AK Parti Grup toplantısı RTÜK gündeminde

CHP kontenjanından seçilen üyeler Ali Öztunç, Süleyman Demirkan, MHP kontenjanından seçilen Esat Çıplak ve BDP kontenjanından seçilen Ahmet Yıldırım konuyu bir yazı ile başkanlık makamına taşıdı.

Üyeler, başvurularında şunları vurguladılar:

DENETİM YÜKÜMLÜLÜĞÜ VAR

“Üst Kurula seçim zamanları dışında da siyasi içeriğe ilişkin bir denetim yapma yükümlülüğü getirildi. Esasen seçim zamanları tarafsız olması, doğru habervermesi beklenen yayın kuruluşların, diğer zamanlarda da benzer ilkeler çerçevesinde yayın yapması çoğulculuğun sağlanması açısından büyük önem taşıyor. Bu husus aynı şekilde Yayın Hizmeti Usul Ve Esasları Hakkında Yönetmelik’in ‘Siyasi partiler ve demokratik gruplar ile ilgili tek yönlü veya taraf tutar nitelikte olamaz. Sunucu program sunumu esnasında tarafsız olmak zorundadır’ şeklinde belirtiliyor. Yayın hizmet ilkelerinde siyasi tarafsızlığı ve çoğulculuğu sağlamaya dönük birçok ilke bulunuyor. Bu ilkelerden bir diğeri de, ‘Tarafsızlık, gerçeklik ve doğruluk ilkelerini esas almak ve toplumda özgürce kanaat oluşumuna engel olmamak zorundadır...’ şeklindeki hükümdür. Seçim dönemleri ve diğer zamanlarda radyo ve televizyon yayınlarında tarafsızlık ve çoğulculuğun sağlanmasına ilişkin Avrupa Sınır Ötesi Televizyon Sözleşmesi’nde de hükümler bulunuyor.

YENİ PROTOKOL ŞART

Son dönemlerde Mecliste grubu bulunan siyasi partilerin hafta içi her salı yaptıkları grup toplantılarına yönelik canlı yayınlar gerçekleştiriliyor. Söz konusu yayınlar incelendiğinde, bilhassa AKP’nin grup konuşmasının ekrana getiriliş süresiyle diğer partilerin grup konuşmalarının süreleri arasında bariz bir eşitsizlik olduğu görülüyor. Bu eşitsizlik o kadar aşikar hale geldi ki, AKP’nin grup konuşması kesintisiz bir şekilde yayına konu edilirken, muhalefet partilerin grup konuşmalarına 3 veya 5 dakikalık sürelerle değiniliyor. Bu yayınların bu haliyle tek yanlı ve taraf tutar hale geldiği açıktır. Meclis faaliyetlerinin tamamının yayını konusundaki TRT ile TBMM arasındaki protokolün 2011’den beri yenilenmediği de göz önünde bulundurulursa, siyasi partilerin faaliyetlerinin yayını konusundaki eşitsizlik derinleşiyor. Çünkü, söz konusu protokolün iptali sonrasında kamu yayıncısı TRT, iktidar partisinin başta Meclis grup toplantıları olmak üzere bütün faaliyetlerini olduğu gibi yayınlamaya devam ederken, muhalefet partilerinin etkinliklerini ise deyim yerinde ise sansüre tabi tutuyor ve söz konusu yayınlarla ilgili herhangi bir değerlendirme de Üst Kurul gündemine gelmiyor.

RAPOR HAZIRLANSIN İSTEMİ

Sonuç olarak, 26/11/2013 tarihli parti grup konuşmalarını yayınlayan yayıncı kuruluşların bu yayınlarının ‘Siyasi partiler ve demokratik gruplar ile ilgili tek yönlü veya taraf tutar nitelikte olamaz’ hükmü doğrultusunda incelenmesi ve konunun raporlaştırılarak Üst Kurul gündemine getirilmesi gerekiyor.”