PARİS (ANKA) - Türkiye'deki seçim süreci, yurt dışındaki yankıları sürüyor. Fransız Le Figaro gazetesinde yayınlanan yazıda Avrupa'da önümüzdeki 10 yılda birçok şeyin Türkiye'deki seçim sürecine bağlı olduğu belirtilerek AKP'nin iktidarda kalmasını ancak mutlak çoğunluğunu kaybetmesinin olacağı savunuldu.
Le Figaro'nun yazarı, tarihçi ve jeopolitik uzmanı Alexandre Adler, "Büyük Türk Yürüyüşü" başlıklı yazısında Türkiye'deki seçim sürecinin önemine dikkat çekerek Avrupa'da önümüzdeki 10 yılda birçok şeyin bu sürece bağlı olduğunu belirtti.
Türkiye'ye olan yakınlığını dile getiren Adler, kendisinin, onbinlerce kişi, başka yerlerde pek sık rastlanmayan bir coşkunlukla laikliğe olan bağlılıklarını dile getirmek üzere İstanbul ve Ankara sokaklarına döküldüğünde titreşenlerden biri olduğunu belirterek şunları yazdı:
"Ancak başlıca laik parti olan Cumhuriyetçi Halk Partisi'nin (CHP) bir zaferinin ana sonucu, Türkiye'nin AB üyeliğinin sonu ve giderek daha tehlikeli hale gelen milliyetçi bir gerileme olur. Ülkenin first ladysini, resmi törenlerde sadece İslam'a olan dini bağlılık değil, aynı zamanda - ki bu söylenmeli ve tekrarlanmalı – Kemalist rejimine ters düşen, kadının daha düşük bir statüsünün yansıması olan başörtüsü giyirken görme perspektifi, göründüğünden ciddi bir konudur."
Buna karşın Adler, AKP'nin iktidarda kalmasını arzuladığını belirtirken de "Erdoğan'ın ve Gül'ün İslami muhafazakar partisinin (AKP) Parlamento'da mutlak çoğunluğunu kaybetmesini, yeni oluşturulan liberal ve laik bir ortak ile bir koalisyon müzakere etmeye mecbur kalmasını net bir biçimde arzuluyorum" diye yazdı.
AKP BİR DİZİ ÖNEMLİ TESTTEN GEÇTİ
ABD'deki yeni muhafazakarlara (neoconlar) yakın olduğu belirtilen Adler, AKP'nin yöneticilerinin ne "akılsız" ne de "gerçek İslamcılar" da olduğunu rgularken AKP'nin bir dizi önemli testten geçtiğini yazdı.
Adler, bu çerçevede AKP'nin, Necmettin Erbakan'dan ayrıldığını, Türk devletinin Avrupa stratejisini benimsediğini, ABD ve İsrail ile stratejik ittifaklarını sürdürdüğünü, İran eski cumhurbaşkanı Hatemi dahil olmak üzere, ilerici Müslümanlarla uluslararası ittifak stratejisini de yürüttüğünü kaydetti.
BÜYÜKANIT ÇOK İYİ OYNADI
İki merkez sağ partinin birleşmesine destek veren Adler, AKP'nin, şimdiye kadar kaydettiği ilerlemenin sorgulanmaması için laiklik konusunda olumlu bir tavır takınmasını isterken Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt'ın de, "negatif bir diyalektik" benimseyerek "gerçekten çok iyi oynadığını", bir yüzleştirmeyi zorlarken genel seçime kapıyı açtığını da savundu.
Alexandre Adler, Temmuz'da yapılacak seçimlerde görünürdeki sorunun "laiklik-din" çatışması olmasına karşın asıl meseleyi Avrupa'nın oluşturacağını öne sürdü. AKP'nin, laik kesiminin önemli bir kısmı ve "sanıldığından aydın" olan askeri komutanların çoğu ile birlikte Avrupa'yı seçtiğini kaydeden Adler, Avrupa'nın Türkiye'nin adaylığını kabul etmesini de istedi.