Akçakoca, Tarihi Camileriyle Ramazana Hazır

Akçakoca ilçesi, Türk otağı (çadır) görünümündeki Merkez Camisi, "çandı" (ağaç gövdeleri üst üste yığılarak çivisiz, birbirine geçirilmiş yapı) yöntemiyle inşa edilen Orhan Gazi Camisi ve 2. Mahmut tarafından yaptırılan Cuma Camisi ile ramazan ayında inananları büyüleyecek.

Sıra dışı mimariyle inşa edilen Merkez Camisi ile ilçenin dört bir yanındaki asırlık tarihi camiler, ramazan ayında Müslümanlar'ın ibadet edebileceği en güzel mekanlar arasında yer alıyor.

Akçakoca kent merkezinde Merkez Camisi, tek kubbe sistemiyle yapılan camilerin aksine çağdaş mimarisiyle göze çarpıyor. Temeli 1989 yılında atılan ve 2004'te hizmete açılan cami, bölgedeki deprem tehlikesine karşı 160 adet beton kazığın üzerinde inşa edilmiş.

Kubbe yüksekliği 31 metre, minare yüksekliği ise 58 metre olan caminin iç mekanı vitray camlarla süslenirken, kubbe kaplamalarında 32 ton bakır levha kullanılmış. Çifte minareli caminin avizeleri ise 1300'er kilo ağırlığında.

Mimar Ergün Subaşı tarafından sentez çalışması olarak adlandırılan cami projesinin Türkiye ve dünyada başka bir örneği bulunmadığı belirtiliyor. Caminin kubbesinde klasik tek çatı sistemi yerine, Türk ve modern mimari sentezleri uygulanmış. Cami Selçuklular'da kullanılan sekizgen köşelerin üstüne oturtulmuş yapısı ile Türk otağı görünümüne sahip bulunuyor.

Ayrıca cami bünyesindeki ibadet alanlarının dışında sosyal ihtiyaçlara cevap verebilecek mekanlar da yer alıyor. Caminin alt bölümünde alışveriş merkezi ve çeşitli mağazalar yer alıyor.

-688 yıllık Orhan Gazi Camisi-

Çayağzı köyündeki tarihi Osmanlı Mezarlığı'nda bulunan ve 1323 yılında Orhan Gazi tarafından "çandı" yöntemiyle yaptırılan cami, iki yıl önce restorasyon çalışmalarıyla orijinal haline getirildi.

Restorasyonu Vakıflar Genel Müdürlüğü ve Akçakoca Kaymakamlığı'nca yaptırılan cami, 8 metre eninde ve 12 metre yüksekliğe sahip. Orhan Gazi Camisi, bölgeye gelen yerli turistlerin ibadet ettiği en güzel tarihi camiler arasında.

-2. Mahmud'un yaptırdığı cami-

Osmanlı Padişahı 2. Mahmud tarafından 1834 yılında Akçakoca'nın Hemşin köyüne yaptırılan Cuma Camisi de birbirine geçme ağaçlarla inşa edilmiş mimarisiyle görenleri hayran bırakıyor.

İki katlı olan caminin alt kısmı yığma taşlardan oluşurken, giriş bölümündeki tarihi yazıtlar ise halen korunuyor.

Yapıldığı dönemde 9 köyün ortak kullandığı bildirilen caminin restorasyonunda tarihi dokunun bozulmamasına özen gösterilmiş.

-Gültepe'deki Evliya Camisi-

Akçakoca'nın Gültepe köyü Cumayanı mevkisinde bulunan Ahmed Dede Türbesi'ndeki Evliya Camisi de bölgenin önemli ibadet mekanları arasında bulunuyor.

Asıl adı "Ebu Seceaddin Ahmed" olan Ahmed Dede'nin, geçmişte yörenin dini önderleri arasında yer aldığı belirtiliyor. Türbenin bitişiğinde, "çandı" yöntemiyle inşa edilen cami tarihi motifleriyle göze çarpıyor. Tamamen ahşap ve çivisiz inşa edilen cami, geçmişte ufak çaplı yangınlarla zarar görse de halen varlığını sürdürüyor.

Çevresindeki köylerden gelen yüzlerce kişinin cuma namazlarında ibadet ettiği caminin bakımı Evliya Camisi Yaptırma ve Yaşattırma Derneği tarafından özenle yapılıyor.

Akçakoca Müftüsü Hasan Erdoğan, AA muhabirine Akçakoca'nın Osmanlı Devleti'nden kalma tarihi camilere tanıklık ettiğini belirterek, tarihi camilerin ibadete hazır olduğunu söyledi.