Bazı sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, Akil İnsanlar Doğu Anadolu Bölgesi Heyeti'nin Malatya'da başladığı çalışmalarına ilişkin izlenimlerini Anadolu Ajansı'yla (AA) paylaştı.
Cem Vakfı Malatya Şube Başkanı Eşref Doğan, heyetin Malatya'dan çalışmalarına başlamasının kendilerini onurlandırdığını ifade etti. Heyet üyelerinin değişik ideolojilerden, etnik gruplardan geldiğini belirten Doğan, "Herkes dolu dolu. İdeolojilerini orada konuşturmadılar" dedi.
Malatya'da düzenlenen bütün toplantılara katıldığını, Elazığ'da da birkaç programı izleme şansı yakaladığını aktaran Doğan, şöyle konuştu:
"Şunu gördüm ki gerçekten bu insanlar akil insanlar ve birleştikleri nokta 'Türkiye'de akan kanın durması. Yoksa senin manevi itikadın, siyasi inancın, vicdanın seni ilgilendirir, senin etnik yapın sana has, kutsal bir şey ancak bir noktaya müştereken parmak basmamız gerek. Türkiye'nin daha huzurlu bir noktaya gitmesi için, barış içerisinde, çağdaş, herkesin anayasası olan bir anayasanın da yapılabilmesi için illa ki ateşkesin sağlanmasının ötesinde kalıcı bir barışın sağlanması, akan kanın durması gerekir.' İşte bu 9 kişinin benim tespit ettiğim buluştukları ortak nokta buydu."
Akil İnsanlar Heyeti üyelerinin AK Parti ya da Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından seçildiği ve partiye meyilli oldukları şeklinde imaj oluştuğunu, eleştiriler bulunduğunu hatırlatan Doğan, "Bu imajın ben Malatya'da çürüdüğünü görüyorum ve doğru imaj şuydu, bunlar Türkiye'nin mozaiğinden seçilme önder ve lider kişiler" değerlendirmesinde bulundu.
Malatya'da çeşitli inanç gruplarından insanlar bulunduğunu anımsatan Doğan, heyetin sokaktaki havayı değiştirdiğini belirtti. Heyet üyelerinin, akil insanların "siyasi bir misyon üstlenmediği, Türkiye'nin geleceği için onurlu Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin onurlu vatandaşıyım diyen akıllı her insanın alması gereken bir görev olduğu" imajını halka hissettirdiklerini ve halkta da bu yönde görüşler hakim olmaya başladığını vurgulayan Doğan, "Ben taşların yerine oturduğu inancını taşıyorum" dedi.
-"Dünyada bu boyutta sorun yaşayan başka bir ülke kalmadı"-
Bilim Yolu Eğitim, Kültür ve Sosyal Araştırmalar Merkezi (BİLSAM) Başkanı Prof. Dr. İbrahim Gezer de çözüm sürecinin Türkiye için hayırlı olmasını diledi.
Fırat Kalkınma Ajansı Kalkınma Kurulu Başkanlığı'nı da yürüten Gezer, bölgeyi gezdiklerinde yaşanan sorunları bire bir görme fırsatı yakaladıklarını vurgulayarak, "Sorunları yerinde gören biri olarak bu süreci desteklediğimizi, anlamlı bulduğumuzu belirtmek istiyorum" diye konuştu.
Akil insanların çözüm sürecinin kolaylaştırıcı bir unsuru olduğunu ifade eden Gezer, heyet üyelerinin 130'u aşkın sivil toplum kuruluşu temsilcisi, kanaat önderi ve basın mensuplarıyla yaptığı toplantıda, Malatya'da büyük ölçüde sürecin desteklendiğinin görüldüğünü vurguladı.
Gezer, heyetin çalışmalarıyla bütün kesimlerin bir arada görüşlerini aktarabildiklerini ve böylece birbirini dinleme, konuşma imkanı bulabildiklerini, barışa kimsenin karşı çıkmasının mümkün olmadığını belirtti. Bu süreçte kimden gelirse gelsin kaygıların da giderilmesi gerektiğine vurgu yapan Gezer, "Şehit aileleri mesela önemli bir kesim Türkiye'de. En ağır bedeli onlar ödediler. Bu ailelerin tek tek belki ziyaret edilmesi gerekiyor. Ayrıca ailelere çocuklarının vatanın bütünlüğü için şehit olduğu ve ülkenin barışla sonuçlanan bir sürece onlar sayesinde geldiği konusunun anlatılması gerekiyor" ifadelerini kullandı.
Heyetin Türkiye'deki toplumsal kesimler dikkate alınarak oluşturulduğunu gözlemlediklerini ifade eden Gezer, "Mesela İzzettin Doğan'ın Malatya'da akil insanlar arasında olmasını ben çok anlamlı buldum. Hatta konuşmalarıyla buradaki Alevi cemaatinin daha olumlu bir tavır koymasında etkili olduğunu düşünüyorum" diye konuştu.
Dünyada hiçbir ülkede böyle bir sorunun kalmadığını aktaran Gezer, şunları kaydetti:
"Eğer biz bu sorunu çözemezsek şu anlama gelecek, hala eşit olamamışız demek ki. Bir anayasa yapamıyorsak, anaların yüreğine kor düşüren bu soruna bir çözüm getiremiyorsak toplum olarak hala sorunu çözme kabiliyeti kazanamamışız demektir. Dünyada bu boyutta sorun yaşanan başka bir ülke kalmadı. Dünyanın hemen hemen her ülkesinde farklı etnisitede, farklı dilde, dinde, mezhepte insanlar bir arada yaşıyorken biz niye yaşayamıyoruz- Kaldı ki bizim tarihimiz bu hususta çok daha ciddi bir birikime sahip."
-"Sürecin desteklenmesi gerekiyor"-
Malatya Aktif İşadamları Derneği (MAKİAD) Genel Sekreteri Muhammet Cice ise Türkiye'nin ve iş adamları olarak kendilerinin terörün neden olduğu can kayıplarını ve ekonomik anlamda ciddi zararlarını yaşadıklarını dile getirdi.
Çözüm sürecinin bir an önce tamamlanması adına kendilerine düşen her türlü görevi yerine getireceklerini vurgulayan Cice, siyasi iktidarın samimi olarak başlattığı bu sürecin desteklenmesi gerektiğini belirtti.
Güneydoğu Anadolu ve Doğu Anadolu Bölgesi'ndeki iş adamlarının kendi topraklarında terör sorunu nedeniyle yatırım yapmak istemediğini aktaran Cice, şöyle konuştu:
"İnanıyoruz ki, terörün bitmesiyle Doğu ve Güneydoğu'da ciddi manada yatırımlar gerçekleşecek. Biz kendi bölgemizdeki iş adamlarını her zaman kendi topraklarında yatırım yapmaları konusunda teşvik ediyoruz. Bu sürecin tamamına erdirilmesiyle de ciddi manada ekonomik olarak kalkınacağımızı düşünüyoruz. Bugün sayın Başbakanımızın da ifade ettiği 2023'te 500 milyar dolar ihracat hedefi varsa bu hedef ancak terörün bitmesiyle gerçekleştirilebilir."
Akil İnsanlar Heyeti'yle birbirinden tamamen farklı insanların bir arada, ortak bir şeyler yapmayı hedeflediğini gösterdiklerini açıklayan Cice, heyetin üyelerinin samimiyetini gördüklerini söyledi.
-"İnsan bizim için değerlidir"-
Meşale Derneği üyesi Mehmet Kayan da akil insanlarla atılan adımı olumlu karşıladıklarını belirterek, bu sürecin hayırlı olması temennisinde bulundu. Malatya'nın Türklerin ve Kürtlerin tamamen iç içe girdiği, bütünleştiği bir kent olduğunu vurgulayan Kayan, toplantının ilk olarak burada yapılmasının anlamlı olduğunu kaydetti.
Hindistan'ın kurucusu Mahatma Gandhi'nin "Dünyadaki bütün topraklar bir damla insan kanından daha değerli değildir" sözünü aktaran Kayan, "Biz vatanımızı, milletimizi mutlaka koruyacağız, müdafaa edeceğiz ama insan kanı da boş yere akmamalı. İnsan bizim için değerlidir. Eşref-i mahluktur. Olaya böyle yaklaşıyorsak mutlaka bu problemin çözülmesi gerekir" dedi.
Akil insanların Malatya'da tüm farklı kesimlerle temas kurmaya çalıştığını vurgulayan Kayan, heyet içinde her renkten insanın olmasının da Malatya için ayrı bir güzellik oluşturduğunu belirtti. "Biz kanın akmasının mutlaka önüne geçilmesi gerektiğine inanıyoruz" diyen Kayan, heyetin ziyaretinin hayırlı olacağına inandığını dile getirdi.
Kayan, aynı akil insanların, yeni anayasa yapılması sürecinde de devrede olması gerektiğini sözlerine ekledi.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz