Akdoğan: “din Ve Vicdan Özgürlüğünün Serbestçe Yaşanmalı”

Eğitimci Kamu Çalışanları Sendikası (EKSEN) Malatya Temsilcisi Kenan Akdoğan, “Hükümetin artık başörtüsünü sorun olmaktan çıkaracak adımı bir an önce atmasını bekliyoruz. Din ve vicdan özgürlüğünün serbestçe yaşandığı bir çalışma ortamı istiyoruz” dedi.Malatya Gazeteciler Cemiyeti’nde basın açıklaması yapan EKSEN İl Temsilcisi Akdoğan, “Eksen sendikası olarak bugünlerde Balıkesir’in Ayvalık İlçesinde başörtülü bir öğretmen arkadaşımızın kıyafeti üzerinden fırtına koparmaya çalışan zihniyeti kınıyoruz. Yaşanan gelişmede hangi sendikadan olursa olsun öğretmen arkadaşımızın yanında olduğumuzun bilinmesini istiyoruz. Her türlü bölücü, yıpratıcı yapılarla yan yana gelebilen zihniyetin, insanların inanç özgürlüğünü sağlamayı savunmak yerine renk ve şekil üzerinden cumhuriyet düşmanlığı vurgusu yapması bunu sendika gibi hak temelli oluşum üzerinden gerçekleştirmesi gereksiz bir çabadır. Hükümetin ya da hükümete yakınlığıyla bilinen sendikanın amacı nedir bilinmez ama Türkiye’de hem dininin hükümlerini yerine getirmek hem de devletinin yüceltilmesi için gönülden çalışmak isteyen inançlı insanların ya din ya devlet şeklinde ikilemde bırakılmaya çalışılmasının karşısındayız. Üyelerimize serbest kıyafet eylemi kararımızın süresiz olduğunu; benzer durumlarda kalmaları halinde herhangi bir tedirginlik yaşamamaları gerektiğini; sendikal faaliyetlere katılımlarından dolayı kendilerine ceza verilemeyeceğini hatırlatıyoruz” diye konuştu.Akdoğan, açıklamalarını şöyle sürdürdü:“Hükümetin artık başörtüsünü sorun olmaktan çıkaracak adımı bir an önce atmasını bekliyoruz. Din ve vicdan özgürlüğünün serbestçe yaşandığı bir çalışma ortamı istiyoruz. Yaklaşık 2 buçuk milyon memurun çalışma saatlerinde bir düzenleme yapılmasının, özellikle cuma namazı gibi farz bir ibadetin yerine getirilmesi açısından önem arz ettiğini belirtiyoruz. Cuma günleri öğle tatili saatlerinin, o ildeki cuma namazı saatine göre uyarlanması gerektiğinin altını çiziyoruz. Ülkemizin doğusu ile batısı arasında ciddi yerel saat farkı olmasından dolayı, bu düzenlemenin Valilikler tarafından yapılması, doğabilecek sorunların önüne geçecektir. Şunu da belirtmek isteriz ki din ve vicdan özgürlüğü kişilerin sahip olması gereken insani bir haktır. Bu hakkı karşılamak, devletimizin başlıca görevidir. Dolayısıyla taleplerimizin, yöneticiler tarafından lütuf olarak değil, Anayasada belirtilen din ve vicdan özgürlüğü’ kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini düşünüyoruz. Başta üyelerimiz olmak üzere, kamu çalışanlarının ekseriyetinin inanç ve manevi içerikli bu haklı taleplerinin karşılanması için hukuki çerçevede gerekli mücadeleyi vereceğimizin altını çiziyoruz.”