Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı Salih Kapusuz:

Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti) Diyarbakır İl Başkanlığı tarafından yapılan temayül yoklamasına katılmak üzere Diyarbakır’da bulunan AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Salih Kapusuz, bölgede kanın ve gözyaşının yaşanmamasını siyaset üstü olarak gördüklerini söyledi.Yaklaşan yerel seçimler öncesi aday belirleme için temayül yoklaması AK Parti Diyarbakır İl Başkanlığı tarafından düzenlendi. Seyrantepe Spor Salonu’nda yapılan temayül yoklamasında 25 sandık kurularak, belediye başkan adayları için partililerin fikri soruldu. Başta Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi olmak üzere 17 ilçe belediye başkan adaylığının belirlenmesi için yapılan temayül yoklamasında bin dolayında kişi sandığa fikirlerini içeren zarfları yerleştirdi. Yoklamanın bitiminden sonra, zarfların içinde yer alan fikirler AK Parti Genel Merkezi tarafından değerlendirilecek.Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakan Yardımcısı Kutbettin Arzu, AK Parti Diyarbakır Milletvekili Cuma İçten, Süleyman Hamzaoğulları ve çok sayıda partilinin katıldığı temayül yoklamasında gazetecilere gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulanan AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Salih Kapusuz, AK Parti kurulduğu günden bugüne kadar, Türkiye’nin normalleşme sürecinde çok çaba sarf ettiğini ifade etti. Kapusuz, AK Parti’nin attığı adımların oy kaygısı taşımadığını kaydederek, atılan adımların yetersiz olduğuna dikkat çekti. Bir çok risklere rağmen adım attıkları belirten Kapusuz, "Türkiye’nin demokrasisini, değişim, dönüşümünü, ülkenin istediğimiz bir anlamda bir noktaya gelebilmesini hedef olarak ortaya koyduk. Hangi kesimin, insanın, bölgenin derdi varsa, o bizim problemimizdir dedik, onu çözmek için, her türlü riski göze alarak geldik. AK Parti paketler halinde, demokratikleşme ve değişim isimler altında, bu normalleşme ve demokratikleşme sürecini bugüne kadar hep sürdürdü. Geldiği nokta, duraksayacağı bir nokta olmayıp, bundan sonra devam edeceği bir süreç olarak gördü. Bundan dolayı biz kanın, gözyaşının, bölgenin sıkıntılarının yaşanmamasını siyaset üstü olarak gördük. Başbakanımızın bu anlamadaki cesaretini, AK Parti’nin gayret ve çabalarını vicdan sahibi herkes, doğru değerlendirmeye kalkarsa bu hakkı bize teslim eder. Bizim derdimiz bunlar yaparak oy devşirme olmamıştır. Elbette bu yapılanların oya yansıması olacaktır. Yapılan hizmetlerin karşısında insanlarda düşünüp, tercihini o yönde kullanacaktır. Biz terörü, sıkıntıyı, şiddeti, anti demokratik uygulamaları, insan hak ve özgürlük ihlallerini asla siyasi getirilerle paylaşmadık, paylaşmıyoruz. Normal demokratik bir ülkede, temel hak ve özgürlükler olarak insan kademe kademe seviyelerini yükseltmek problemlerini aza indirmek, normalleşme sürecini bu ülkede en üst noktaya taşımak ve illeri demokrasiye hızla yürümek için çaba sarf ediyoruz. Bu çabamız bölgede sükunete, önemli bir takım değişim ve dönüşüme de fırsat verecektir. Bunun siyasi, ekonomik, sosyal bir dönüşümü olacaktır. Ama yapılanlar, atılan adımlar yetmez tabi ki. Daha ileri noktalara ulaşmak için çaba sarf etmemiz lazım. Biz siyaset yapıp, hizmet etmek istiyoruz. Zaten siyasetimizin adı da hizmet siyasetidir. Biz ideolojik kimliğe dayalı bir siyasetten yana hiç bir zaman tavır almadık. Biz muhafazakar ve demokrat bir partiyiz. Bizim 11 yılda yaptığımız icraatlarımız da bu noktada bakılırsa, bu istikamete nasıl yürüdüğümüzü açıkça ortaya koymaktadır. İnsanlarımızı memnun eden çözüm süreciyle ilgili adımlarımızın getirisini düşündüğümüz için değil, riskine rağmen bu adımların atılmasının gerekli olduğuna inandık ve bu adımları attık, atmaya devam edeceğiz” dedi.Konuşmaların ardından oy kullanma işlemi gerçekleştirildi.