AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "istenildiği kadar tuzak kurulsun Hakk'ın da bir tuzağı olduğunu, tuzak kuraların bunu görmediğini, kim ne yaparsa yapsın AK Parti'nin milletiyle bu yolda gümbür gümbür geldiğini" belirterek, "Kefenini giyenler bu işi başarır, korkaklarla bu iş olmaz. Yürekli olanlarla bu iş olur. Bunu böyle başaracağız"" dedi. Erdoğan, partisinin Adapazarı Kent Meydanı'nda düzenlenen mitinginde yaptığı konuşmada, milletin iktidarını yıpratmak, Türkiye'de demokrasiyi tahrip etmek için, ülkenin kutlu yürüşünü durdurmak için önce Gezi olaylarıyla karşılarına çıkıldığını, arkasından 17 Aralık darbe girişimiyle çok açık saldırı başlatıldığını, Gezi olaylarında başarılı olunamadığını ancak saldıranların iyot gibi açığa çıktığını, milletin bu kişilere 17 ve 25 Aralık'ta tokat attığını söyledi. Başbakan Erdoğan, şimdi 30 Mart'a gelindiğini dile getirerek, 30 Mart'ın sandıktaki tokatının hiçbir şeye benzemeyeceğini vurguladı. Alandakilerden seçime kadar 10 gün boyunca bu millet ve halk için çok çalışmasını isteyen Erdoğan, Türkiye'nin bölgesel ve küresel bir güç haline gelmesinden rahatsız olanlara 30 Mart'ın bir cevap günü olacağını aktardı. "İstediğin kadar tuzak kur, halkın, Hakk'ın bir tuzağı var. Bunlar bunu görmediler. Artık AK Parti, milletiyle bu yolda gümbür gümbür geliyor. Kim ne yaparsa yapsın" diyen Erdoğan, seçim ortamında 4 eski bakan ile ilgili hemen TBMM'nin toplanmasının ve fezlekelerin görüşülmesinin istenildiğini anlattı. Erdoğan, seçimden sonra da bu konuların görüşülebileceğini dile getirerek, "55 imza toplandı. Şimdi de Meclis Başkanlığı'na partimiz bunu verdi. Dikkat edin, 17 Aralık'tan bugüne 3 ay geçmiş ne CHP ne MHP meclis araştırma önergesi vermedi ama biz verdik. Biz rahatız, bu noktada sıkıntımız yok" diye konuştu. Alanda bulunan bir grup gencin "Kefenli liderin kefenli gençleriyiz biz" pankartı açması üzerine Erdoğan, "Sağolasınız Sakaryalı, ilahiyatçı gençler. Bu kefenle beraber yürüyeceğiz. Zaten kefenini giyenler bu işi başarır, korkaklarla bu iş olmaz. Yürekli olanlarla bu iş olur. Bunu böyle başaracağız. Ne oldu? Dün Meclis toplantı yeter sayısında varlar ama iş oylamaya gelince hepsi kaçıp gitti. Ne oldu? Yine aldınız mı dersinizi, tokadı yediniz mi?" ifadelerini kullandı. Başbakan Erdoğan, 4 eski bakanın da haklarında Araştırma Komisyonu kurularak aklanmak istediğini belirterek, hiçbir sorunun cevapsız kalmamasını, hiçbir şeyin üzerinin örtülmemesini istediklerini söyledi. Erdoğan, iftiralarla montajlarla milli irade hırsızlığı yapılmaması gerektiğini aktardı. - "Hocaefendi misin istihabarat şefi misin?" AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Pensilvanya'nın piyonlarını kullanarak Türkiye'ye, devletimize, milletimize, ulusal güvenliğimize karşı bir saldırı var. Bir Başbakanı, Cumhurbaşkanı'nı, bakanları dinleyemezsiniz. Ama bunlar dinlediler. Dün akşam TRT ortak yayınında bunları açıkladım. Bunlarda ahlak, seviye diye birşey yok. Bunlar insanlıktan nasibini almamış. Soruyorum, bunu, dini noktada otorite olanlar da hep konuştum. Biraz da biliriz. Bir Müslüman bir diğer Müslümanı veya insanı özel mahremine girip dinleyemez, gözetleyemez. Ama bunlar bunu yaptı. Neymiş, hocaefendi... Hocaefendi diyor ki 'Gece yarısı bir alüfteyi bir siyasetçiye kalktılar muhatap edeceklerdi. O alüfteyle bir araya gelmesini engelledim'. Sen bir hocaefendi misin istihabarat şefi misin? Nesin sen? Ve diyor ki 'Elimde daha buna benzer çok şeyler var'. Bunlar bir şantaj şebekesi. Şu hale bak. 10-15 yıl benim de bir saygım yok değil vardı ama ben bu saygılarımı falan kaybettim. Çünkü ben böyle bir insana saygı duyamam. Saygı duyarsam önce kendime saygısızlık yapmış olurum. Tüm insanlara saygısızlık yapmış olurum. Böyle birşey olamaz. Gece beddua seansları yapıyorlar. Allah ıslah etsin. Öğrenci yavrularımızı kaldırıyorlar, 'Başbakan'a beddua' diyorlar. Bu beddular tutmaz, bumerang gibi döner onları vurur. Bize buradaki ablaların, abilerin, dünyadaki Müslümanların, ülkemdeki vatandaşların, Myanmar'daki yavruların, Suriye'de mağdurların, mazlumların, Filistin'deki kardeşlerimizin, Gazze'dekilerin, Mısır'dakilarin, Libya'dakilerin, Tunus'takilerin duaları yeter. Sizin beddualarınız tutmaz. Ama bunlar Mavi Marmara vurulduğu zaman gülenlerdi." Başbakan Erdoğan, Fethullah Gülen'e hitaben, "O 9 şehidimize ağladın mı?" diyerek, bunun tam aksine 9 vatandaşın vurulmasını haklı çıkaracak açıklamalar yapıldığını söyledi. Erdoğan, şunları kaydetti: "Suriye'de mağdurların, mazlumların lehine açıklama duydunuz mu? Yandaş gazeteler dahi hepsi aleyhte Filistin'deki Gazze'deki kardeşlerimizle ilgili hepsi aleyhte. Buraya gönül veren kardeşlerimize sesleniyorum. Samimi, dürüst olan kardeşlerimiz de var. Maalesef oraya inanmışlar. Diyorum ki, başınızı iki elinizin arasına alın ve düşünün. 'Bu adam, acaba Suriye'deki 160 bin masum kardeşimiz şehit edildi, öldürüldü. Bunlar için neden ağlamıyor?', Filistin'deki bunca kardeşlerimiz öldürülüyor, Mısır'da Sisi'nin tanklarıyla toplarıyla öldürülen kardeşlerimiz için, o Esma yavrumuz için neden ağlamıyor?"
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz