Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Bu millet birbirine kenetlendikçe, önüne set kurabilecek tek bir güç dahi yoktur. İstiklal Marşı şairimiz Mehmet Akif'in ifadesiyle 'Girmeden tefrika bir millete, düşman giremez. Toplu vurdukça yürekler, onu top sindiremez.' Mesele her gün aynı kıbleye dönen, aynı mukaddes kitaba, aynı peygambere inanan insanların yüreklerinin de topluca vurmasıdır." dedi.
Erdoğan, partisinin Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi Spor Salonu'nda gerçekleştirilen Karaman 6. Olağan İl Kongresi'nde yaptığı konuşmada, İslam inancında şehitliğin peygamberlikten sonra taşınabilecek en şerefli, en aziz payelerden olduğunu belirtti.
Karaman'ın merkezindeki 630 yıllık Hatuniye Medresesi'nin kitabelerinde Hazreti Peygamber'in asırlara sarih müjdesinin nakşedildiğini anımsatan Erdoğan, "Kıyamet gününde şefaat eden üçtür. Peygamberler, sonra alimler, sonra şehitler.' Peygamber olamayacağımıza göre iki şey kalıyor. Ya alim ya şehadet şerbetini içenlerden olacaksınız. Karaman'da karşımda böyle bir kitleyi görüyorum. İlmiyle amil olmaya namzet ve şehadete namzet bir kitle görüyorum karşımda." diye konuştu.
- "Manevi rehberlerimizi de tazimle anıyoruz"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Mevlana Celaleddin-i Rumi'nin 744'üncü vuslat yıl dönümünün idrak edildiğini anımsatarak, şunları kaydetti:
"Şeb-i Arus'un 744'üncü yıl dönümünde sevgi ve aşk medeniyetinin coşkun pınarı, büyük mütefekkir, büyük mutasavvıf Mevlana Celaleddin-i Rumi hazretlerini bir kez daha rahmetle yad ediyorum. Yüzyıllardır Anadolu topraklarını ilmi, idraki, irfanı, hikmetiyle nakış nakış dokuyan ariflerimizi, alimlerimizi, manevi rehberlerimizi de tazimle anıyor, Allah hepsinden razı olsun diyorum."
Hazreti Mevlana'nın, "Allah'a ulaşacak birçok yol var, ben aşkı seçtim." sözünü hatırlatan Erdoğan, Hazreti Mevlana'nın yaktığı aşk ateşinin yedi buçuk asır geçmesine rağmen halen bu topraklarda ve yüreklerde yanmaya devam ettiğini vurguladı.
Erdoğan, dünya telaşıyla zaman zaman daralan kalplerin Mevlana Hazretlerinin öğretilerinden, tavsiyelerinden sızan hikmet damlalarıyla tekrar feraha kavuştuğunu söyledi.
"Şeb-i Arus'ta Hazreti Mevlana'yı yad ederken aynı zamanda bu ülkeyi bize vatan kılan, bizi biz yapan değerleri ve hasletleri de hatırlıyoruz." diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu:
"Her Şeb-i Arus'ta Hz. Mevlana'nın geride bıraktığı o engin hazinenin yeniden idrakine varıyoruz. Özellikle millet olarak içinden geçtiğimiz bu imtihan günlerinde Hz. Mevlana, Yunus Emre, Hacı Bektaşı Veli, Hacı Bayramı Veli, Karamanlı Alaaddin Halveti, Molla Fenari, Şeyh Edebali gibi manevi kandillerimizin tavsiyelerine daha sıkı sarılmamız gerekiyor. Hazreti Mevlana adeta bugünlere ayna tutarcasına 'Sabır sıkıntıların anahtardır' buyuruyor."
Mevlana'nın hayatının inişli çıkışlı serencamında, zorluklar karşısında pes etmemeyi, umudu daima diri tutmayı tavsiye ettiğine dikkati çeken Erdoğan, karanlığın en koyu anının şafak sökmeden önce olduğunu, her imtihanın ve sınamanın aynı zamanda bir imkan olduğunun farkında olduklarını kaydetti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Allah'ın izniyle iman, sabır, azim ve mücadele oldukça üstesinden gelinmeyecek hiçbir engel olmadığını vurgulayarak, "Bu millet birbirine kenetlendikçe, önüne set kurabilecek tek bir güç dahi yoktur. İstiklal Marşı şairimiz Mehmet Akif'in ifadesiyle 'Girmeden tefrika bir millete, düşman giremez. Toplu vurdukça yürekler, onu top sindiremez.' Mesele her gün aynı kıbleye dönen, aynı mukaddes kitaba, aynı peygambere inanan insanların yüreklerinin de topluca vurmasıdır. İşte karşımda bu topluluk var." ifadelerini kullandı.
Salondakiler arasındaki öğrencilerin "İmam hatip seninle gurur duyuyor" sloganı üzerine Erdoğan, "Gençler, ben de sizinle gurur duyuyorum. Daha çok çalışacağız, çok gayret edeceğiz. Mesele aynı safta buluşan müminlerin arasına tefrikanın girmesine müsaade etmemektir. Fitne girişimlerine pirim vermemektir. Kardeşi kardeşe, komşuyu komşuya düşürmek isteyenlerin oyunlarına asla gelmemektir." değerlendirmesinde bulundu.
(Sürecek)
(AA)