AK Parti 9. Bölge Toplantısı

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, "Bazı siyasi partiler darbe ürünü anayasanın ruhunu asla zedelemek istemiyor, darbecilerin hukukunu korumak istiyorlar" dedi.

Partisinin Siyasi ve Hukuki İşler Başkanlığınca kent merkezindeki bir otelde düzenlenen 9. Bölge Toplantısı'nda "Yeni Anayasa Süreci" konulu sunum yapan Şahin, yeni anayasanın hazırlanması konusunda önlerine çok büyük engeller çıkarıldığını söyledi.

Cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesiyle ilgili anayasa değişikliği yaptıklarını ve referandumda halkın onay verdiğini anımsatan Şahin, halkın 26 maddelik değişikliği de kabul ettiğine dikkati çekti.

Söz konusu referandumun Türkiye'de değişim dönüşümün önünü açan bir gelişme olduğunu, sivil siyasetin ön plana çıkmaya başladığını ifade eden Şahin, anayasa değişikliğine "hayır" diyenlerin daha sonra anayasacı olduklarını, seçimlerde partilerin yeni anayasayı gündemlerinin ilk sırasına taşıdıklarını anlattı.

Yeni anayasa hazırlanması için tüm partilerin eşit katılımıyla uzlaşma komisyonu kurulduğunu anımsatan Şahin, şöyle konuştu:

"Mayıs 2012'de yeni anayasayı yazmaya başladık. Şu ana kadar 174 madde üzerinde çalıştı komisyon. Biz kısa ve öz bir anayasa yazmayı öngörüyoruz ancak şu ana kadar sadece 40 maddede mutabakat sağlayabildik. Çalışmaların neden bu kadar sürdüğünü soruyorlar. 1982 Anayasası darbe anayasasıdır ama bazı siyasi partiler darbe ürünü anayasanın ruhunu asla zedelemek istemiyor. Darbecilerin hukukunu korumak istiyorlar. CHP ve MHP ilk üç maddeyle ilgili diyor ki 'değiştirilemez ve teklif edilmez, asla dokundurtmayız.' Ne var bunların içinde-

Türkiye Cumhuriyeti Devleti bir cumhuriyettir. Türkiye Cumhuriyeti, demokratik, laik, sosyal bir devletidir ancak ikinci fıkranın içinde lüzumsuz bazı kelimeler var. Kılıçdaroğlu, 'bunlar bizim kırmızı çizgimiz' diyor. Onlar senin değil, darbecilerin kırmızı çizgisi."

-"Acıları ortak gömecek vicdana sahip olmamız lazım"-

"Demokratikleşme ve Çözüm Süreci" konulu sunum yapan AK Parti Amasya Milletvekili Naci Bostancı ise devletin eline silah alıp dağa çıkanlarla kendi namusunu korumak için mücadele edebileceğini söyledi.

Devletin, aynı zamanda silah olmadan o insanları gönülleriyle kazanmak için bir şeyler yapması gerektiğini ifade eden Bostancı, çalışmaların da bu yönde olduğunu dile getirdi.

30 yıllık kanlı dönemde 22 bin 300 teröristin, 8 bin 300 güvenlik görevlisinin, 5 bin 600 sivil vatandaşın hayatını kaybettiğini anımsatan Bostancı, "Bir ülkenin içinde kardeşin kardeşe karşı cinayetleri varsa orada problem vardır. Tek tek bu insanları saymaya kalksak herkes sayamadan sıkılır ama unutmayın, her bir sayı bir insan, onun ailesi, yakınları, sevdikleri anlamına gelir. Bizim her şeyden önce acıları ortak gömecek bir vicdana sahip olmamız lazım" ifadesini kullandı.

Muhabir: Cemal Aşan / Sıtkı Yıldız