Ak Parti Mersin İl Başkanı Salt’tan Provokasyon Uyarısı

AK Parti Mersin İl Başkanı Mekin Merter Salt, çözüm sürecinde içeriden ve dışarıdan gelebilecek provokasyonlara karşı çok dikkatli olunması gerektiği uyarısında bulunarak, “Genel başkanımız, hükümetimiz sorunu çözme iradesini ortaya koydular. Bu bir siyasi riskti, bu riski de üstlendiler” dedi.

AK Parti Mersin İl Başkanı Salt, çözüm sürecine ilişkin İHA muhabirine değerlendirmelerde bulundu. Sorunun çözümünden umutlu olduğunu belirten Salt, MHP ve CHP’nin tutumlarını da eleştirdi. Ortada bir sorun olduğunu ve bu sorunu çözme iradesini iki tarafın da ortaya koyması gerektiğini ifade eden Salt, “Genel başkanımız, hükümetimiz bunu anladılar, sorunun adını koydular ve sorunu çözme iradesini ortaya koydular. Bununla ilgili de adımlar attılar. Bu bir siyasi riskti, bu riski de üstlendiler ve bugün çözüm sürecine doğru gidiyor. Ama şuna çok dikkat edilmesi gerekir; provokasyonlar olacaktır içeriden ve dışarıdan. Bu provokasyonlara meydan vermeden bu süreci hızla götürmek, ülkeyi barış sürecine getirmek ve Türkiye’nin ilerleme yolunda attığı adımları hızlandırmak gerekiyor” diye konuştu.

Çözüm süreci ile birlikte doğunun birçok yerinde birdenbire gayrimenkul fiyatlarının prim yapmaya başladığını dile getiren Salt, doğuya gelecek olan barışın, doğunun kalkınmasını hızlandıracağını kaydetti. Doğuya yapılan yatırımların çözümle birlikte daha da hız kazanacağını dile getiren Salt, “Yatırımlar toplumsal refahı, zenginliği artıracak, iş alanları yaratacak. İşi, aşı olan insan da dağa çıkmaz zaten. Bunlar hep zincirleme birbirini takip eden şeyler. Bu kez olacak inşallah, olmasını ümit ediyoruz. Provokasyonlar yapmak isteyenler olacaktır. Bakın başka aşırı sol marjinal bir örgüt bugünlerde atağa kalktı. Çözüm sürecine girdik ama her zaman Türkiye’nin dışarıdan düşmanları olacaktır. Önemli olan Türkiye’yi yöneten kadroların bunun farkına varıp, dışarıdan düşmanların istismar edeceği bir şey bırakmamasıdır” ifadelerini kullandı.

“BAHÇELİ’NİN SÖYLEMİ UNUTULMAYACAK BİR HATADIR”

Muhalefet partilerinin çözüm sürecine ilişkin tutumlarını da eleştiren Salt, özellikle MHP’nin olaya aşırı milliyetçi bir parti gibi baktığını ve marjinal söylemlere kaydığını söyledi. MHP lideri Devlet Bahçeli’nin ‘Vur de vuralım, öl de ölelim’ söylemine verdiği ‘Onun da zamanı gelecek’ cevabının çok yanlış olduğunu söyleyen Salt, şöyle devam etti:

“Benim genel başkanım hapse gönderildiğinde İstanbul Belediyesi’nden ayrılırken 5 bin kişi belediyenin etrafını sardı, ‘Vur de vuralım, öl de ölelim’ dediler. O ne dedi? ‘Hayır, biz vurmayacağız, ölmeyeceğiz. Biz haklarımızı hukuk içerisinde arayacağız’ dedi. Gitti Pınarhisar Cezaevi’nde paşa paşa yattı ve bugün Türkiye’nin başbakanı. İşte devlet adamlığı budur. Cahil insanlar diyebilir ama siz eğer devlet adamı adayıysanız böyle şeylere prim vermezsiniz. Sonuçta Sayın Devlet Bahçeli sıradan bir adam değil, Türkiye’deki iki muhalefet partisinden birisi ve belli bir oy gücünü temsil ediyor. Devlet Bahçeli söylemlerinde çok daha dikkatli olmak zorunda. Sizin siyasetçi olarak nitelendirdiğiniz insanların böyle çok büyük hataları olabiliyor. Bu unutulmayacak bir hatadır, yıllarca söylenecektir.”

Sürece ilişkin MHP içinde de kafası karışıklar olduğuna işaret eden Salt, ana muhalefet partisi CHP’nin ise ‘bekle gör’ politikası izlediğini belirtti. Ana muhalefette bir siyaset yapıcı ve lider karizması olmadığını, sıkıntının oradan kaynaklandığını iddia eden Salt, CHP’de her kafadan bir ses çıktığını kaydetti. Salt, şunları söyledi:

“Halbuki siyasi partinin bir duruşu vardır. İçeride tartışırlar, kendi grup toplantılarında herkes fikrini ortaya koyar, konuşur. Başbakanımız da MKYK’yı topluyor, herkesin fikrini dinliyor. Kapalı grup toplantılarında herkes fikirlerini söylüyor ama sonuçta oradan tek bir fikir çıkıyor, partinin fikri ortaya çıkıyor. Orada da öyle olması lazım. Bence ana muhalefet partisi liderinin ve oradaki konuşmalardan onlara oy veren kitlelerin de kafası karışıyor. ‘Bizim partimizin duruşu nedir, nereye doğru gidiyor?’ diyorlar. Ben çok sağlıklı ve stabil bulmuyorum.”

Süreci Mersin açısından da değerlendiren Salt, hala Mersin’de yaşayan bir kısım Kürtlerle bir kısım Türklerin birbirlerini tanımadıklarına ve öcü gibi baktıklarına dikkat çekti. Türkiye insanlarının bazılarında bir Kürt fobisi, bazılarında da Alevi fobisi olduğunu söyleyen Salt, “Eğer biz üzerimizdeki bu fobileri atarsak, ülkemizde yaşayan bu insanları tanımaya, anlamaya, onların hassasiyetlerini dinlemeye çalışırsak birlikte yaşama kültürünü ortaya koyarız. Türkiye’de sadece Türkler, sadece Sünni Müslümanlar yaşamıyor, bunu bazı insanların anlaması lazım. Mersin’de de belli mahallelerde yaşayıp da denizi görmeyen genç kızlarımız, kadınlarımız var, onların şehrin içine gelmesi lazım. Bence Mersin’de yaşayan bazı insanlarımızın da o mahallelere gidip gezmesi, oradaki yokluğu ve mağduriyeti görmesi lazım. Bu ülkenin sınırları içerisinde yaşayan herkes birinci sınıf vatandaş, herkesin hakları var. Bu hakları öncelememiz lazım. Onun için ben bu ‘kardeşlik projesinin’ Mersin’e de çok büyük fayda sağlayacağını, Mersin’deki kardeşlik iklimini büyüteceğini ve Mersin’e karşı aidiyet duygusunu artıracağını düşünüyorum” dedi.