Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Şahin:-"Engellileri kendi içinde sınav yapacağız. Daha öncehep tek sınav yapılıyordu. Görme engelli, işitme engelli,fiziksel engelli aynı sınava giriyordu"

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin, "Engellileri kendi içinde sınav yapacağız. Daha önce hep tek sınav yapılıyordu. Görme engelli, işitme engelli, fiziksel engelli aynı sınava giriyordu" dedi.

Şahin, Sekapark'taki bir restoranda bazı sivil toplum kuruluşlarının yöneticileriyle toplantı yaptı. Toplantıda konuşan Şahin, bakanlığının yeni çatı ve yeni bir yapı olduğunu söyleyerek, "Ustalık döneminin bize getirdiği, daha verimli olabilmek için tek çatı altında birleştirilmiş, yardımlaşma ve hizmete bir bütün olarak bakıldığı ve çok geniş bir alanı kapsayan önemli bir yapı" diye konuştu. Modern ve çağdaş dünyanın önemli bir noktaya geldiğine dikkati çeken Şahin, şöyle konuştu:

"Tek başına ekonomik kalkınma yetmiyor. Kişi başına düşen milli geliri, istediğiniz kadar artırın, ekonomik kalkınmanızı tamamlayın, eğer bunu insani gelişmişlik, sosyal politikalar noktasında tamamlayamaz, odağınıza insanı koyamazsanız, zengin ve fakir arasındaki farkı kapatamazsanız, toplumsal barış ve huzuru, sürdürülebilir büyümeyi sağlayamazsınız."

Hem sürdürülebilir büyüme hem de kalkınma hedefine bakıldığında bu alanı, mutlaka kadını, çocuğu, engelliyi, yaşlıyı koruyacak şekilde güçlendirmek gerektiğini anlatan Şahin, "Onların uğrayabileceği sorunları çözebilecek şekilde de süreci yönetmeniz gerekiyor" dedi.

Şahin, şunları kaydetti:

"Bir taraftan kadın haklarını güçlendirmeye, statüsünü yükseltmeye çalışıyoruz, kadının her alanda aktif ve etkin olmasını önemsiyoruz. Bir taraftan da sorunları çözecek hukuki altyapıyı oluşturuyoruz. Meclis'te oy birliğiyle Şiddetle Mücadele Yasası'nı çıkarttık. İstanbul Anlaşması dediğimiz Avrupa Konseyi'nin Şiddetle Mücadele Yasası'nı imzalayan ilk ülke biz olduk. Avrupa Konseyi'nin örnek ülkesiyiz. Almanya'nın, İngiltere'nin imzalayıp imzalamamayı tartıştığı süreçte, Başbakanımızın talimatıyla şiddetle mücadelede koyduğumuz iradeyi beyan adına bunu çekincesiz olarak imzalayan tek ülkeyiz."

Yeni anayasanın çocuk, kadın ve engellilerin de göz önüne alınarak yapılması gerektiğini vurgulayan Şahin, tüm maddelerin bu bakış açısıyla yapıldığı, sivil bir anayasa yapmayı başarmaları gerektiğini dile getirdi.

-"Çocuk koruma kanunu çıkardık"-

Şahin, kurumlarında 14 bin çocuğun bulunduğunu anlatarak, bu çocukların akademik başarılarını yükseltmeyi, sevgi ve şefkat ortamında yetişmelerini ve çocukların manevi değerleri alarak, vatana millete faydalı evlatlar olarak yetişmesini çok önemsediklerini vurguladı.

Bir bütün olarak kalite merkezli yönetim anlayışını benimsediklerini belirten Şahin, "Çocuklarla ilgili iki kısmı önemsedik. Biri hukuki olarak, uluslararası tüm anlaşmaları imzalamış bir iktidarız. Çocuk koruma kanunu çıkardık. Uygulamalarda yaşanan sorunlar veya hukuki olarak TCK'da yapılması gerekenlerle ilgili hukuki altyapıyı oluşturduk. Rehabilitasyon sisteminde, çocuk istismarında 'çocuk fail ve çocuk mağdurlarını daha iyi nasıl rehabilite edebiliriz-' diye çalıştık. İki çalışmayı da beraberinde yürütüyoruz" diye konuştu.

-"Engellilerimiz bizim için çok önemli"-

Engellilerle ilgili de değerlendirmelerde bulunan Şahin, şöyle devam etti:

"Engellilerimiz bizim için çok önemli. 7 yıl önce çıkan, devrim niteliğinde bir yasa var. Bu yasanın hukuki altyapısında, önemli bir çalışma başladı. Engellilerimizin eğitimi, sağlığıyla ilgili pek çok sorunu çözdük. Hala iş bulma imkanını artırma ve ulaşılabilirlikle ilgili sorunlarını çözmemiz gerekiyor. 29 Nisan'da önemli bir sınav yapacağız. Bu sınavı ilk kez yapıyoruz. Engellileri kendi içinde sınav yapacağız. Daha önce hep tek sınav yapılıyordu. Görme engelli, işitme engelli, fiziksel engelli aynı sınava giriyordu. Biri görüp, diğeri duyana kadar, bedensel engelli sınavı tamamlıyor, diğer gruplar geride kalıyor, mağdur oluyordu. Şimdi her bir grubu kendi içinde sınav yapıyoruz. ÖSYM, Milli Eğitim Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığı ile çok ciddi bir mutfak çalışması yaptık. Engellilerimizin uygun şartlarda gelip sınava girmesiyle ilgili bire bir, her ili, tek tek takip ediyoruz. Her engellimizin adresini belirleyip, nasıl ulaşabileceğini, sınava nasıl gideceğini, sınav alanındaki şartların engellimiz için uygun olup olmadığına bakıyoruz. Kendimizi de test ediyoruz, bunu başarmak istiyoruz. 60 bin müracaat, 20 bin boş kadromuz var"

-Kadının güçlendirilmesi-

Aile ve Toplum Hizmetleri Genel Müdürlüğü'nün en önemli genel müdürlüklerinden biri olduğunu söyleyen Şahin, sözlerini şöyle tamamladı:

"2011 aile araştırmamızı 23 bin denek üzerinde yaptık. 'Aileyle ilgili genel durumumuz nedir-' diye baktığımızda; hamd olsun, gelişmiş pek çok batı ülkesine göre çok güçlü bir aile yapımız var. Bu yapıyı, güçlü bir şekilde muhafaza etmek zorundayız. Çünkü güçlü millet, güçlü aileden geçiyor. Bazı gruplar, kadın haklarıyla ilgili yaptığımız çalışmayı, 'aileyi zayıflatabilir' diye algılıyor, bazıları da kadınlarla ilgili yaptığımız çalışmayı 'kadın haklarını zayıflatıyor' diye yorumlayabiliyor. Ama muhafazakar demokrat bir parti olarak, hem kadınları güçlendirmemiz, hem de ailenin güçlü yapısını muhafaza etmemiz gerektiğine inanıyoruz. Bunun için de alternatifleri, yerli, bize ait olan modelleri hayata geçirmemiz gerekiyor"