Türkiye Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Biz teröristlere kapılarımızı kapattık, teröristleri bu ülkede asla barındırmayacağız. Bunu herkesin bilmesi, kabullenmesi lazım. Biz terörle el ele gezemeyiz, teröristlerle birlikte olamayız. Onun için PKK, PYD, DEAŞ, bunlar bizim yanımıza asla sokulamaz. Bunları, o açtıkları çukurlara ülkemizde nasıl gömdüysek, sınırlarımız dışında da yine aynı şekilde onları o çukurlara gömeriz." dedi.
Erdoğan, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, 2023 hedeflerine doğru ilerlerken sıkıntılar da yaşandığını belirterek, "Ama bunların hiçbiri ülkemizi yeniden eski günlerine geriletecek, Türkiye'yi hedeflerinden uzaklaştıracak hususlar değildir." diye konuştu.
Çıkartılan engeller sebebiyle kaybedilen vaktin kıymetinin farkında olduklarını dile getiren Erdoğan, bunu telafi etmek için de daha çok çalıştıklarını ve daha hızlı adımlar attıklarını bildirdi.
Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ne geçilmesinin Türkiye için tarihi bir fırsat olduğunu vurgulayarak, "İnşallah Meclisimizle, Cumhurbaşkanlığımızla, esnafımızla, üreticimizle, sanayicimizle, tüccarımızla, ihracatçımızla, sivil toplum kuruluşlarımızla el ele vererek Türkiye'yi hedeflerine ulaştıracağız." dedi.
Türkiye'nin neren nereye geldiğini göstermek bakımından sık sık tek parti devri zihniyetini anlatmasından bazılarının rahatsız olduğunu aktaran Erdoğan, şöyle devam etti:
"Halbuki bu devri iyi bilemezsek, gereken dersleri çıkarmazsak ne bugün bulunduğumuz yeri doğru şekilde anlayabiliriz ne de geleceğimize güvenle bakabiliriz. Gazi Mustafa Kemal'in ve dönemin Genelkurmay Başkanı Mareşal Fevzi Çakmak'ın binbir zahmetle kurmaya çalıştıkları savunma sanayimizi tek parti zihniyetinin nasıl baltaladığını anlatmayalım mı? Bu amaçla yurt dışına gönderilip eğitilen teknik personelimizin, geriye döndüklerinde alakasız işlerde çalıştırılıp, bir kısmının da yabancı şirketlerin temsilciliğini yapmaya zorlandığını ifşa etmeyelim mi? Kendi savaş uçaklarımızı üretmek için harekete geçenlerin önünün 'bedava uçak' bahanesiyle nasıl kesildiğini söylemeyelim mi? 'Nasıl olsa hazırı var, benzerini yapmak için niye uğraşalım.' diyen kafanın hala ortalıkta dolaştığını gördüğümüz, bildiğimiz halde bu gerçekleri her fırsatta, milletimizle paylaşmayalım mı?"
Nuri Demirağ'ların önünün nasıl kesildiği bilinmezse şu anda aynı amaçla yola çıkmış müteşebbislere verilen desteğin anlamını millete nasıl izah edebileceklerini soran Erdoğan, "Savunma sanayimizi güçlendirmek değil, tıpkı bir gemi çıpası gibi yavaşlatmak için çalışan kurumları gerçek anlamda üretken hale getirme gayretlerimizin sebebini anlatmayalım mı? Türkiye bu zihniyeti, tek bir zerresi kalmayana kadar ezip yok etmelidir." ifadesini kullandı. - "Kılıçdaroğlu ve avanesinin referansı işte bu tek parti dönemidir"
Erdoğan, Cumhuriyet dönemi düşünce hayatının, sol sosyalist çizgideki isimlerinden biri olan Niyazi Berkes'in, "Milli Şef" dönemini, "Türk düşünüş tarihinde, bu devir kadar utanç verici, bu devir kadar saldırganlığın terbiyesizleştiği bir devir yoktur." cümlesiyle anlattığını aktardı.
"Milli Şef dönemindeki utanç verici olaylara karşı ses çıkarmayanlar, Menderes döneminde kendilerine özgürlük ortamı sunanlara saldırmaktan çekinmemişlerdir." diyen Erdoğan, bu kafanın, merhum Turgut Özal'a, merhum Türkeş'e, merhum Erbakan'a da aynı saldırganlıkla yaklaştığına dikkati çekti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti döneminde de aynı zihniyetin iflah olmaz bir saldırganlık ve edepsizlikle üzerlerine geldiğini anlatarak, "Kılıçdaroğlu ve avanesinin referansı işte bu tek parti dönemidir. Biz Türkiye'yi bunlara rağmen 16 yılda 3,5 kat büyüttük. İnşallah yine bunlara rağmen 2023 hedeflerine ulaştıracağız." dedi.
- "Milletimize güvenimiz var"
Mahalli idareler seçimlerinin, bu büyük yürüyüşlerinde, kendileri için yeni bir moral, yeni bir soluk yenileme vesilesi olacağını söyleyen Erdoğan, "Geçtiğimiz 14 seçimde nasıl milletimize gidip kendimizi, yaptıklarımızı, yapacaklarımızı anlatıp desteklerini aldıysak, bu seçimde de aynısını yapacağız ve milletimizin desteğini alacağız. Onların yalanları, iftiraları, çarpıtmaları varsa bizim de icraatlarımız, projelerimiz, hedeflerimiz, gayretimiz, hepsinden önemlisi Allah'ımız var. Milletimize olan güvenimiz var." diye konuştu.
Türkiye'nin son yıllarda çok tarihi sınamaları üst üste veren ve halen vermeye devam eden bir ülke olduğuna işaret eden Erdoğan, şunları kaydetti:
"Bizim son 5-6 yılda yaşadıklarımızın sadece birine maruz kalan bütün ülkelerin nasıl sendelediklerini, nasıl paniklediklerini görüyoruz. Hamdolsun Türkiye, tüm bu süreçlerden alnının akıyla çıkmayı başarmıştır. Bir süredir gündemimizdeki konular arasında yer alan Suriye meselesinde son dönemde önemli kazanımlar elde ediyoruz. Ülkemizde bulunan 3,5 milyonun üzerinde sığınmacı ve sınırlarımızda yol açtığı ciddi güvenlik tehditleri yanında siyasi ve ekonomik geleceğimiz bakımından da bu meselenin üzerine kararlılıkla gitmek zorunayız."
Türkiye'ye gelen bütün bu mülteciler içerisinde sadece Suriye'den değil Irak'tan da gelenler olduğunu dile getiren Erdoğan, Saddam Hüseyin döneminden itibaren Keldaniler, Ezidiler, Kürtler, Arapların Türkiye'de misafir edildiğini anımsattı.
Erdoğan, o dönemde 500 bine yakın mültecinin Türkiye'de misafir edildiğine dikkati çekerek, şöyle konuştu:
"Şimdi de yine Suriye'den ve Irak'tan Araplar başta olmak üzere Kobani'den 300 bine yakın Kürt kardeşimizi biz ülkemizde misafir ettik, hala misafir ediyoruz. Biz teröristlere kapılarımızı kapattık, teröristleri bu ülkede asla barındırmayacağız. Bunu herkesin bilmesi, kabullenmesi lazım. Biz terörle el ele gezemeyiz, teröristlerle birlikte olamayız. Onun için PKK, PYD, DEAŞ, bunlar bizim yanımıza asla sokulamaz. Bunları, o açtıkları çukurlara ülkemizde nasıl gömdüysek, sınırlarımız dışında da yine aynı şekilde onları o çukurlara gömeriz. Zeytin Dalı Harekatı'nda ne yaptıysak, Fırat Kalkanı Harekatı'nda DEAŞ'ın bölgedeki bütün attığı adımları biz, onların adeta yüzlerine çaldık. PKK, YPG'nin Afrin'deki varlığına çok büyük darbe vurduk."
İdlib'de, Rusya ve İran ile başlattıkları inisiyatifle, her ne kadar bazı aksaklıklar vuku bulsa da bölgede yeni bir insani kriz yaşanmasının önüne geçtiklerini belirten Erdoğan, "İnşallah bu sıkıntıları da çözecek ve İdlib'i, tıpkı destek verdiğimiz diğer bölgeler gibi huzur ve güven beldesi haline getireceğiz." dedi.
- "Barış lafla olmaz icraatla olur"
Afrin'de futbol takımlarının kurulduğunu ve orada gençlerin futbol maçı oynadığını anlatan Erdoğan, "Nereden nereye geldik? Bu bir kararlılığın neticesidir. Orada iki tane futbol sahası yapmışız, bütün oradaki gençler o maçı izliyorlar. Mesele bu değil mi? Barış lafla olmaz, icraatla olur. Sevgi lafla olmaz, icraatla olur. İşte biz bu icraatlarla ortaya bunları koyduk." diye konuştu.
(Sürecek)