Ak Parti İzmir Milletvekili Sait: “bizde ‘3 S’, Onlarda ‘3 İ’ Var”

AK Parti İzmir Milletvekili Rıfat Sait, AK Parti İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Adayı Binali Yıldırım’ın dillendirdiği sevgi, saygı ve samimiyetten oluşan ‘3 S’ kuralının halk tarafından benimsendiğini, CHP’de ise ideoloji, iftira ve idare etmekten oluşan ‘3 İ’ olduğunu söyledi.Milletvekili Rifat Sait, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı adayları Binali Yıldırım’ın '3 S' olarak tanımladığı sevgi, saygı ve samimiyet ilkelerinin halk tarafından benimsendiğini ve takdir edildiğini söyledi. Sait, “En büyük siyasi gücümüz olan hizmet anlayışımızı sevgi, saygı ve samimiyetle taçlandırıp İzmirli hemşehrilerimize sunmak istiyoruz. Biz böyle düşünürken, CHP’nin 3 İ’si karşımıza çıkıyor; ideoloji, iftira ve idare etmek” dedi.“İFTİRA ATIYORLAR”Seçim stratejilerinin hizmet ilkesine dayandığını ifade eden Sait, “Binali Yıldırım’ın söylediği çok güzel bir söz var, ‘mevzu olan eğer İzmir ise, siyaset teferruattır, hizmet esastır.’ Böyle düşünüyor ve buna inanıyoruz. Peki CHP ne yapıyor, hizmet onların en zayıf halkası olduğundan hizmet dışında argüman arayışlarına giriyorlar. Önce birinci ‘i’, yani yapamadığı için yapana iftira edelim diyorlar. Nedir bu iftiralar? 35 projeyi bitiremeyeceğimizi söylüyorlar, seçimleri kazandığımızda İzmir’in hayat tarzına karışacağımızı empoze ediyorlar, kendilerinin hizmet ve yatırım yapamamalarının merkezi hükümetin İzmir’e destek vermediğinden kaynaklandığını söylüyorlar. Yeni çıkarttıkları bir başka iftira da, ‘AK Parti İzmir’de seçimi kazanırsa belediyede çalışan işçileri işten çıkartacak’ diyorlar. Hayat tarzına müdahale edilmeyecek, kimsenin ekmekleriyle oynanmayacak” diye konuştu.“DURUMU İDARE EDİYORLAR”Halkın efendisi değil hizmetkarı olduklarını vurgulayan Sait, CHP’nin bu kez de ikinci ‘i’ olan ideoloji ile karşılarına çıktığını belirtti. Sait, sözlerini şöyle tamamladı: “Bir diğer ‘i’ ise idare etmek. Hizmet yapmak yerine belirli dönemlerde refüjlere çiçek ekerek, sürekli kaldırım taşı çıkartıp takarak, durumu idare ediyorlar. ‘11 yıldır Allah için İzmir’e ne yaptınız?’ diye sorsanız alacağınız cevap budur. Vizyonsuzluk ve yasakçı zihniyet onların temellerinde var. Yasakçı ve engelleyici sistemleri ile İzmir’e yatırım yapılmasını da engellediler, yatırımcıyı kaçırdılar. Bu olay işsizlik oranını İzmir’de Türkiye ortalamasının üzerine çıkardı.”