Akciğerlerin sağlıklı bir şekilde çalışması, vücut için hayati önem taşır. Ancak bazı dış etkenler ve içsel faktörler, akciğerleri etkileyebilir ve solunum problemlerine yol açabilir. Sigara dumanı, hava kirliliği, enfeksiyonlar ve diğer bazı durumlar, akciğer sağlığını olumsuz etkileyebilir.Unutmayalım ki, sağlıklı akciğerler, genel vücut sağlığımız için de büyük bir öneme sahiptir.
Akciğerler, vücudun göğüs boşluğunda yer alır. Göğüs kafesi, kaburga kemikleri ve omurgalar tarafından korunan bir boşluktur ve içerisinde kalp ve akciğerler gibi önemli organlar bulunur. Akciğerler, sağ ve sol tarafta olmak üzere çift olarak bulunur. Sağ akciğer üç lobdan oluşurken, sol akciğer iki lobdan oluşur. Akciğerler, göğüs boşluğunun üst kısmından başlayarak, diyafram adı verilen kas tabakasının altına kadar uzanır.
Ön yüzde, göğüs kafesinin ön kısmını kaplayarak sternum (göğüs kemiği) arkasında bulunurlar. Yanlarda, kaburgaların arasına yerleşmişlerdir. Arka tarafta ise omurganın hemen önünde ve omuzlara yakın bir konumda bulunurlar. Akciğerler, solunum sisteminin ana organlarıdır ve solunum fonksiyonları, hava yoluyla alınan oksijenin kana geçişi ve karbondioksitin dışarı atılması yoluyla gerçekleşir.
Akciğerler dışarıdan aldığımız havayı temizler, ısınmasını ve nemlendirmesini sağlar, ardından oksijenle kanı zenginleştirerek tüm vücuda dağıtır. Aynı zamanda karbondioksiti de kan yoluyla akciğerlere geri göndererek vücuttan atılımını sağlar. Akciğer vücudun neresinde olduğu, vücudun solunum ve dolaşım sistemi için kritik bir rol oynamasına yardımcı olur ve sağlıklı çalışmaları için düzgün bir göğüs mekaniği sağlar.
“Akciğer ne işe yarar?” sorusu sıkça sorulan bi sorudur. Akciğerlerin temel görevi, solunum sürecini gerçekleştirmek ve vücudun ihtiyacı olan oksijeni almak, karbondioksiti ise vücuttan dışarı atmak olarak özetlenebilir. Solunum süreci, vücut hücrelerinin oksijeni kullanarak enerji ürettiği ve bu süreçte ortaya çıkan karbondioksiti dışarı atarak atık maddeleri uzaklaştırdığı yaşamsal bir fonksiyondur. Akciğerler, solunum sisteminin ana organlarıdır ve bu işlevleri yerine getirirler:
Solunum sistemi, kalp ve dolaşım sistemi ile birlikte çalışarak vücudun hücrelerine oksijen ve besin maddelerinin taşınmasını sağlar, aynı zamanda hücrelerin atık maddelerinin dışarı atılmasını gerçekleştirir. Akciğerlerin bu hayati görevleri, vücut fonksiyonlarının devamlılığı ve sağlıklı bir yaşam için elzemdir. Sağlıklı akciğerler, vücut sağlığını korumak açısından büyük öneme sahiptir.
Akciğer hastalıkları, farklı türlerde ve şiddette belirtiler gösterebilir. Bazı yaygın akciğer hastalıkları belirtileri şunlardır:
Astım: Hava yollarının daralması ve iltihaplanması sonucu nefes darlığı, öksürük, hırıltılı solunum ve göğüs sıkışması gibi belirtiler görülebilir. Astım semptomları tetikleyicilere (alerjenler, egzersiz, soğuk hava, enfeksiyonlar gibi) maruz kalma sonucu kötüleşebilir.
Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığı (KOAH): Sigara içme, hava kirliliği veya diğer akciğer irritanlarına uzun süre maruz kalma sonucu gelişen KOAH, nefes darlığı, kronik öksürük, balgam üretimi ve hırıltılı solunum gibi belirtilerle kendini gösterebilir.
Akciğer Enfeksiyonları: Pnömoni (akciğer enfeksiyonu), bronşit ve bronşiektazi gibi akciğer enfeksiyonları ateş, öksürük, balgam üretimi, hırıltılı solunum ve nefes darlığı gibi belirtilerle ortaya çıkabilir.
Akciğer Kanseri: Göğüs ağrısı, kan tükürme, uzun süreli öksürük, nefes darlığı ve kilo kaybı gibi belirtiler, akciğer kanserinin erken evrelerinden itibaren görülebilir.
Akciğer Fibrozu: Akciğer dokusunun zamanla sertleşmesi ve skar dokusu oluşması sonucu nefes darlığı, öksürük ve yorgunluk gibi belirtiler ortaya çıkabilir.
Pulmoner Emboli: Akciğer arterlerine pıhtıların gelmesi sonucu göğüs ağrısı, nefes darlığı, hızlı veya düzensiz kalp atışı ve öksürük gibi belirtiler görülebilir.
Sarkoidoz: Vücutta granülom denilen küçük iltihaplı nodüllerin oluşması sonucu nefes darlığı, öksürük, göğüs ağrısı ve yorgunluk gibi belirtiler görülebilir.
Bu belirtiler, her zaman spesifik bir hastalığa işaret etmeyebilir ve farklı hastalıklar farklı semptomlarla kendini gösterebilir. Eğer akciğer hastalığına ait belirtilerden şüpheleniyorsanız, bir sağlık uzmanına danışarak detaylı bir değerlendirme ve teşhis süreci için yönlendirme almanız önemlidir. Erken tanı ve tedavi, akciğer hastalıklarının yönetimi ve ilerlemesinin önlenmesi açısından büyük önem taşır.
Akciğerler, vücudumuzda hem sağ hem de sol tarafta bulunan çift organlardır. Yani, vücutta sağ tarafta bir akciğer ve sol tarafta bir akciğer olmak üzere toplamda iki adet akciğer bulunur. Sağ akciğer, göğüs kafesinin sağ tarafında yer alır ve üç lobdan oluşur. Sol akciğer ise göğüs kafesinin sol tarafında bulunur ve iki lobdan oluşur. Bu yapı, her iki tarafta da simetrik olarak yerleşmiştir.
Akciğerler, vücutta göğüs boşluğunda bulunurlar ve göğüs kafesinin içinde yer alırlar. Göğüs kafesi, kaburga kemikleri ve omurgalar tarafından korunan bir boşluktur ve içerisinde akciğerler ile kalp gibi önemli organlar yer alır. Akciğerler göğüs kafesindeki pozisyonlarına göre ön tarafta değil, arkada bulunurlar. Yani, vücudun ön yüzüne baktığınızda akciğerler gözle görülmez, çünkü kaburgaların arkasında ve omurgaya yakın bir konumdadırlar. Kaburgalar, akciğerleri koruyan bir yapı oluşturur ve bu nedenle akciğerler önden gelebilecek darbelere karşı korunur. Solunum esnasında akciğerler, göğüs boşluğunun içinde genişleyip büzülerek hareket ederler ve bu sayede solunum işlevini gerçekleştirirler.