, kendilerini ve sevdiklerini AIDS tehlikesinden korumak için güvenli seks konusunda bilgilenmek için zaman ayırması gerekiyor" diyorlar.

En Çok Aranan Haberler