AK Parti Grup Başkanvekili Ahmet Aydın, gazetecilerin '28 Şubat Davası' ve 'Suriye' konusundaki sorularını cevapladı.Beraberinde AK Parti İl Başkanı Halil İbrahim Fırat, Merkez İlçe Başkanı Abdurrahman Dimez ve yönetim kurulu üyeleriyle Adıyaman Faal Gazeteciler Cemiyeti (AGAD) Başkanı İbrahim Aslan’ı ziyaret eden Ahmet Aydın, Adıyaman’ın yerel konularına değindikten sonra, gazetecilerin '28 Şubat Davası' ve 'Suriye' konusundaki sorularını cevapladı. Aydın, 28 Şubat Davası’yla ilgili açıklamasında şunları söyledi:“Baştan itibaren her türlü darbeye, her türlü darbecilere karşı olduğumuzu beyan ettik. Darbecilerle mücadele ederek, adeta vesayet makamlarıyla mücadele ederek bu noktaya geldik. Biz bu mücadelemizi sürdürürken partimizi kapatmaya çalıştılar; bir oyla direkten döndük. Ergenekon'u, Balyoz'u hatırlayın. Ciddi engellemelerle karşılaştık. Ama bıkmadık, yılmadık, korkmadık. Demokratikleşme yolunda attığımız adımlar olmasaydı bugün çok daha farklı konumda olurduk. Çünkü hala Türkiye’de karanlık suç örgütleri var. Milli iradeden ümidini kesmiş, millete rağmen siyaset yapanlar var. Darbe yapılan tüm teşebbüsler yargılanıyor mu? Yargılanıyor. Yapılan darbelerin neticesindeki darbeye sebebiyet veren darbeciler yargılanıyor mu? Evet. Nasıl 80 ihtilali yargılanıyorsa bugün 28 Şubat süreci de yargılanıyor. Artık güçlülerin hukuku değil, haklının hak sahibi olduğu, haklının güçlü olduğu, hukukun üstün olduğu bir sisteme geçtik ve demokratik bir sisteme geçtik. Türkiye, yeni yeni normalleşiyor.”Suriye konusunda ise Birleşmiş Milletler'e yüklenen Aydın, batılı ülkelerin Türkiye’yi yalnız bıraktığını fakat Türkiye’nin her zaman doğruyu söyleyeceğini ifade ederek, “Bizim tek başımıza Suriye’ye girmek gibi bir niyetimiz, bir düşüncemiz olamaz. Ama karşıdan bir saldırı geldiği takdirde, ciddi bir tehdit olduğu takdirde de Türkiye güçlü bir ülkedir, her zaman nereden bir tehdit gelirse gelsin kendisini savunabilecek güçtedir. Dünya bir demokrasi testinden geçiyor. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin varlık amacı test ediliyor. Eğer buna duyarsız kalacaksa, böyle bir varlığa gerek yok. Dolayısıyla biz uluslararası örgütler nezdinde, tüm kuruluşlar nezdinde, bütün dünyada sonuna kadar haykıracak ve sesimizi yükselteceğiz. Dünya devletleri, daha bugün iki sene sonra Türkiye’nin dediğine geldi. Bakın şu anda bir noktaya geldiler. Evet kimyasal silah kullandı, kimyasal silahla birlikte birçok insan orada katledildi. 400-500’e yakın çocuk var bunun içerisinde, bunlara ilişkin olarak Birleşmiş Milletler'in adeta ‘namusu’ konumunda, buna sesini çıkarması. Uluslararası örgütlerin adeta bunu namus meselesi olarak bilmesi lazım. Anca biz tek başımıza kalkıp da bir ülkeye direkt müdahale etmemiz çok da doğru olmaz diye düşünüyorum” dedi.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz