Akdeniz İçin Birlik Parlamenter Asamblesi Başladı

Akdeniz İçin Birlik Parlamenter Asamblesi (AİBPA) Ekonomik ve Mali Konular, Sosyal İşler ve Eğitim Komitesi Toplantısı, Bolu Milletvekili Ali Ercoşkun başkanlığında Abant’ta gerçekleştiriliyor. Toplantı, 16 ülkeden 26 milletvekilli ve çok sayıda katılımcı ile gerçekleştiriliyor.

Toplantı, AİBPA Türk Grubu Başkanı ve Şanlıurfa Milletvekili Doç. Dr. Zeynep Karahan Uslu’nun hoş geldiniz açılış konuşmasıyla başladı. Komite Başkanı ve Bolu Milletvekili Ali Ercoşkun’un açılış konuşmasının ardından ‘Akdeniz’de İş ve Yatırım Olanaklarının Geliştirilmesi ‘ konusunda görüş alışverişinde bulunuldu.

Ercoşkun, ekonomik ve sosyal ilişkiler ile eğitim, kalkınmanın doğrudan insan odaklı ve en önemli yapıtaşları arasında geldiğini, bu alanlarda kaydedilecek gelişmelerin doğu-batı, kuzey-güney ayrımı olmaksızın toplumların her daim daha da ileriye gitmesi ve bölge de topyekun refah düzeyinin daha da artırılması bakımından önem taşıdığını söyledi. 2008-2009 yılında meydana gelen küresel ekonomik krizin Avrupa-Akdeniz alanında çok sayıda ülke açısından ekonomik, siyasi, sosyal olmak üzere çok çeşitli ve farklı yoğunlukta sınamalarla devam ettiğini kaydeden Ercoşkun, bu genel tablo içinde Ortadoğu ve Kuzey Afrika Bölgesinin geri dönülemez bir süreçten geçtiğini ifade etti.

“Değişim ve demokratik dönüşüm, gelinen aşama itibariyle kaçınılmaz bir hal almıştır. Bu süreçlerin ortak özelliği, doğal bir biçimde, her ülkenin kendi içindeki dinamiklerin birer sonucu olarak ortaya çıkmalarıdır." diyen Ali Ercoşkun, "Bununla birlikte, yeni yönetimler zorlu sınamalarla karşı karşıyadır. Halkların meşru taleplerinin karşılanamaması mevcut hükümetlerin geleceği ve genel olarak bölge istikrarı açısından risk oluşturacaktır. Liberal demokrasiye ve serbest piyasa ekonomisine geçiş köklü siyasi ve ekonomik reformların yapılmasını gerektirmektedir” şeklinde konuştu.

Yaşanan değişim ile ilgili başlıklar halinde bazı hususlara değinen Ali Ercoşkun şu ifadeleri kaydetti: “Sürdürülebilir güvenlik ve istikrar, yalnızca halkların meşru taleplerinin karşılanmasıyla sağlanabilecektir. Bu nedenle, bölgedeki ortaklarımızı, zamanı geldiğinde, kapsayıcı reformları ilan etme ve uygulama konularında teşvik ediyoruz. Halka karşı şiddet kabul edilemez. Ülkelerin egemenlikleri, bağımsızlıkları, toprak bütünlükleri ve siyasi birlikleri korunmalı, bu olgulara saygı gösterilmelidir. Dönüşüm, halkların kendisi tarafından yönetilmeli ve sahiplenilmelidir. Bahsekonu süreçlerin, bölgede mezhebe, etnisiteye ve ideolojiye dayalı ihtilafları körükleyecek radikaller tarafından gasp edilmesine izin verilmemelidir”

Ortadoğu’daki kronik sorunların en temelinde Filistin meselesinin bulunduğunu belirten Ercoşkun İsrail’in uzlaşmaz, çatışmacı tutumu, Filistinlilere karşı uyguladığı insanlık dışı uygulamaların Ortadoğu’da gerilimi her geçen gün tırmandırdığını söyledi. Ercoşkun, “Dünya kamuoyunun sessiz kaldığı, tepkisiz kaldığı Filistin meselesine, Türkiye olarak en güçlü şekilde destek vermeye, Filistinli kardeşlerimizle her alanda dayanışma içinde olmaya devam edeceğiz. Akdeniz’de, uluslararası sularda yardım gemisine saldıran ve 9 Türkü şehit eden İsrail’e karşı ilkeli ve kararlı duruşumuzdan asla taviz vermeyeceğiz.” diye konuştu.

Geçen yıl başlayan ve Arap Baharı olarak adlandırılan değişim hareketlerini yakından takip ettiklerini belirten Ercoşkun konuşmasını şöyle sürdürdü: “Tunus’ta, Libya’da, Mısır’da, halkın taleplerinin yankı bulması, halk devrimlerinin gerçekleşmesi karşısında, Türkiye olarak elimizdeki her imkanı seferber ettik. Bugün bir kez daha, Mısır’daki, Libya’daki, Tunus’taki kardeşlerimizi, gerçekleştirdikleri devrimlerden dolayı yürekten kutluyorum. Değişim süreçlerinin en sağlıklı şekilde yürütülmesi, Anayasaya dayalı parlamenter sistemlerin sorunsuz işleyişinin sağlanması için, Türkiye olarak, kardeş Kuzey Afrika ülkelerine destek vermeye devam edeceğiz. Yanı başımızdaki, en uzun sınırı paylaştığımız, akrabalarımızın, kardeşlerimizin yaşadığı Suriye’de geçtiğimiz yıl başlayan olaylar, maalesef arkasında 30 bini aşkın ölü, 250 bini aşkın yerinden edilmiş halk bıraktı. Suriye’nin kanlı diktatörü, meşruiyetini yitirmiş Beşar Esed rejimi, dünyanın gözü önünde, dünyanın ilgisizliği ve tepkisizliğinden güç alarak, hız kesmeden kıyımlarına devam ediyor. Suriye’de yaşanan katliamlardan dolayı evini terk eden yaklaşık 100 bini aşkın Suriyeli kardeşimize kucağımızı açtık, topraklarımızı açtık, kamplarımızı açtık ve onları şu anda Türkiye’nin emniyeti altında misafir ediyoruz. Ne yazık ki, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi, dünyanın gözü önünde cereyan eden bu soykırım, bu katliam karşısında, sessiz ve tepkisiz kalmayı, bir kez daha küresel vicdanı yaralamayı tercih etmiştir.”

Yapılan çalışmaları değerlendiren Ali Ercoşkun’un ardından ‘Akdeniz’de İş ve Yatırım Olanaklarının Geliştirilmesi' konusunda görüş alışverişi amacıyla toplantıya başlandı.