AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ, TV100 canlı yayınında açıklamalar yaptı.
Cumhur İttifakı ezici bir çoğunlukla TBMM'de çoğunluk elde etti. Rakibimiz partilerin bir çoğu milletvekili kaybetti. Bizim de milletvekilinde düşüş oldu ama Cumhur İttifakı açısından çoğunluğu aldığımız bir süreç oldu. Karşımızda 7-8 partiye karşı yapmış olduğumuz mücadeele 5 puan farkıyla ilk turu bitirdik. 50+1 sebebiyle seçimler ikinci tura kalmış oldu. 2 hafta boyunca ilk turdaki gibi çalıştık. Maç baştan başlıyor dedik. İkinci turun özelliği, ilk turda yalan yanlış anketler yayınlayan firmalar burada sessizliğe büründü. Bir takım şeyleri muhalefet görünür kılmamıştı. Bunlar açığa çıktı. Kendilerinin 5-6 puan önde olduğunu ortaya koydukları hususların böyle olmadığı ortaya çıktı.
Cumhur İttifakı'nın aldığı oy oranı bir önceki seçime göre 3 puan düşüşte görünüyor. İl il nasıl bir durum ortaya çıktı yönünde bir analize tabi tutmak gerekli. Anketlerden ziyade saha yoklamaları, ayrıntılı araştırma dediğimiz çalışmalar yapacağız. İttifak içinde bir takım geçişlerin olduğunu görebiliyoruz. Bunların sebeplerini il il çıkartacağız. Esas uğraşımız 28 Mayıs'ta Erdoğan'ı cumhurbaşkanı seçtirmemiz.
Sinan Bey, cumhurbaşkanımızla yaptığı görüşmede, açıklamalarında ilkesel noktada olduğunu çok net bir şekilde ortaya koydu. Türk Devletleri Teşkilatı, Karabağ, Doğu Akdeniz, Mavi Vatan konularında ortaya koymuş olduğumuz politikanın bu kararın verilmesinde esas nokta oluşturması itibariyle kıymetlidir. Bir tarafta ilkeler üzerinden yürütülen bir ittifak, ne yazık ki 'ne vereyim abime' dönüşen bir durum var. Bu ülke bunu hak etmiyor.
(Kılıçdaroğlu'nun vatandaşlara gönderdiği SMS) Muhalefetin vaatlerinin rasyonel bir tarafının olmadığı belli. SMS ile atılan bir takım vaatler. Millet bunlarla dalga geçmeye başladı. Siyasetin seviyesini bu kadar düşürmeye kimsenin hakkı yok. Pazar günü biz kazandığımızda kimse kaybetmeyecek. Türkiye siyaseti Kılıçdaroğlu'ndan kurtulmuş olacak.
(Kılıçdaroğlu'nun kredi kartı vaadi) Kılıçdaroğlu 2. turda vaatlerinin bir çoğunu unuttu. Direkt milliyetçi bir söylem içine girdi. Buradan bir netice alacağını düşünmeye başladı. Vaatleriyle uğraşacak vaktimiz yok. Ben Kılıçdaroğlu'nun 2 senedir, yalan, afaki sözlerini takip etmekten yoruldum. Yaptığım paylaşımda Kılıçdaroğlu'nun vaadi üzerine böyle bir ironi yapmak istedim. Cumhurbaşkanı adayının bu kadar insanın bilgilerine ulaşıp bunu kullanıyor olması asıl mesele. Vatandaşlarımızın Kılıçdaroğlu hakkında suç duyurusunda bulunduğunu biliyoruz. Biz KVKK diye kanun çıkarttık. Özgürler konusunda şeyler söylüyorlar ama insanların kişisel bilgilerine nasıl ulaştılar? Aynısı İzmir'de yaşandı. Tunç Soyer kendi sesini kaydedip insanlara seslendi. Gördüğüm herkes buna tepkiliydi. Siyasi parti, aday gerideyse böyle işler yapar.
Birçok yerde 'terör bitecek' diye pankart asmışlar ama FETÖ, PKK terörü bitecek diyemiyorlar. Bunlar 14 Mayıs'ta bunun siyasal bedelini ödediler, 28 Mayıs'ta da ödeyecekler. Tarihte onların peşini bırakmayacak.
(Kılıçdaroğlu'nun videoları) Bunların sandıkta etkisi olmayacak. Siyaset tutarlılık gerektirir. Bu işlerin tamamı dostlar alışverişte görsün şeklinde...
Depremin yaralarının sarılmasına devam edilecek. Hastane ve konutların yapımı devam ediyor. Önümüzdeki dönemde enerjide dışa bağımlılığımızı bitireceğimiz bir dönem olacak.
Zafer Partisi 7 ay önce 8 milyon mülteci diyor, bugün 13 milyon diyor. Aklına ne geliyorsa söylediği bir durum var. Göç İdaresi Başkanlığı hepsinin sayılarını açıkladı. Diğer siyasi partiler sadece söz söylüyor. Biz nasıl bir politika izleyeceğimizi söylüyoruz. Güvenli bölgede yaptığımız briket evlerle sürecin yürütüleceğini söylüyoruz.