YURTHABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

AK Partili Bal: Jandarma lağvedilmeli, asker siyasetten uzak tutulmalı

AK Parti Kütahya Milletvekili İdris Bal, hazırladığı 'Darbeler Nasıl önlenir' raporunu Meclis'te basın toplantısı düzenleyerek...

AK Parti Kütahya Milletvekili İdris Bal, hazırladığı 'Darbeler Nasıl önlenir' raporunu Meclis'te basın toplantısı düzenleyerek açıkladı. Askerin iç işlerinden, iç güvenlikten, siyasetten tamamen uzak tutulması; iç güvenlikte çift başlılığa sebebiyet veren jandarmanın lağvedilmesi gerektiğini ifade eden Bal, hedef model olarak da Amerika ve Batı Avrupa ülkelerinin alınması gerektiğini kaydetti.

AK Parti Kütahya Milletvekili İdris Bal, darbenin milli bir sorun olduğunu belirtti. "Önemli olan Kenan Evren'in ceza alıp alması değil, halkın vicdanında darbelerin mahkum edilmesidir." diyen Bal, darbe süreçlerinde Türkiye'de seçilmiş iktidarlara itaat edilmediğini, yıpratıldıklarını ve iş göremez hale getirildiklerine dikkat çekti. İdris Bal, şöyle konuştu: "Demokrasiyi, milletin kültürünü, inancını, tarihini, davranış kalıplarını içine sindirememiş ve milletin değerleri ile mücadeleyi dava haline getirmiş bu zihniyet, toplumun her kesiminde iş dünyasında, medyada, üniversitede, poliste, yargıda ve tüm devlet kurumlarında bulunmakta, fakat ordunun yapısı, hukuksal anlamda kayırılmışlığı, ilah gücü olmasından dolayı bu kurum daha fazla istismar edilmiş ve edilmektedir."

Milletvekili Bal, sıkıntının sadece bir kurum problemi olmanın ötesinde bir zihniyet meselesi olduğunu hatırlatarak, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bu millet militarist, vesayetçi zihniyetin etkisinden kurtulamamıştır. Unutulmaması gerekir ki, Türkiye'de itaatsizlik kültürü sadece belirli bir kurum veya kişilerle ilgili değildir. İtaatsizlik kültürü olan bir zihniyet bulunmaktadır. Resmin tamamına bakıldığında, esas sorunun bir zihniyet sorunu olduğu görülecektir. Demokrasiyi, milletin kültürünü, inancını, tarihini, davranış kalıplarını içine sindirememiş ve milletin değerleri ile mücadeleyi dava haline getirmiş bu zihniyet, toplumun her kesiminde iş dünyasında, medyada, üniversitede, poliste, yargıda ve tüm devlet kurumlarında bulunmakta, fakat ordunun yapısı, hukuksal anlamda kayırılmışlığı, ilah gücü olmasından dolayı bu kurum daha fazla istismar edilmiş ve edilmektedir."

Türkiye'de seçilmiş iktidarlara itaat edilmediğini, yıpratılıp iş göremez hale getirildiğini belirten Bal, "Sandıkta kazansalar, iktidar olsalar dahi muktedir olmalarına, devlet mekanizmasına tam olarak hakim olup yönetmelerine müsaade edilmemiştir. Müsaade edilmemenin ötesinde, komplolar kurularak, siyasi cinayetler işletilerek, ekonomik krizler çıkartılarak, kaos ortamları oluşturularak TBMM, iktidarlar ve siyasetçiler gözden düşürülmüştür. Öncelikle askeri okullarda öğrencilerin yetiştirilme tarzı ve verilen dersler sonucunda, halkına tepeden bakan, kendi kurum mensupları dışındaki insanlara güvenmeyen, paranoyak bir bakışa sahip bireyler yetişmektedir. Sivil siyasete güvenmeyen, halkını cahil, yönlendirilmesi gereken insanlar olarak gören, kendileri dışında herkesi düşman olarak algılayan bu zihniyet, sorunun temel kaynaklarından birisidir. Birçok tecrübeden sonra, artık kontrolsüz gücün güç olmadığını, şeffaflığın, denetimin bulunmadığı bir ortamda bazı kişilerin illegal örgütlerle bile işbirliği içerisine girebileceğini, kendi paşasını öldürebileceğini, kendi ülkesi aleyhine komplolar kurabileceğini görmekteyiz." açıklamasında bulundu.

"MODEL, AMERİKA VE BATI AVRUPA ÜLKELERİ"

Birkaç çiçekle bahar gelmeyeceği gibi, hassas birkaç aydın, asker, gazeteci ve siyasetçinin çabaları ile de demokrasiye müdahaleler önlenemeyeceğinin altını çizen Bal, "Öyleyse hedef model, ABD'dir, Batı Avrupa modelleridir. Bu modellere göre devlette reform yapılmalı, kurumlar, ilişkiler gözden geçirilmeli, meclisin, yasamanın, yürütmenin, ordunun, istihbaratın, polisin, medyanın… Rolü, yetkisi, sorumluluğu neyse, benzeri bir yapı bizde de oluşturulmalıdır. Hukuk devleti ise halkın meşru temsilcilerinin demokrasi, insan hakları, eşitlik, adalet gibi evrensel değerleri dikkate alarak hazırladığı hukuk kurallarının uygulanması anlamına gelir. Bu çerçevede bizim tam hukuk devleti olduğumuz söylenemez. Darbe dönemlerinin artığı olan hukuksal düzenlemeler biran önce demokratik düzenlemelerle yürürlükten kaldırılmalı, gerekli yasal çalışmalar yapılmalıdır." diye konuştu.

"JANDARMA LAĞVEDİLMELİ"

Askerin iç işlerinden, iç güvenlikten, siyasetten tamamen uzak tutulması; iç güvenlikte çift başlılığa sebebiyet veren jandarma lağv edilmesi gerektiğini aktaran Bal, konuşmasına şöyle devam etti: "Geçmişte yapılan darbeler yargıya taşınmalıdır. Darbeciler ölmüş de olsa, verilecek cezalar sembolik de olsa mutlaka geçmişin hesabı sorulmalıdır. Kimse, yaptığının yanına kar kalacağını düşünememelidir. TSK personelini yetiştiren eğitim kurumlarında verilen dersler gözden geçirilmeli, insan hakları, demokrasi vurgusu yeterince yapılmalı, meşruiyet kaynağının halk olduğu, halkı da seçilmişlerin temsil ettiği gerçeği her şeyden önce öğretilmelidir. Demokrasi ve insan hakları vurgusu ilkokuldan itibaren başlamalıdır. Okullarda, sinemada, medyada, askerde ve tiyatroda demokrasi, insan hakları ve hukuk devleti vurgusu yapılmaya dozu artırılarak devam edilmeli ve insanlar özgürlüklerinden kolay kolay vazgeçmeyecek, bağımsız, kişilikli, onurlu bireyler haline getirilmelidir."

"TSK MİLLİ SAVUNMA BAKANLIĞINA BAĞLANMALI"

Milli Savunma Bakanlığı'nın yapısı ve işleyişinin daha güçlü hale getirilmesi gerektiğini aktaran Bal, TSK'nın Başbakanlık yerine Milli Savunma Bakanlığı'na bağlı olarak çalışmasının sağlanması gerektiğini kaydetti. Darbeci zihniyetin Türk Silahlı Kuvvetleri'nden tasfiyesi sağlanırken, bunun orduya zarar verecek, onu yıpratacak ve ordu mensuplarının çalışma şevkini kıracak şekilde yapılmamasına da azami özen göstermek gerektiğinin altını çizen Bal, "Bir ülkeyi dibe vurduracak vizyonun 'Biz kaç kişiyiz?' vizyonu olduğu, bir ülkeyi yükseltecek vizyonun ise bir kişiyi bile dışarıda bırakmayacak şekilde 'Biz bir aileyiz' vizyonu olduğu bilinciyle, halkımızın tüm kesimleri barışık hale getirilmeli, diyalog teşvik edilmeli, halk-devlet kucaklaşması tam sağlanmalı, devletin kurumları arasında bir vücudun organları gibi ahenk olmalıdır. Bu yapılabildiğinde, enerjimiz boşa harcanmayacak, darbecilere ve bölücülere fırsat verilmeyecek, gelişmeye kanalize edilecek, ülkemiz de dünyada daha saygın bir konuma gelecektir." şeklinde konuştu. Bal, raporunu Cumhurbaşkanı, Başbakan ve ilgili makamlara verdiğini sözlerine ekledi.

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

En Çok Aranan Haberler