AK Parti Yalova Belediye Başkan Adayı Koçal:

AK Parti Yalova Belediye Başkan adayı Yakup Koçal, Belediye Başkanı Vefa Salman'ın belediyeye gelen yemek faturalarıyla ilgili iddiasına ilişkin, "15 Şubattan sonra bu bahse konular yemeklerin belediye tarafından ödenmesi veya organize edilmesi söz konusu değil. Organizasyonu 10 Şubatta yaptık. Peki 15 Şubattan sonra hiç yemek işi yapmadık mı? Yaptık. Onların da parasını parti ödedi. AK Parti seçim bütçesi içinde bu yemeklerin faturasını ödedi" dedi. Koçal, partisinin Yalova İl Başkanı Mustafa Pehlivan, Merkez İlçe Başkanı Umut Güçlü ve Yalova İl Genel Meclisi Başkanı Yaşar Demirel'le Gazipaşa Caddesinde bir restoranda düzenlediği basın toplantısında, Yalova'daki seçimlerle ilgili Yüksek Seçim Kurulundan varsa da Yalova İlçe Seçim Kurulu buradaki hukuk mahkemelerinden kararını bulamadı, mahkeme kararının aslını. 11 tane oy kullanmış zihinsel engelli vasi kararı olan belge şu an YSK'da ve YSK'nın bu 11 tane karara göre seçimin ertelenip ertelenmeyeceğine karar vermesini bekliyoruz. Dikkat ederseniz CHP'nin iki iddiası var bu 11 oyla ilgili. 4 tanesini mahkeme her ne kadar kısıtlı olması gerektiği kararını verdiyse de ve bu kararı 30 Mart tarihinden evvel verdiyse de 4 tanesinin mahkemenin yazısının 30 Mart'tan birkaç gün sonra yazdığını iddia ederek 4'ünün bu hesaba katılmaması gerektiğini iddia ettiler. Bize göre doğru değil, neden doğru değil? Mahkeme kararı verdiği andan itibaren o şahıs kısıtlı olur. Yani şöyle düşünün. O kısıtlı şahıs mahkeme kararı verdikten sonra yazı resmen yazılmamış olsa dahi o an bir suç işlese ehliyeti var mı, yok. Mahkemenin kısıtlı verdiği karar anı geçerlidir. Yazı bir ay sonra da yazılabilir, üç ay sonra da. Artık o suç işleme ehliyetine sahip değildir. Bu CHP'nin iddiasıdır. Bu iddianın karşılığını YSK değerlendirecektir." Yalova Belediye Başkanı Vefa Salman'ın belediyeye gelen faturalarla ilgili iddialarına ilişkin Koçal, şunları kaydetti: "Yemekler dediler. Şu an elimizde belgeler yok ama sadece ben yaptığım toplantıları biliyorum. Ve toplantılarla ilgili iddiayla bir şey söylüyor. Üç türlü yemek olduğunu söylemiştim size. Bir, fakir öğrenciler, ihtiyaç sahibi öğrenciler. Biri fakirler, biri de belediyenin yaptığı istişari toplantılar. Bahsettikleri 900 küsur bin liralık yemek faturasının yaklaşık 420 bin lirası fakir öğrenci ve fakir insanların yemeğinin faturasıdır. Bahsedilen faturanın yarısı diyelim. Ve devam etmektedir. Yani kesilmemiştir ve devam etmektedir. Bu insanları ifşa etmek herhalde vicdanlarına kalan bir şeydir. Geri kalan yarısı dediğim gibi belediyenin yaptığı farklı toplantılarla istişari toplantılar, bilgilendirme toplantıları, protokol yemekleri gibi çeşitlemeleri vardır bunun. Bize esas kamuoyu oluşturarak suçlamaya çalıştıkları şey hani bu pilav üstü kavurma, kavurma değil tavuk gerçi onlar ama... Evet biz bu tip toplantıları her zaman yaptık, bu sefer de yaptık ama iddiayla söylediğim şey bu toplantılardan biz bu sonbahardan seçim sürecine kadar böyle 53 toplantı yapmışız. Ve yaklaşık 15 bin kişi bu toplantılara katılmış. Bu toplantıların en son yapılanı 10 Şubatta yapılmış. 10 Şubat tarihinden geriye dönülerek bu bahsedilen bilgilendirme yani halk meclislerini, mahalleleri, insanları, sivil toplum örgütlerini, bilgilendirme toplantıları, belediyenin çalışma ve hizmetlerini, projelerini paylaştığı toplantılarının en sonuncusu 10 Şubatta yapılmış. Peki konu nedir? Konu şudur, 'mart ayında yani seçim kampanyasında bunları yaptılar." - "Sayın Muharrem İnce ve ortağı bu yemeklerden yemiştir" Seçim kampanyasına 15 Şubatta başladıklarını kaydeden Koçal, sözlerini şöyle sürdürdü: "Seçim yürüyüşüyle kampanyayı başlatıyoruz' dedik. 15 Şubattan sonra bu bahse konular yemeklerin belediye tarafından ödenmesi veya organize edilmesi söz konusu değil. Organizasyonu 10 Şubatta yaptık. Peki 15 Şubattan sonra hiç yemek işi yapmadık mı? Yaptık. Onların da parasını parti ödedi. AK Parti seçim bütçesi içinde bu yemeklerin faturasını ödedi. Ödediği yemek faturalarının bir tanesi 65 bin lira civarında. 10 Şubat tarihinde bahsi konulan belediyenin yaptığı ve içerisinde hiç parti amblemi olmayan, siyasi söylemi olmayan toplantılardır. Bu parti toplantısı değildir dedim. Bu belediyenin hizmetlerini ve projelerini halkla paylaştığı toplantılardır diye altına basarak mikrofonda söyledim. Bunlar da 10 Şubatta bitmiştir. Şimdi bu yürüttükleri algı operasyonu, karalama kampanyası bir iftiradır, en önemli kul hakkıdır. Çok daha önemli bir şey söyleyeyim. Sadece bu değil. Bahsettikleri kampanyalar içinde bahse konu olan protokol yemekleri var. Sayın Muharrem İnce ve ortağı bu yemeklerden yemiştir."