BİZE ULAŞIN
AK Parti'nin kuruluşunun birinci yılı dolayısıyla, bir yıl süresince Meclis'te yapılan çalışmaları anlatmak amacıyla bir basın toplantısı düzenleyen Arınç, gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını cevaplandırdı. ANAP'ın önerisiyle gündeme gelen seçim öncesi ittifak arayışlarını değerlendiren Arınç, bu girişimlerin ANAP'ın baraj altında kalma korkusundan kaynaklandığını ileri sürdü. ANAP'ın seçim şokuyla hareket ettiğini ifade eden Arınç, "ANAP seçimle karşı karşıya kalmasaydı ve baraj altında kalma tehlikesini yaşamasaydı ittifak sözcüğünü ağzına almayacaktı. İttifak arayışlarını var olma, yok olma kaygısı olarak görmek mümkündür. 3-4 partiyi yanyana getirip, AK Parti'ye karşı güç birliği yapmaktan başka birşey değil. Bunlar beyhude çabalardır. 4 Kasım sabahı Türkiye'ye AK Parti iktidarı gelecek. AK Parti kadroları tek başına iktidar olacaktır" diye konuştu. DYP'nin de ittifak arayışlarına destek vermesinin nedenini de değerlendiren Arınç, "DYP Genel Başkanı Tansu Çiller'in en büyük arzusu ne şekilde olursa olsun, bir hükümette yer almak ve başbakan olmaktır. Bunu her fırsatta dile getiriyor. Başbakanlık onun, bunun lütfu değildir. Başbakanlığa kimin geleceğini halk belirler. Vaatler ve sözlerle belirli kesimlere mesaj vererek, başbakanlık elde edilmez. Başbakanlığı sandıktan beklemek gerekir. DYP'nin bu tutumu güven sorunu yaşadıklarının göstergesidir. Bu güven sorunu da DYP'ye kamuoyunun verdiği desteği azaltmaktadır. Bütün bu çabalar beyhudedir ve kamuoyunda da ibretle izlenmektedir" diye konuştu.
Seçim öncesi yeni hükümet arayışlarını da değerlendiren Arınç, AK Parti'nin tek başına iktidarına karşı sandıktan korkan partilerin seçimi erteletmeye çalışabileceklerini ileri sürdü. Arınç, "Seçimi erteletmeye çalışırlarsa tüm Anadolu'ya dolaşır, halkı ayağa kaldırırız. Amaçlarını ifşa eder ve sorumlulardan da bunun hesabını sorarız" dedi.
'OKUYAN'IN İSTİFASI PLANLI'
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Yaşar Okuyan'ın istifasını 'dikkat çekici' sözleriyle yorumlayan Arınç, Okuyan'ın partide en üst noktada tutulması ancak hükümetteki görevine son verilmesini 'muazaa' olarak niteleyerek, planlı bir istifa olduğu yorumunu yaptı. AK Parti'nin İş Güvencesi Yasa Tasarısı'nın yasalaşması yönünde önyeyici tavır sergilemeyeceklerini belirten Arınç, tasarı üzerindeki tartışmalara son verilmesi için işçi ve işveren temsilcilerinin biraraya gelerek yeniden görüşmesi gerektiğini bildirdi. İşçi sendikalarını temsilen yürütülen çalışmalara, işveren temsilcilerinin de, 'karşı' çalışmalar yaptığını ifade eden Arınç, bu talep ve itirazların daha önce sağlıklı bir ortamda tartışılabileceğini belirterek, "Tasarı şuan Meclis gündemindedir ve elbette bu haliyle çıkması sağlanacaktır. Ancak Tasarı üzerinde önergelerle düzenleme yapılabilir" dedi.
'DERVİŞ GÜNDEMİMİZDE YOK'
Ekonomiden Sorumlu Devlet Bakanı Kemal Derviş'in, AK Parti içinde yer alması konusunda yapılan haberleri değerlendiren Arınç, "Sayın Derviş ne AK Parti'nin, ne Anadolu'nun ne de halkın gündeminde yer almıyor. Bu gibi haberler yok olmaya, tükenmeye giden bazı partilere medya desteği sağlamaya yöneliktir. Derviş'in AKP ile hiçbir birlikteliği söz konusu değildir. AK Parti kadrolarında Derviş kadar ekonomiyi bilen pek çok değerli kişiler vardır. Bu ülkeyi çok daha iyi yönetecek değerli kimseleri AK Parti kadrolarında barındırıyor" şeklinde konuştu. Derviş'e AK Parti'nin kapılarını kapatmadıklarını da ifade ederek, "AK Parti herkese kucağını açmıştır. Millet için siyaset yapan, bizim presiplerimizi kabul eden herkese kapılarımız açık. Bu sözleri yalnız Derviş için saymayın" dedi.
Arınç, bazı ilçelerin il olması konusunda yapılan çalışmaları da eleştirerek, "Sadece enişte olmaktan kaynaklı çabalara destek verilmesi de ibret vericidir. Şebinkarahisar kadar Türkiye'de il olmayı hakeden 100 tane ilçe var" diye konuştu.
AK Parti'ye sürpriz katılımlar olacağını belirten Arınç, bu isimleri henüz açıklamayacağını söyledi. Arınç, "Biz izlemeye devam edin" demekle yetindi.
Arınç, AK Parti'nin bir yıllık Meclis çalışmalarını anlattı. AK Parti Grubuna mensup milletvekilleri tarafından 21. Dönem 4. Yasama Yılının başlangıcı olan 1 Ekim 2001 tarihinden bugüne kadar 1 gensoru, 3 genel görüşme, 24 kanun teklifi, 2 soruşturma önergesi, 36 Meclis araştırma önergesi ile 218 sözlü soru ve bin 486 yazılı sorunun Meclis Başkanlığına sunulduğunu bildirdi. Arınç, RTÜK Yasa Tasarısı konusunda Anayasa Mahkemesi'ne iptal başvurusu yapıldığını, erken seçim kararı alınması konusunda öncülük yaptıklarını ve AB uyum yasalarının çıkarılması için önemli bir destek sağlandığını da belirtti.
İHA
