Ak Parti Menemen İlçe Teşkilatı Genişletilmiş Danışma Meclisi Gerçekleştirildi

Ak Parti Menemen ilçe teşkilatının genişletilmiş Kasım ayı danışma meclisi Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Menderes Türel’in katılımıyla gerçekleşti.

Menemen Halk Eğitim Merkezinde yoğun bir katılımla gerçekleştirilen danışma meclisine AK Parti Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Menderes Türel, Ak Parti İzmir Milletvekili Nesrin Ulema, İzmir İl Başkanı Ömer Cihat Akay, Büyükşehir Belediyesi Ak Parti Grup Başkanvekili Kenan Çakar, Menemen İlçe Başkanı Arif Kuran,Foça İlçe Başkanı Kadir Özgirgin, il yöneticileri, ve partililer katıldı.

Divan Başkanlığını İl Başkan Yardımcısı Atilla Kaya’nın yaptığı toplantının açılış konuşmasını Menemen İlçe Başkanı Arif Kuran, yaptı. Teşkilat çalışmaları hakkında bilgiler veren Kuran,“Gelişmişlik kalkınmışlık Menemen’de maalesef yok. Genel Başkan Yardımcımızı Menemen’de gezdirmeyi çok isterdim ama ilçede gezdirebileceğimiz bir yer yok. Üç dönemdir aynı belediye başkanı görev yapmakta. Aciz bir yönetim anlayışı var” dedi.

Daha sonra söz alan AK Parti İzmir Milletvekili Nesrin Ulema, TBMM’de kabul edildikten sonra Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün onayını bekleyen Yeni Büyükşehir Yasası’na değindi. “BDP, MHP ve CHP’nin yasaya bakışı ile Ak Parti’nin amacı arasında fark var” diyen Ulema, şöyle konuştu:“ Bu ülkenin refahı için çıkartmaya çalıştığımız yasalarda partiler refleks gösteriyor. Bir taraftan BDP bu yasa ile ‘hizmetler merkezîleşecek’ dedi. MHP‘ülkeyi bölüyorsunuz üniter yapı bozulacak’ diyor. CHP ise yaprak misali oradan oraya geziyor. Ülkemiz için en doğru en kararlı adımı attık. Yeni yasa ile beraber ülkede var olan yereldeki demokrasi daha da güçlenecek. Yapılmak istenen il sınırları içinde yaşayan herkesin eşit hizmet alması. Çıkardığımız yasalara inanıyorumki belediye başkanları destek verecek”

Konuşmasının devamında; İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin büyük şehir yasasına itirazları olduğuna dikkat çeken Ulema, “Ak Parti belediyecilik anlayışı ile yönetilen belediyelerdeki başkanların yorumu ‘bundan önce 8 saat çalışıyorsak bundan sonra 24 saat çalışacağız’ oldu.Buna yüreği olan başkanlar itiraz etmiyor. İzmir’de CHP’li büyükşehir belediyesinin yaptığı mağdur edebiyatı bu yasada da devam etti” diyerek İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’na yüklendi.

İzmir’de CHP’li belediyelerin Vaat ettikleri projelerin sadece yüzde 20’sini yapabildiğini ve ‘Merkezi yönetimden yeteri kadar destek alamıyoruz’ şeklinde bahaneler ürettiklerini ileri süren Ulema, sözlerini şöyle sürdürdü: “Maliye Bakanlığı’ndan alınan bir veriye göre 2002 yılında genel bütçeden İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne 160 milyon TL aktarılıyordu. 2011 yılında ise bu rakam 992 milyon TL’ye yükselmiş. Genel anlamda yüzde 2’den yüzde 4’e yükselmiş. İzmir Büyükşehir Belediyesi yeterince desteği almakta. Bunun yanında kamu yatırımlarında da Ak Parti iktidarı döneminde 8 katrilyonluk yatırım gerçekleşmiş. Bazılarının gözleri var görmüyorlar. Doğruları bilseler de bunları söyleyemiyorlar. Konak Tüneli çalışmaları aralıksız devam ediyor. Çandarlı Limanı aynı şekilde Sabuncubeli Tüneli ve daha nicelerinin kararlılıkla devam ettiğine İzmirli şahit”

Belediyeciliğin insanın refaha ulaştıran hizmet ve becerisi sanatı olduğunu belirterek, belediyecilik makamının da bir çözüm makamı olduğuna vurgu yapan Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Menderes Türel, “Belediye başkanlığı makamında mazeret üretemezsiniz. Bu makamda bulunan kim olursa olsun şikayet etme hakkına sahip değildir. Belediye başkanı adayken o sorunları çözmek iddiası ile ortaya çıkmış çözümde kendini anahtar olarak ortaya koymuştur. Hangi partiden olursa olsun borç edebiyatı ile mağdur edebiyatı ile halkın karşısına çıkan başkanları uyarmak zorundayız. Muhalefet partili belediyelerde mağdur edebiyatı var. Borç edebiyatı var.’ Ben çözeceğim’ diye geldin. Seçilince ne oldu. Madem gerekçeler ortaya koyacaktın neden aday oldu. Bunlar yerel yöneticilikte sığınılacak liman olamaz” diye konuştu.

Büyükşehir olacak iller arasında geliri en çok artacak dört il de muhalefet belediyelerinin olduğuna dikkat çeken Türel, yasaya karşı çıkarak eleştiren muhalefet partilerin temsilcilerine gönderme yaptı. “Mecliste muhalefetten yemediğimiz hakaret kalmadı. Keşke demokratik olarak muhalefet yapsalardı. Şiddete başvurdular. Kürsüyü işgal ettiler Bu demokratik bir hareket mi. Bu halkın kürsüsü... Kimsenin işgal etmeye hakkı yok” diyerek sözlerini sürdüren Türel, şöyle devam etti: “Yasayı engellemeye çalışan CHP’liler ’Siyaset mühendisliği yapmak için, seçimlerde avantaj yakalamak için yasayı çıkartıyorsunuz’ diyorlar.Biz ayrımcılık yapmıyoruz. Bu yasa ile 13 Büyükşehir daha oluyor. Bugün bu yasaya karşı çıkan CHP veMHP aslında açık ve net bir şekilde ‘bu iller Büyükşehir olmasın’ demiştir. Bu iller bu yasaya karşı çıkan muhalefetten hesabını soracaktır.Ayrıca,hizmetler nasıl üretilecek diye soruyorlar. Bugün bu hizmetleri kim yapıyor. Özel idare… Şimdi tüm ekipmanlar Büyükşehir’e devredilecek. Bunun üzerine ekonomik kaynaklarda aktarılacak. Bugün bu yasa çıkmış olsa İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne 333 milyon gelecek. Demek ki CHP yasaya karşı çıkarak ‘İzmir’e bu rakam gelmesin’ diyor. İl özel İdarenin göndermediği yapamadığı hizmeti Büyükşehir Belediyesi yapacak. Biz bu belde belediyelerini kapatmıyoruz. İlçe belediyesine ve büyükşehir belediyesine hizmeti terfi ettiriyoruz. Hizmetler yine devam edecek. Eleştiriler ve sorular bilgisizlikten kaynaklanıyor. Köylerde hakları olan vatandaşlarımızın haklarının devamlılığını yasanın içine koyduk zaten..Köylerde her belediye gerçekleşen bütçesinin yüzde 10’unu buraya ayırmak zorunda. Vatandaş daha hızlı kaliteli hizmet alacak. Bu yasada vatandaşın yararına ve faydasınadır. Çıkartmak istemeyen engellemek isteyen vatandaşın hayrını istemiyor demektir.”