AKP- CEMAAT SÖZDE KAVGASI

Can Ataklı, AKP’nin üst düzey yönetiminden bazı isimlerin cemaate destek veren iş adamlarıyla görüştüğünü ve o işadamlarına “cemaate maddi destek vermeyin” uyarılarında bulunduğunu yazdı.

İşte Can Ataklı’nın köşesinden o çarpıcı bölüm:

“Pazartesi günkü “Durum şudur: AKP - cemaat kavgası patlamıştır” başlıklı yazım tahminimin de ötesinde bir ilgi gördü.

Aralarında siyasetçilerin de bulunduğu pek çok okur “Bunu zaten görüyorduk, siz nihayet açıkça yazdınız” dedi.

Elbette “İkisi birbirinin tamamlayıcısı, kavga yok ama çıkarları gereği kavga görüntüsü vermek isteyebilirler” diyenler de vardı.

Bugün sizlere aldığım önemli bir bilgiyi aktarmak istiyorum. Bu olay bile başlı başına AKP - cemaat kavgasının artık ne boyuta geldiğini gösteriyor...

Aldığım bilgilere göre; AKP’nin üst yönetiminden bazı isimler bir süredir bazı iş adamlarıyla toplantılar yapıyormuş.

Bu iş adamlarının ortak özelliği cemaate yakın olmaları, cemaatin çeşitli alanlardaki faaliyetlerine maddi destek sağlamaları.

Bu toplantılarda iş adamlarına “Artık yeter, hiç sormadan sorgulamadan cemaate sürekli maddi kaynak yaratıyorsunuz. Bunlara bir son vermenizi istiyoruz” deniyormuş.

Son toplantılardan birinde, AKP’li bir yetkili, sanayici olan iş adamlarından birisine, üyesi olduğu derneğin kullandığı binanın sahibi olup olmadığını sormuş. Ve cevabını beklemeden “Biliyorum senin, bina için kira alıyor musun?” diyerek ikinci soruyu sormuş.

İş adamının cevap vermekte zorlanması üzerine “kıvranma, onu da biliyorum, kira almıyorsun, bu ayın başından itibaren kira almaya başlayacaksın” demiş.”

***

Cemaatin AKP’yi kullandığı düşünülüyor ama durum tam ters bence.

AKP cemaati kullandı ve amaçlarına ulaştı.

Şimdi AKP’nin ana hedefi cemaati bitirmektir.

Bu hedef doğrultusunda da 2002 den bu yana yaptığı nokta atışlara yenilerini ekliyor.

Cemaat ve Türkiye cumhuriyetine inan kesimleri (Atatürkçüler, Kemalistler, solcular, aleviler vs.)düşman etmek.

Dershaneleri bitirerek nur talebelerini bitirmek ya da dershanelerin yerine getirilecek okullar ile kayıt altına almak.

Cemaati, iş adamlarını üzerinden sermayeden ayırmak

Cemaatin dış destek ve etki alanlarını ortadan kaldırmak

PPK ve diğer Kürtler ile cemaatin arasını açmak

Devletin birimleri/kesimleri (ordu, mit, emniyet, yargı, maliye, iç işleri, dış işleri vs.) ile cemaatin arasını açmak ve o birimlerdeki cemaat mensuplarını etkisizleştirmek en azından fişlemek ve yetersiz hale getirmek kısaca oyun kurduğunu zanneden aslında oyuna getiriliyor da denebilir.

Bence iki yapının çatışmasını konu alan yazı ve haberlere gereğinden fazla (abartılıyor) yer veriliyor.

Can Ataklı gibi arkadaşların sayısı hiç de az değil.

Bunun çok tehlikeli bir yaklaşım olduğunu düşünmekteyim.

Bu çatışmaların ve farklılıkların yerine ortak paydaları ve bu yapılar kimi ortak düşman olarak görüyorlar bunun üzerinde durulmalıdır.

Şu ana kadar herkes AKP’nin belirlediği gündemi konuştu.

Ve gündemi halen AKP belirliyor.

Biz kavga ediyoruz diyor.

Bu kavgayı dört gözle bekleyenler balıklama atlıyor.

Oh yaşasın sonunda kavga ediyorlar diye.

Bunların senaryo olduğunu anlamak daha ne kadar sürecek.

Yoksa kendimizi kandırmak hoşumuza mı gidiyor.

Ya da zaten yapacak başka ne kaldı mı diyoruz

''Türkiye sevdası'' ve ''ulus sevgisi'' konusundaki hassasiyetleri malum olan AKP ve Cemaat'in kavgasından fazla bir şey beklememek gerek.

Bunlar, uzun erimli projede ortak hareket etmekten vazgeçmeyecek kadar akıllıdırlar.

Bakmayın aralarındaki sözüm ola kavgalara.

Bizlere düşen; Laik demokratik Cumhuriyetimiz, en baskıcı en antidemokratik, en karanlık zamanları yaşarken, buna sebep olanları ve onlara destek olan küresel patronu görüp, ona göre Müdafai Hukuk ruhuyla hareket etmek.

Yoksa canım ülkemiz BOP senaryosuna göre dilim dilim bölündükten sonra, ümmetçi-ayrılıkçı kadroya nasıl da engel olamadık diye hayıflanmanın faydası olmayacak!

Bu hazin duyguyu yaşamamak için de, ılımlı islamcı-ileri demokrat! AKP çatışmasından fazla medet ummadan, verilmesi gereke demokratik mücadeleyi verelim yeter!