HABER

AKP heyeti Türkiye'ye döndü

İSTANBUL (İHA) - İsrail'in daveti üzerine bölgeye giderek hem Filistinli hem de İsrailli yetkililerle görüşmelerde bulunan Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti) Milletvekilleri Ömer Çelik, Mevlüt Çavuşoğlu ve Egemen Bağış, bu akşam Türkiye'ye döndüler.

Türk Hava Yolları'na (THY) ait bir uçakla saat 21.00'da Tel Aviv'den İstanbul'a gelen milletvekilleri, Atatürk Havalimanı VIP Salonu'nda İsrail temaslarına ilişkin bir basın toplantısı düzenlediler. Milletvekilleri adına konuşan AK Parti Adana Milletvekili Ömer Çelik, İsrail makamlarının AK Parti'ye yaptığı davet üzerine bölgeye gittiklerini belirterek, İsrail Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Silvan Şalom başta olmak üzere İsrail Başbakanı'nın Dış İlişkiler Danışmanı, İsrail Milli Güvenlik Konseyi Danışmanı, İsrail Askeri İstihbarat Başkanı ve Filistin tarafında da Filistin Müzakere Bakanı ile görüştüklerini söyledi.

İsrail'in çekilme planı, bölgede ortaya çıkan uygulamalar ve barış sürecine ilişkin kaygılarını İsrailli yetkililere ilettiklerini ifade eden Çelik, "Muhataplarımızın, barış süreci, bölge barışı gibi konulardaki değerlendirmelerini dinledik. Bu çerçevede ortaya çıkan tabloda bizim yaklaşımımızın bölgedeki barış sürecinin desteklenmesine dönük olduğunu, bölgede hangi adım atılırsa atılsın bunun Filistin tarafı ile diyalog ve işbirliği içerisinde gerçekleştirilmesi gerektiğini, aksi halde bugün güvenliği artıran bir takım uygulamaların ve kısa vadeli çözümlerin orta ve uzun vadede bölge barışını daha olumsuz yerlere çekebileceğini ifade ettik" dedi.

Türkiye'deki bütün kurumların bölge barışına yönelik katkı yapmaya hazır olduğunu İsrailli yetkililere anlattıklarını söyleyen Çelik, şunları kaydetti:

"Netice itibariyle bizim tepkilerimizin, eleştirilerimizin ve kaygılarımızın iki dost ülke olan İsrail ve Türkiye arasındaki ilişkilerin bir gereği olduğunu, bunları söylememizden daha doğal bir şey olamayacağını, bundan sonra yanlış gördüğümüz hususları söylemeye devam edeceğimizi, bunları söylememizin dostluğun gereği olduğunu ifade ettik. Ayrıca her iki taraftan da ortaya çıkan kimi aşırı şiddet uygulamaları, ya da sivillere dönük intihar saldırısı gibi uygulamaların barış sürecini olumsuz etkilediğini belirttik. Zaten son meydana gelen intihar saldırısı bizim Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı ile görüşmeye girdiğimiz anda gerçekleşti. Bundan dolayı üzüntülerimizi belirttik. Filistin tarafına da meşru hakları, meşru bir davayı savunmakla terör arasına kırmızı bir çizgi çekilmesi gerektiğini ve meşru bir davanın ancak bu çerçevede savunulabileceğini söyledik. Bütün taraflar Türkiye'den ileriye dönük katkı yapabilecek her türlü açılıma hazır olduklarını, Türkiye'nin zaten herhangi bir ülke olmadığını, bölgeye dönük katkısının çok büyük olacağını söylediler. Biz Avrupa Birliği (AB) süreci yaşayan Türkiye'nin batı ülkeleri gözünde her zaman ağırlığı olan bir ülke olduğunu, ayrıca İslam Konferansı Örgütü'nün genel sekreterinin Türkiye'de olması sebebiyle de bunun ayrıca Türkiye'nin İslam dünyasındaki etkinliğinin ve gücünü arttırdığını, dolayısıyla elimizdeki bu imkanları, bu potansiyeli bölge barışına yönelik olarak kullanmak konusunda hazır olduğumuzu, Türkiye'nin bu tip bir hazırlığa son derece istekli olduğunu, partimizin bunu desteklediğini ifade ettik."

Sadece asayiş tedbirleriyle ve askeri önlemlerle güvenliğin sağlanamayacağını, bunun çok daha büyük bir güvenlik felsefesine yatırılması gerektiğini ifade eden Çelik, "Bunun da temelinde bir politik açılım olması gerektiğini söyledik. Eğer bu politik açılım olmazsa, kısa vadede güvenliği sağlayan bir takım unsurlar ileride büyük bir güvenlik boşluğu ortaya çıkmasına sebep olabilir ve bu bölgedeki güvenlik ne tek başına İsrail'in ne de tek başına Filistin'in güvenliğidir. Bölgenin yapısı gereği, herkes güvende olmadan hiç kimsenin güvende olmayacağı, dolayısıyla güvenliğe ve barışa dönük adımların çok daha büyük ve geniş bir çerçevede atılması gerektiğini ifade ettik" diye konuştu.

Daha sonra gazetecilerin sorularını yanıtlayan Çelik, Başbakan Erdoğan'dan bir mesaj götürüp götürmediklerinin sorulması üzerine, "Sayın Başbakan'ın bölge barışına yönelik ve oradaki uygulamalara dönük mesajları zaten kamuoyu tarafından biliniyor. Hiçbir tarafa özel bir mesaj götürmedik. Zaten partimizin bu konudaki yaklaşımlarını bir kez daha ifade ettik ve muhataplarımızı dinledik" dedi.

Çelik, "İsrailli makamların Türkiye'nin arabuluculuğu yönünde bir talepleri oldu mu? Bu görüşmeleri ilk adım olarak değerlendirebilir miyiz?" şeklindeki soru üzerine şunları söyledi:

"Bunu ilk adım olarak değerlendirme taraftarı değiliz ama bizim gözlemlerimiz şuna dayanıyor: Türkiye'nin bölgeye dönük bir arabuluculuk girişiminin herkes tarafından istekle karşılandığını, bunun formülü üzerinde çalışılması gerektiğini ifade ediyorlar. Ayrıca İsrailli muhataplarımıza ilettiğimiz bir konu da şudur: Biliyorsunuz referandum sonrasında çeşitli ülkelerden KKTC üzerindeki kısıtlamaların kaldırılmasına yönelik bir takım söylemler dile getirilmişti. Bu konuda çok adım atılmadı. Aynı şekilde İsrail tarafına da KKTC üzerindeki kısıtlamaların kaldırılmasına yönelik adımlar konusunda kendilerinden de beklentilerimizin olduğunu, İsrail uçaklarının oraya inip kalkması, iş adamlarının gidip gelmesi, dolayısıyla KKTC'ye dönük açılımlar meydana gelen intihar saldırr konusunda İsrail'in de tavır alması gerektiğini ifade ettik"

Çelik, Başbakan Erdoğan'ın İsrail'in müdahaleleri konusunda yaptığı sert açıklamaların görüşmeler sırasında gündeme gelip gelmediğinin sorulması üzerine ise:

"Sayın Başbakan'ın sözleri, bildiğiniz gibi, terörle mücadele yapılmasına karşı değil. Terörle mücadele yapılırken sivil halkın zarar görmesine, sivil halka aşırı şiddet uygulanmasına dönük, devletlerin bir takım suikast girişimlerinde bulunmasına dönük eleştirileri vardır. Bunları biz konuşmalarımızda çok net dile getirdik. Bunun uzun vadede iki halk arasında çok daha büyük zihinsel duvarlar dikeceğini ve şiddet ve karşı şiddet kısır döngüsünün hiç kimsenin işine yaramayacağını belirttik. Olağan seyrinde herhangi bir kriz algısı olmaksızın yaptığımız bir görüşme oldu. Zaten o sözlerin gerekçesinin ne olduğunu biz onlara açıkladık. Onlar da bu eylemleri niye yaptıklarını açıkladılar. Herkes birbirinin pozisyonunun net bir biçimde gördü" şeklinde konuştu.

Çelik, "Bölgede barış için adımlar atılabilecek mi?" şeklindeki bir soruya ise, "Çok karmaşık ve çok zor bir süreç. Fakat gerçekten barışı destekleyen bir uluslararası inisiyatifin ortaya çıkmasıyla çok soğukkanlı ve sabırlı bir süreci çok gecikmeden başlatmak gerekiyor" diyerek yanıt verdi.

En Çok Aranan Haberler