BURSA (AA) - Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, HDP ile terör örgütü KCK'nın sokak çağrısına ilişkin, "Sakın ha bu çağrıya uyup da meydanlara çıkma yanlışına düşenler olursa bedelini çok ağır öderler, bunu da böyle söylüyorum. Zira bu, bir milli mücadeledir. Bu milli mücadelede karşımıza kim çıkarsa çıksın ezer geçeriz, bu böyle bilinsin. Taviz yok, en ufak bir esneklik yok." dedi.
Erdoğan, Tofaş Spor Salonu'nda düzenlenen AK Parti Bursa Kadın Kolları 5. Olağan İl Kongresi'nde yaptığı konuşmada, yıllardır Ermeni iddialarını dile getirenlere "Bu, siyasetin değil, tarihin konusudur, gelin karşılıklı olarak arşivleri inceleyelim, varsa arşivinizi açın, biz de açalım." dediklerini anımsattı.
Şu anda sadece Genelkurmay arşivinde bir milyon 700 bin belgenin olduğu bilgisini paylaşan Erdoğan, bunun bir milyonunun açıldığını, bugüne kadar bu teklifi kabul edenin çıkmadığını söyledi.
- "Bize yanlış yapmayın"
Diğer iddialar konusunda da aynısını yapacaklarını, iddiaları dile getirenlerin karşılarına çıkacak cesaretlerinin olmadığını vurgulayan Erdoğan, "Ne oldu Cerablus'ta, Er Rai'de, El Bab'da? 'Bakın bize yanlış yapmayın, sınırlarımıza saldırmayın, taciz etmeyin, böyle yapacak olursanız çok fazla dayanamayız.' dedik. Bunu Sayın Obama'ya da söyledim. Obama'ya söylediğim zaman bizim bir zeytinlik projemiz vardır. Ne yazık ki beklediğimiz cevabı almadık." diye konuştu.
Erdoğan, 15 Temmuz gazilerinin kendilerine haber gönderdiğini, gazilerin "Cumhurbaşkanım bize müsaade etsin, biz de Afrin'e gidelim." dediklerini söyledi.
- "Durduk, durduk, durduk, bir gece ansızın vurduk"
On beş gündür, "Bir gece ansızın gelebiliriz." dediklerini anımsatan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Maalesef müttefikimiz olan bazı ülkeler, 'Biz terör örgütüne silah yardımı yapmadık.' diyorlar ama biz terör örgütüne silah yardımı yaptıklarını tüm kayıtlarıyla biliyoruz, görüyoruz, görüntülüyoruz. Kimi aldatıyorsunuz ya! Bunların hepsi bilinen gerçekler. Şimdi 5 bin tırın dışında 2 bin civarında uçakla gelen silah ve mühimmat var. Bütün bunlarla beraber terör örgütü desteklendi. PKK, PYD, YPG, bunlar desteklendi ve bunların bir kısmı Afrin'e yerleştirildi. Nereden? 2 bin kilometre karelik alan var ya bu alanın güneyinden. Biz bunların takipçisi olarak durduk, durduk, durduk, bir gece ansızın vurduk ama işimiz çok, daha yapacağımız çok şey var."
Erdoğan, dün akşam hava harekatıyla gereken adımların atıldığını, ardından kara harekatının başladığını ve devam ettiğini dile getirdi.
- "Türk milletiyle baş edemezsiniz"
Afrin'de yüzde 55 Arapların, yüzde 35 sonradan yerleştirilmiş Kürtlerin ve yüzde 6-7 civarında Türkmenlerin olduğuna dikkati çeken Erdoğan, şunları söyledi:
"Şimdi bütün mesele Afrin'i gerçek sahiplerine teslim etmek. Bizim hedefimiz nedir? Hedefimiz 3,5 milyon Suriyeli topraklarımızda var mı? Var. İşte bizim topraklarımızdaki Suriyeli kardeşlerimizi kendi topraklarına bir an önce göndermek. Şu anda attığımız, bizim attığımız adımlar da şu var. Bölücü terör örgütüne karşı atılması gereken adımları kararlı bir şekilde atıyoruz, atacağız. Buradan taviz vermemiz mümkün değil. Bu PKK, PYD, YPG'yi, evelallah ülkemizde bunları hiçbir tanesi kalmayıncaya dek bunların hepsini bitireceğiz. Suriye tarafından gelmek isteyenler de bunun bedelini çok ağır öderler.
Emin olun, bunlar şu operasyonlardan sonra bir daha karşımıza çıkacak cesareti de bulamayacaklar. Sadece uzaktan atıp tutarak, 'Bizim arkamızda Amerika var, bize silahları gönderiyor.' diyerek,Türkiye'yle, Türk milletiyle baş edemezsiniz, bunu böyle bilesiniz."
- "Gelsinler, yerli ve milli olarak beraber yürüyelim"
Erdoğan, HDP'nin, KCK'nın, terör örgütünün bazı temsilcilerinin Kürt vatandaşları meydanlara çağırdığını dile getirdi.
Şu ana kadar pek meydanlara çıkan, Diyarbakır'daki kongreye katılan olmadığını belirten Erdoğan, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Sakın ha bu çağrıya uyup da meydanlara çıkma yanlışına düşenler olursa bedelini çok ağır öderler, bunu da böyle söylüyorum. Zira bu, bir milli mücadeledir. Bu milli mücadelede karşımıza kim çıkarsa çıksın ezer geçeriz. Bu, böyle bilinsin. Taviz yok, en ufak bir esneklik yok. Gereği neyse bunu yaparız. Burada ana muhalefetin başındaki zat, onlara destek veriyor diye bu doluşa gelirlerse yine aldanırlar. 'Yok, kan dökülmesini istemiyoruz, yok şu.' Sen ne diyorsun? Böyle bir süreç başladığı zaman burada şehadet de olur, gazi de olur, kan da olur.
Maalesef ana muhalefetin başındaki zat, İstanbul'a yeni bir il başkanı seçti. Düşmanlarımızın diliyle konuşan, iftiralar üzerinden ülkemize ve milletimize saldıran içimizdeki mankurtlarla da uğraşmak zorunda kalıyoruz. Dünyada milletin değerlerine bu kadar yabancı, ülkesinin tarihine bu derece husumet besleyen başka bir ana muhalefet var mıdır bilmiyorum. Bunların hepsini de gören, takip eden milletimizin takdirini seçimlerde en güzel şekilde ortaya koyacağını düşünüyorum. Zira ben CHP'nin içinde yerli ve milli olan kardeşlerimizin de olduğuna inanıyorum. Onları da ben bu saflara davet ediyorum. Gelsinler, yerli ve milli olarak beraber yürüyelim."
Erdoğan, yaklaşık bir asırdır kendi içine kapanmanın, bin yıllık sorumlulukları ortadan kaldırmadığını son 15 senede defaatle gördüklerini, bizzat yaşadıklarını vurguladı.
Kimsenin Türkiye üzerindeki emellerinden vazgeçmediğini söyleyen Erdoğan, toprak bütünlüğü ve milli bütünlüğe yönelik saldırıların ardı arkasının kesilmediğini ifade etti.
- "Kendimizi bölgemizde yaşanan hadiselerden soyutlama lüksümüz yok"
Diğer taraftan, gönül coğrafyasının her köşesinden yükselen feryatların artık tıkalı kulaklar tarafından dahi duyulur hale geldiğine dikkati çeken Erdoğan, şunları kaydetti:
"KKTC'de bir pespaye gazete, ahlaksızca bugün bir başlık atmış. Ben KKTC'deki kardeşlerimi de burada tavır almaya davet ediyorum. Türk ordusunun Kıbrıs'tan sonra yeni bir işgal yaptığını söylüyor. Bu ne ahlaksızlık, edepsizliktir. Ben KKTC'li kardeşlerime özellikle böyle bir duruşu sergilemek suretiyle KKTC'de gereken cevabı onlara vermeleri lazım. Sadece son çeyrek yüzyıla baktığımızda dahi dün Bosna'da, Irak'ta, Filistin'de, bugün Suriye'de yaşanan katliamlar karşımıza çıkıyor. Kim bilir yarın nerelerde ne acılarla ne zulümlerle karşılaşacağımız bilmiyoruz. Bunun için kendimizi bölgemizde yaşanan hadiselerden soyutlama, onların dışında kalma gibi bir lüksümüz yoktur.
'Türkiye'nin şurada ne işi var?'. Öyle diyor ya ana muhalefet. 'Burada ne işi var?' diyenler, hem bu ülkenin hem bu milletin gerçeklerinden bihaber olanlardır. Türkiye, oralarda olmak zorundadır Bay Kemal. Türkiye milli bekası için yılanın başını ezmek mecburiyetindedir Bay Kemal. Hem kendimiz hem de umudunu bize bağlamış kardeşlerimiz için gerekli gördüğümüz her yerde varlık göstereceğiz. Afrika'daki çocuklar dua ediyorlardı. Duanın yanında da işte gördünüz bu zeytinlik operasyonuyla alakalı bir pankart da asmış önlerine, dua ediyorlardı, aman Yarabbi. Şu güzelliğe bak. Ta Afrika'daki yavruların Türk ordusuna dua etmesinin altında bir gerçek yatmıyor mu? Bu, sıradan bir olay mı?"
- "Terör örgütleri büyük bir oyunun piyonları"
Erdoğan, terör örgütlerinin sadece görünen yüzlerinden ibaret olmadığını, her birinin farklı güçlerin oyuncusu olarak sahada arzıendam ettiğini iyi bildiklerini söyledi.
"FETÖ demek, sadece Pensilvanya'daki şarlatan ve tüm hakikatler ortada olmasına rağmen adeta ona tapan köle sürüsü demek değildir. PKK demek, sadece Kandil ve Avrupa'da yuvalanmış katiller sürüsü demek değildir. DEAŞ demek, nereden ve nasıl geldikleri belli olmayan, tek vasıfları sözde Müslüman olan ve görevleri kan dökmek olan bir güruh demek değildir. DHKP-C demek, belirli bir meşrebe mensup insanlarımızı istismar ederek teröristçilik oynayan bir grup demek değildir." diyen Erdoğan, terör örgütlerinin hepsinin döktükleri kanın, yaptıkları zulmün yanında çok daha büyük bir oyunun piyonları olduğunu ifade etti.
(Sürecek)
(AA)