AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Salih Kapusuz, Soma'da meydana gelen maden kazasında, ihmal varsa en ağır cezayla cezalandırılması gerektiğini savunarak, "Bundan sonra böyle acıların yaşanmaması için bu yaptırımlar uygulanmalıdır.Bu tahkikatlar bittikten sonra bu acı hadisenin tüm detayları ortaya çıkacaktır. Maden Şirketinin ihmali varsa gözünün yaşına bakılmayacaktır" dedi.
Kapusuz, sosyal paylaşım sitesi Twitter hesabından, Soma'da meydana gelen maden kazası sonrası yaşanan gelişmeleri değerlendirdi. Kapusuz, "İşçilerimizin ve ailelerinin acısını, feryadını yüreğinde hisseden birisi olarak, en sonda söyleyeceğimi en başta söylemek istiyorum. Bu kazada kimin ihmali varsa en ağır cezayla cezalandırılmalıdır. Bundan sonra böyle acıların yaşanmaması için bu yaptırımlar uygulanmalıdır" dedi.
Kazayla ilgili adli ve idari soruşturmaların başlatıldığını anımsatan Kapusuz şöyle devam etti:
"Bu tahkikatlar bittikten sonra bu acı hadisenin tüm detayları ortaya çıkacaktır. Maden Şirketinin ihmali varsa gözünün yaşına bakılmayacaktır. Mecliste konunun araştırılması için önerge veriyoruz. Kaza her açıdan incelenecek ve bu inceleme şeffaf olacak. Bütün bu adli, idari ve Meclis incelemesi sonucunda halkımızın kafasında hiçbir soru işareti kalmayacağına inanıyorum. Bu işin sorumlularının kim olduğunun önemi yok. İster şirket yetkilisi, ister kamu görevlisi ucu kime giderse gitsin hukuk önünde hesap verir. Mevzuatta eksiklik varsa giderilir. Gerekirse yasal değişiklikler yapılır ve işçi güvenliğiyle ilgili standartlar en üst düzeye çıkarılır."
Vefat eden işçilerin ailelerinin bu devlete ve millete emanet olduğunu vurgulayan AK Parti Genel Başkan Yardımcısı, "Bu ailelere gereken tüm yardımlar ve imkanlar sağlanacaktır. Elbette onların acısını hiçbir şey dindirmeyecek fakat devletin şefkatli eli onlara uzanacaktır" diye konuştu.
Salih Kapusuz, kaza sonrası yaşanan olaylara vurgu yaparak şöyle devam etti:
"Acılı ailelerin tepkilerine her zaman saygımız var ama bu ölümleri siyasi araç olarak kullanan provokatörlere de fırsat vermemeliyiz. Bu provokatörler bu tip olaylara üzülmüyor seviniyor zira bunlar bu hadiseleri kaos için bir bahane olarak görüyor. Kandan ve ölümden beslenen bu zihniyet her acı hadiseden nemalanmaya çalışıyor. Böyle büyük bir acıyı sokak olayları için bahane olarak kullanmak fevkalade yanlış ve kabul edilemez bir durumdur. "Madende Binlerce kişi öldü'gibi yalanları yayarak halkı galeyana getirmek isteyen 1 medya da vardı."
CHP'nin bu süreçte ise çelişkili bir tutum takındığı eleştirisini getiren Kapusuz, "Genel Başkanları "siyaset yapmayacağız' dedi. Ama Gürsel Tekin "Hükümet istifa' diye söze başladı. Yani CHP'nin "Bu acı üzerinden siyaset yapmayacağız' söylemi sadece sözde kaldı uygulamaya yansımadı. Genel Başkan, ayrı parti sözcüleri ayrı konuştu" şeklinde konuştu.
Salih Kapusuz, bu süreçte sendikaların aldığı eylem kararlarını eleştirerek şöyle devam etti:
"Bu sol sendikaların işçi haklarıyla uzaktan yakından alakası olmadığı bu olaylardaki tutumlarıyla bir kez daha ortaya çıktı. Neticede 299 işçimizin yaşamını yitirdiği ortak acımızda bile ayrışma ve düşmanlık tohumları ekmeye çalışanlar oldu. Ama ülke genelinde milletimiz, bu yaslı günlerde Soma'daki kardeşlerinin acısını paylaştı. Yaslı günde muhalefet vekilleri bile siyasi söylemden kaçınırken bu Hürriyet Yazarı bırakın siyasi söylemi,siyasi nefret söyleminde bulunmuş bilinçaltlarında, AK Parti'ye ve ona oy veren millete karşı öyle bir kin besliyorlar ki 299 madencinin öldüğü 1 kazada bile bu kini kusuyorlar. İşçilerin, siyasi tercihlerinden dolayı ölmeyi hakkettiklerini düşünen bu zihniyet, faşist kafanın ürünüdür. Bunlar kendilerinden farklı düşünenlerin var olmasına tahammül göstermez. Bu kafa 1940'ların Nasyonal Sosyalist kafasıdır. Kendilerini memleketin sahibi ve 1.sınıf vatandaş,diğerlerini parya olarak gören zihniyettir Bu zihniyet bitti sanıyorduk ama 21.Yüzyılda seçkinci azınlık bir zümre tarafından tekrar hortladı."
(ANKA)