25. Dönem genel seçimlerinden sonra herhangi bir parti tek başına hükümet kuramadı. Bu dönemde koalisyon çalışmaları da yanıt vermeyince 1 Kasım erken seçimlerinde gidildi. Partiler her seçimde olduğu gibi bu seçimde de hazırlıklarını son sürat devam ettiriyor. Vatandaşlar da seçimler öncesinde partilerin vaatlerini, plan ve projelerini yakından takip ediyor. CHP, MHP ve HDP'den sonra AK Parti seçim beyannamesini vatandaşlarla paylaştı. 3 ana başlıktan oluşan AK Parti seçim bildirgesinde çiftçiler, gençler unutulmadı. Ekonomiye ağırlık veren AK Parti, asgari ücretin 1300 liraya çıkartılacağını vaat etti. Emekli maaşlarının ise 100 liranın altında kalmayacağı belirtildi.
Başbakan Ahmet Davutoğlu "AK Parti Seçim Beyannamesi'ni Ankara'da ATO Congresium'da açıkladı. Davutoğlu, 1 Kasım seçimlerine yönelik AK Parti seçim bildirgesini açıklarken "Bizim kardeşlik ve barış adına sergilediğimiz sabrı yanlış yorumlayanlar, vatandaşlarımızın ve güvenlik güçlerimizin karşısında bir tehdit unsuruna dönüştüler. Kamu düzeni ihdas edilene, bütün silahlar gömülene, üzerine beton dökülene kadar bu mücadelemiz sürecek. Sırtını dağa yaslayan, dağdan aldığı emirle siyaset yapanların aramıza nifak tohumları ekmesine; bin yıllık kardeşliğimizi zedelemesine kesinlikle izin vermeyiz. Aslolan çözüm süreciyle tesis etmeye çalıştığımız barış iklimidir. Bu kardeşliği 13 yıldır yürüttüğümüz demokratik siyasetin izinde özgürlükçü, yeni bir Anayasa ile hukuki zemine kavuşturarak pekiştireceğiz" dedi.
AK PARTİ SEÇİM BEYANNAMESİ'Nİ OKUYAN DAVUTOĞLU'NUN KONUŞMASINDAN SATIRBAŞLARI:
Başbakan Davutoğlu, Ankara'daki ATO Congresium'da düzenlenen AK Parti Seçim Beyannamesi Tanıtım Toplantısı'nda, 1 Kasım'da gerçekleştirilecek Milletvekili Genel Seçimi için vaatlerini açıkladı. Davutoğlu, "Bütün partilerimize bir kez daha siyasi nezaket kuralları içinde medeni bir rekabet diliyorum. Bütün partiler karşılıklı saygı içinde söyleyeceklerini milletimize anlatacaklarını dile getirsinler. Ama birbirimizi kırmayalım. Birbirimizi üzmeyelim. Hakaret ve tahkir yerine güzel sözlerle birbirimize hitap edelim. 1 Kasım seçimleri şimdiden hayırlı olsun" diye konuştu.
"1 KASIM SEÇİMLERİ ÖNEMLİ BİR EŞİKTİR"
1 Kasım seçimleri için hazırladıkları beyannamenin özelliğine değinen Davutoğlu, "Değişim ve irademiz, bu anlamda milletimizin yaşam standartlarını yükseltme davamızda 1 Kasım seçimleri önemli bir eşiktir. Hep beraber 1 Kasım seçimlerinde reformcu, vizyonel niteliğimizle ülkemize yep yeni ufuklar çizeceğiz. Bu çerçevede 7 Haziran seçimleri hem demokrasimiz hem siyasi hareketimiz için çok önemli ve farklı sonuçlar doğuran önemli bir seçim olmuştur. 7 Haziran seçimlerinden çıkan sonuçların bu tecrübeden, her bir partinin ders çıkardığını milletimizin gösterdiği istikmaeti doğru tahlil ettiğini ümit etmek istiyorum. Bu en başta demokrasimiz için büyük kazanç olacaktır. 7 Haziran seçimlerinde bütün partilerin çıkaracağı dersler, Türk siyasetine yeni katkılar getirecektir. Milletimiz seçim sandıklarında çatışma kültürünün terk edilmesini istemiştir. AK Parti olarak milletimizin verdiği bu mesaja kulak verdik ve kollarımızı sıvayarak tazelendik ve yeni bir yola çıkmaya karar verdik" ifadelerini kullandı.
"YÜZDE 41 GİBİ YÜKSEK ORANLA BİRİNCİ PARTİ ÇIKMAMIZA RAĞMEN İÇ MUHASEBEYİ DERİNDEN YAPTIK"
7 Haziran seçimlerinden çıkan sonuçları değerlendiren Davutoğlu, "Son 3 ayda bu dersleri bütün detaylarıyla ele aldık. Partimizin her kademesinde 7 Haziran seçimlerinin sonuçlarını tartıştık. Bütün kademelerde tek bir hedefimiz vardı. Milletimizin verdiği sesi doğru anlamak ve gereğini yapmak. Bütün şehirlerde seçim sonuçlarına ilişkin araştırmalar yaptık. Halkımıza sorduk, bizden ne bekliyorsunuz? Yüzde 41 gibi yüksek bir oranla seçimden birinci parti olarak çıkmamıza rağmen iç muhasebeyi derinden yaptık. AK Parti seçim beyannamesi, masa başında dar katılımla hazırlanmış bir beyanname değil; milletin katılımıyla geniş bir mutabakatla hazırlanmış bir beyannamedir" şeklinde konuştu.
"İSTİKLAL HARBİ'MİZ GİBİ STARTI SAMSUN'DAN VERECEĞİZ"
AK Parti'nin 1 Kasım seçimlerine hazır olduğunu kaydeden Davutoğlu, seçim çalışmaları kapsamında ilk mitingini yarın Samsun'da yapacağını belirterek "AK Parti bütün birikim ve kararlılığıyla 1 Kasım'a hazırdır. Yola çıkmaya hazırdır. Yarın İstiklal Harbi'miz gibi startı Samsun'dan vereceğiz. 13 yılın kazanımlarının heba olup gitmesine kesinlikle izin vermeyeceğiz. Kaosa, krize, kriz çıkarmak isteyenlere hiçbir surette geçit vermeyeceğiz. Başladığımız işi; kim, önümüze ne engel çıkarırsa çıkarsın mutlaka neticeye ulaştıracağız. Cumhuriyetimizin 100'üncü yıl hedeflerini birlikte gerçekleştireceğiz. Biz hayal tacirliği yapmıyoruz. Afaki hedefler koymuyoruz. Başardıklarımızın daha fazlasını başarmanın sözünü veriyoruz. En büyük teminat geçmişizdir. Bize göre beyan esastır. Beyan sahibiyle birlikte değer kazanır. Milletimiz bizim hizmetlerimizi, yönetim tecrübemizi biliyor. Bizim sözümüz sözdür, bizim sözümüz senettir. Notere ihtiyacı olmayan bir senettir" açıklamasında bulundu.
"BLOK SİYASETİNE, HAYIR SİYASETİNE, TERÖR SİYASETİNE KARŞI; BİRLİK SİYASETİN TAKİP ETTİK"
7 Haziran seçimleri sonrasında yaşanan gelişmelere değinen Davutoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bütün ısrarlı gayretlerimize rağmen muhataplarımız uzlaşma arayışlarına girmek yerine kendi tutumlarında inat ettiler. 7 Haziran'dan sonra yeni kavramlar üretildi. CHP, hemen blok siyasetine yöneldi. Sanki üç birbirine benzemez bir blok oluşturacakmış gibi AK Parti'yi dışlayan bir dil geliştirildi. Blok siyaseti TBMM Başkanlık seçimlerinde çöktü. CHP, blok siyaseti derken; MHP 'hayır' siyasetini takip etti. Her şeye hayır, dedi. Bütün koalisyon görüşmelerinde ne teklif etmişsek hayır, dedi. Hükümet kuralım, hayır. Beraber erken seçim hükümeti kuralım, hayır. Beraber seçim kararı alalım, hayır. Biz hükümet kuralım, siz destek verin; hayır. Blok siyaseti ve hayır siyasetinin ne noktalara geldiği görülüyor. HDP ise terör siyaseti geliştirmeye çalıştı. 8 Haziran'da AK Parti ile asla, dediler. Sonra da terörü teşvik eden bir söylem benimsediler. Biz bu blok siyasetine, hayır siyasetine, terör siyasetine karşı; birlik siyasetin takip ettik"
"EL SIKIŞMADAN KIRMIZI ÇİZGİLERİNİ İLAN EDENLER, OLDU"
Koalisyon görüşmeleri sürecinde siyasi partilerin tutumunu eleştiren Davutoğlu, "Bütün siyasi partilerle ayrım gözetmeden konuştuk. Ön yargısız gittik. Çaylarını içerken muhabbet de ettik. Her şeyi paylaştık. Bizim için mesele bir parti meselesi olmasının ötesinde bir ülke meselesiydi. İyi niyetle hükümet formülü bulmaya çalıştık. Onlar ise hükümet kurulamamasının faturasını bize çıkartma gayreti içine girdiler. Ne olursa olsun ben yokum, diyenler oldu. El sıkışmadan kırmızı çizgilerini ilan edenler, oldu. Uzlaşmayı içine sindiremeyenler, oldu. Anayasal zorunlulukla hükümeti kurmak gerektiğinde de biz orada da yokuz, dediler. İpe un serdiler, Anayasal hükümete dahi katılmama konusunda hayırcı bir tutuma girdiler" diye konuştu.
"13 YILLIK AK PARTİ İKTİDARLARI HERHANGİ BİR YIKIM BIRAKMADILAR Kİ ONARIMA İHTİYAÇ OLSUN"
CHP ile neden koalisyon kurulamadığını açıklayan Davutoğlu, "CHP ile son derece medeni, istikşafi görüşmeler yaptık. Bu görüşmelerin sonuçsuz kalması, AK Parti'nin iradesizliği veya herhangi bir müdahale sebebiyle değildir. Aksine sonuçsuz kalmasının temel sebebi, görüşmeler esnasında özellikle eğitim ve dış politika alanında derinden ve 180 derece farklı görüşlerle bir onarım hükümetinden bahsedilmesi sebebiyledir. CHP 'onarım hükümeti' deyince ben Kılıçdaroğlu'na da söyledim. Şimdi burada da söylüyorum. 13 yıllık AK Parti iktidarları herhangi bir yıkım bırakmadılar ki onarıma ihtiyaç olsun. 13 yıllık AK Parti iktidarları imar, yeniden inşa iktidarlarıdır" ifadelerini kullandı.
"TUĞRUL TÜRKEŞ DIŞINDA ELİNİ TAŞIN ALTINA KOYAN BİR BABAYİĞİT ÇIKMADI"
Geçici hükümete katılmayan siyasi partilerin tutumunu eleştiren Davutoğlu'nun MHP'den yalnıza salonda da bulunan Başbakan Yardımcısı Tuğrul Türkeş'in katıldığını söylemesi üzerine salonda uzun süre alkış sesleri duyuldu. Davutoğlu, "Anayasa'nın öngördüğü hükümete katılma konusunda CHP ve MHP çekindiler. Katılma konusunda olumsuz tavır sergilediler. Bakan adaylarına gönderdiğimiz mektuplara bakıldığında çok ciddi bir mahalle baskısı uygulandığını görürüz. MHP'den şu anda aramızda bulunan Tuğrul Türkeş dışında elini taşın altına koyan bir babayiğit çıkmadı. CHP ve MHP mahalle baskısı uyguladı. HDP ise 2 bakan katıldı ama onlar da bir ay sonra dağ baskısıyla hükümetten çekildiler. Bize mahalle baskısına, dağ baskısına direnemeyenler değil; gerektiğinde ülke için her türlü fedakarlığı yapacak olanlar lazım" şeklinde konuştu.
"BÜTÜN O ODAKLARA HADDİNİ BİLDİRMEK SİZİN TEMEL GÖREVİNİZDİR"
Artan terör olaylarına değinen Davutoğlu, konuşmasında şunları kaydetti: "Ne yazık ki varlığını ve geleceğini teröre, çatışmaya, düşmanlığa bağlayan hain odaklar; bu toplumsal uzlaşmayı, bu kardeşliğin yaygınlaşmasını istemediler. Siyasetin çözüm arayışına menfur eylemlerle, bombalamalarla, zulümle son vermeye çalıştılar. 7 Haziran'dan bu yana terörist faaliyet içindeki çeşitli örgütler, dış odaklarla iş birliği içinde huzurumuza, istikrarımıza yönelik saldırılarda bulundular. 23 Temmuz'da yaptığımız Güvenlik Zirvesi sonrasında bütün güvenlik birimlerimize şunu söyledik. Madem ki DEAŞ'ından bölücü terör örgütüne kadar bütün çakallar, hainler meydana çıkmış, bizim özgürlüğümüzü tehdit etmektedir; bütün o odaklara haddini bildirmek sizin temel görevinizdir. Biz buna 'huzur ve demokrasi operasyonu' dedik. Bu terör örgütleri huzurumuzu ve demokrasimizi hedef edindiler"
"BÜTÜN SİLAHLAR GÖMÜLENE, ÜZERİNE BETON DÖKÜLENE KADAR MÜCADELEMİZ SÜRECEK"
Çözüm sürecine yönelik açıklamalarda bulunan Davutoğlu, "Bizim kardeşlik ve barış adına sergilediğimiz sabrı yanlış yorumlayanlar, vatandaşlarımızın ve güvenlik güçlerimizin karşısında bir tehdit unsuruna dönüştüler. İşte biz bu tehdit unsurlarına da hak ettiği cevabı verdik. Çok net bir ayrımla teröristleri halkımızın masum vatandaşlarımızdan ayırarak hak ettikleri cevabı verdik. Kimse başladığımız işi yarım bırakacağımız vehmine kapılmasın. Kamu düzeni ihdas edilene, bütün silahlar gömülene, üzerine beton dökülene kadar bu mücadelemiz sürecek. Sırtını dağa yaslayan, dağdan aldığı emirle siyaset yapanların aramıza nifak tohumları ekmesine; bin yıllık kardeşliğimizi zedelemesine kesinlikle izin vermeyiz. Terörün arkasındaki hain odaklar, çözümden rahatsız olan odaklardır. Bu engelleri ortadan kaldıracak ve kardeşliğimize halel getirmeyecek şekilde bütün ülkeyi bütünleştirecek toplumsal uzlaşı çalışmalarına devam edeceğiz. Aslolan çözüm süreciyle tesis etmeye çalıştığımız barış iklimidir. Özgürlüktür, kardeşliktir, huzurdur, güvendir, ezeli ve ebedi birliğimizdir. Aynı kıbleye yönelenlerin kıblesini değiştirmeye kimse muktedir olamayacaktır. Bu kardeşliği 13 yıldır yürüttüğümüz demokratik siyasetin izinde özgürlükçü, yeni bir Anayasa ile hukuki zemine kavuşturarak pekiştireceğiz" açıklamasında bulundu.
"İSTİYORLAR Kİ BU MİLLETİN ÇOCUKLARI BİRBİRİNE DÜŞMAN OLSUN"
Başbakan Davutoğlu, "İstiyorlar ki bu milletin çocukları birbirine düşman olsun. Bu yapılanlar, genç fidanların özgürce serpilip büyümesini engellemek için yapılıyor. Hedef Türkiye'dir. Hedef milletimizdir. Hedef genç nesillerdir. Şimdi hedef edinilen bu milletin birliği ve beraberliğinin adresi de AK Parti'dir. Hedef birliğimiz ve kardeşliğimizdir. Herkesin kendini aidiyet bağlarıyla bağlı hissettiği Türkiye'yi bunlar istemiyorlar. Çünkü böyle bir Türkiye'de şiddetten, terörden, nefretten beslenenlere ekmek yok" dedi.
"O BAYRAĞIN KUDÜS'TE MESCİD-İ AKSA'DA DALGALANMASINI DA HEP BERABER GÖRECEĞİZ"
Filistin bayrağının Birleşmiş Milletler'de göndere çekildiğini hatırlattığı konuşmasında Davutoğlu, "29 Kasım 2012'deki konuşmam demiştim ki birileri istemese de bir gün Filistin bayrağı bu binanın önünde dalgalanacaktır. O konuşmayı sizler adına yapan bu kardeşiniz, geçtiğimizde günlerde BM binasının önünde Mahmud Abbas'ın hemen yanında o bayrağın göndere çekilmesine şahit oldu. Bu gözler onu gördü ya inşallah bir gün o bayrağın Kudüs'te Mescid-i Aksa'da dalgalanmasını da hep beraber göreceğiz" ifadelerini kullandı.
"BIRAKIN GELSİN"
Başbakan Davutoğlu, kürsüdeki konuşmasını sürdürürken, salondan bir gencin kendisine doğru koşup seslenmesi üzerine korumalarına "Bırakın gelsin" diyerek genci kürsüye çağırdı. Gence sarılan Davutoğlu, bu durum üzerine "Hayatımda bana doğru gelen hiç kimseye hayır, demedim. Ama özellikle de bana doğru gelen gençlere hiçbir zaman hayır, demedim. Ama buradan hareketle herkes buraya yürümesin. Bu beyannameyi bitirmemiz lazım" dedi.
"PARALEL ODAKLARIN VESAYETİNE BİR DAHA BU MİLLET ŞAHİT OLMAYACAK"
'Paralel yapı' ile mücadele konusunda açıklamalarda bulunan Davutoğlu, "Gerçekleştirdiğimiz sessiz devrimlerle geçmişin vesayetçi anlayışıyla mücadele ettik. Bundan sonra da hiçbir vesayete izin vermeyeceğiz. Ne karanlık mahfillerin ne de paralel odakların vesayetine bir daha bu millet şahit olmayacak. İzin vermeyeceğiz. Hukuka tasallut eden, millet iradesine ipotek koyan anlayışı tümüyle ortadan kaldırdık. Bundan sonra da tekrar ortaya çıkmasına izin vermeyeceğiz" şeklinde konuştu.
"BEYANNAMEMİZ, G20 ÜLKELERİYLE KIYASLANDIĞINDA GELECEK İÇİN REFORM VAADEDEN TEK BEYANNAMEDİR"
Seçim beyannamesinin detayları hakkında bilgiler veren Davutoğlu, her türlü hesabın yapılarak bu beyannamenin hazırlandığını vurgulayarak "Bu beyannamede Türkiye için kurduğumuz hayaller var. Hazırladığımız hedefler ve projeler var. Gelin bu hayalleri birlikte hayata geçirelim. Bu beyannemede hayal tacirliği ve afaki projeler yok. Çünkü AK Parti siyasetinde millete yalan söylemek yoktur. 13 yıl boyunca milletimize verdiğimiz her sözü tuttuk. Bu beyannamede de sadece ve sadece yapabileceklerimize yer veriyoruz. Milletimize tutacağımız sözü veriyoruz. AK Parti beyannamesi insan onurunu esas alan, reformcu bir beyannemedir. Bu beyanname diğer partilerin beyannameleriyle değil; G20 ülkeleriyle kıyaslandığında gelecek için reform vaadeden tek beyannamedir. Bu beyanname yerli, yenilikçi, büyümeyi esas alan bir beyannamedir. Bu beyanname Türkiye'yi yüksek gelir grubuna taşıyacak bir beyannamedir. Bu beyanname güven ve istikrar zeminiyle kazanımlarımızı koruyan bir beyannamedir. Hesabı kitabı son derece iyi yapılmış bir beyannamedir. Halkımızın ihtiyaç ve taleplerine göre hazırlanmış bir beyannamedir" açıklamasında bulundu.
"AK PARTİ YAPMAYACAĞINI VAAT ETMEYEN TEK PARTİDİR"
Davutoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: "Beyannamemiz üç ana bölümden oluşuyor. Yapacağımız reformlar, halkımızın her kesimine dokunan vaatlerimiz, büyük Türkiye yolunda temel aldığımız büyük projelerimiz. AK Parti yalana tenezzülü olmayan, yapmayacağını vaat etmeyen tek partidir. Beyannamelerimizin birinci önceliği; demokrasi, hukukun üstünlüğü, insan hak ve özgürlükleri olmuştur. Bu beyannamemizin asli özelliği de demokrasi, hukukun üstünlüğü, insan hak ve özgürlüklerinin eksiksiz olarak hayata geçirilmesidir"
AK PARTİ SEÇİM BEYANNAMESİ
“BEYANNAMEMİZİN İLK ÖNCELİĞİ: YENİ BİR ANAYASA”
Beyannamemizin ilk önceliği: Yeni bir anayasa vaat ediyoruz. AK Parti genel başkanı olarak sizler adına söz veriyorum. Verdiğim sözün arkasında milletin sözü vardır. Özgürlükçü, katılımcı, kurumsallaşmış bir anayasa yapacağız. Uluslararası sözleşmelere tam uyum sağlayacağız. Reform adımlarının ilki anayasadır. Demokratikleşme ve hukuk devletinin gelişimi için AK Parti olarak çalışıp, bu çerçevede özgürlüğü ve insanı temel olan, merkezi ve yerel yönetimin güçlendiği bir siyaset izleyeceğiz.
AK Parti olarak seçimlerden sadece seçilenlerin değil, herkesin temsil hakkını savunacağımızı söylüyoruz. Yeni sistemde meşru yapıya uygun olmayan hiçbir paralel yapıya izin verilmeyecektir. Türkiye’nin Avrupa birliğine tam üyelik hedefini koruyacağız. Merkezi ve idari yönetimler arasındaki ilişkileri güçlendireceğiz.
Sivil toplum kurumlarının hukuki statüleri gibi alanları düzenleyen sivil toplumun güçlendirilmesine yönelik kanun çıkaracağız. Siyasi parti özgürlüğünü savunacak yeni bir siyasi partiler kanunu ivedilikle çıkaracağız. Siyaset kurumunu her manada güçlendireceğiz. Siyasi partilerin ve seçim kampanyalarının finansmanının şeffaflaştırılmasına yönelik çalışmalarımızı hızlandıracağız. Ak Parti bir erdemliler hareketi olarak başladı ve siyasette de erdemi temel doku olarak egemen kılacağız.
Siyasi partilere yapılan bağış miktarının elektronik ortamda ilan edilmesini sağlayacağız. Siyasi partileri güçsüz kılan, istikrarı engelleyen ülke seçim barajı ile ilgili yeni bir düzenleme yapacağız. Burada bütün toplum kesimlere özgün olarak yeni düzenlemeler getireceğiz. Cemevlerinde alevi diyalog önde gelenleriyle diyaloglara gireceğiz. Buradan Hacı Bektaşi Veli'ye selam olsun.
BEYANNAME İKİNCİ ANA UNSURU: TAHAHÜTLER
Biz vaatlerimizi masa başında hazırlamadık. Bizden ne istiyorsunuz deyip taleplerini kaydettik:
Bir kısmı şöyle:
Aile ve çocuklara yönelik olarak, ailenin ve çocuklar için sosyal yardım ve sosyal hizmete gereksinim duyan tüm vatandaşlarımız için ASDEP’İ HAYATA GEÇİRİYORUZ. Koğuş sisteminden ev ortamına geçiş için zemin hazırlayacağız. Ev almak için peşinat biriktiren vatandaşa yüzde 15 destek vereceğiz. Bütün annelerimize, doğum hediyesi programında ilk çocuk için 300 ikincisi için 400 üç ve sonraki için 600 yani tam altın parası vereceğiz. Çocuklarımızın çok yönlü kültür alt yapısına sahip olabilecek ve aynı zamanda bizim kültürümüzün, yabancı kültürdeki değil bizim kültürümüzdeki masalları beyinlerine kazımaları için çalışacağız.
Kadınların karar alma mekanizmalarına etkin bir şekilde katılmaları için elimizden geleni yapacağız. Kadınların iş gücü piyasasına katılım için çalışacağız.
Kadınların ilk çocukta 2 ay ikinci çocukta 4, ay üçüncü çocukta 6 ay yarı zamanlı çalışacak anneler ama tam maaş almaya devam edecekler. Bu süre dolduktan sonra eğer anneler çocukların yanında kalmaya devam etmek isterse çocukların okul zamanına kadar yarı zamanlı ve yarı ücretli çalışmasına izin verilecek.
GENÇLERE SINIRSIZ İNTERNET VAADİ
Seçilme yaşını inşallah 18’e indireceğiz. 18 yaşındaki gençlerimizin dahi ülke yönetiminde yer almasına izin vereceğiz. Gençlerimize sınırsız internet imkanı vereceğiz.
KENDİ İŞİNİ KURMAK İSTEYEN GENÇLERE KARŞILIKSIZ 50 BİN LİRA
Kendi işini kurmak isteyen gençlerimize 50 bin liraya kadar destek vereceğiz. Karşılıksız destek verilecek. Eğer bu yetmiyorsa, kendi işini kurmak ve geliştirmek isteyen gençlerimiz 50 bin liralık hibe üzerine, 100 bin lira faizsiz kredi de alabilecek. Gençler faizsiz kredi için kredi fonu arayıcılığıyla yüzde 85 kefaret sağlayacağız. Yeni iş kuran gençlerimize 3 yıla kadar gelir vergisi ödemeyecek. İlk kez iş bulan gencin maaşının bir yıl boyunca devlet tarafından karşılanmasını sağlayacağız.
Gençlerimizin istihdamının bu derece desteklendiği dünyada başka bir örnek yok. Yine bugünlerde çok gündemde olan bir husus. Lise ve üniversite mezunu gençlerimizin genel sağlık sigortası primlerinin ücretsiz bir şekilde devlet tarafından yapılmasını ve bu şekilde iki yıl boyunca gençlerin sağlık sigortasından yararlanmasını sağlayacağız.
Yeni bir destek programı geliştiriyoruz. Gençdes… Bu programdan sanatsal ve sportif faaliyetlerine proje bazlı destek vereceğiz. Gençlerde evliliğin teşvik edilmesi kapsamında çeyiz hesabı başlatacağız. Çeyiz hesabında biriktirilen paranın yüzde 20’si oranında, devlet destek verecek. Doğum hediyesi gibi devlet destek verecek. Engelli vatandaşlarımız için engelsiz bir hayat için gerekli her türlü yapıyı oluşturacağız. Yine sadece engellileri değil aileleri de ilgilendiren bir karar da engelli yaşam merkezlerinin kurulması.
EMEKLİLER
Emeklilere de en büyük saygıyı göstermek bizim vazifemizdir. 7 Haziran seçimlerine giderken bir söz vermiştik. 1100 liranın altında maaş alan vatandaşlarımıza 1200 lira ödeyeceğiz demiştik. Temmuz ayından itibaren ödenmeye başladı. Şimdi bütün bu düzenlemelerden sonra bir kez daha 1100 liranın üzerine verdiğimiz 100 liranın üzerine bütün emeklilerimizi kuşatacak şekilde 1200 lira zam yapıyoruz. 1000 liraya kadar olan emeklilerimizi 1100 liraya tamamlamıştık. Şimdi tüm emeklilerimize ayda 100, yılda 1200 lira, takribi bir maaş zam gelecek gibi zam yapıyoruz. Böylece tarım bağ kur emeklileri hariç, 1000 liranın altında maaş alan hiçbir emekli kalmamış olacak. Tarım Bağkur emeklisinin de maaşı 884 liraya çıkacak. Bir iktidara geldiğimizde kıyaslama için söylüyorum 66 liraydı.
Bağkur ve ssk emeklililerin maaşlarından kesin sosyal güvenlik kesintisini tamamen ortadan kaldırıyoruz. Herhangi bir emeklimiz 250 lira taksitle ev alabilecek, TOKİ yardımıyla.
Esnaf için önümüzdeki dönemde düşük faizli kredi uygulamaya devam edeceğiz. 30 bin liraya kadar faizsiz kredi vereceğiz. Emek yoğun sektörlerde çok sayıda işçi istihdam edecek ama fabrikası yok sembolik bir kira karşılığında fabrika vereceğiz. 51 ilimizde uygulanmakta olan 10 işçi çalıştırıp, vergi indirimi alma şartımızı kaldırıyoruz.
ÇİFTÇİLER
Yeni destekler:
Yemde ve gübrede KDVyi kaldırıyoruz. Şimdi yine gençlerimize, hangi alanda olursa olsunlar, genç çiftçilerimize proje karşılığı 30 bin liraya kadar destek vereceğiz. Bunun özellikle köyden kente göçme konusunda önemi büyük. İşletme büyüklüğü 5 dekar altında olan aromatik bitki üretenlere destek vereceğiz.
Seracılara bölgesel sulama talebi yardımı yapacağız. Ürünlerini lisanslı depolarda koruyanlara kira desteği sağlayacağız. Su yönetiminde bütün önlemleri alacağız.
EĞİTİM
Öğretmenlerimize, 18 milyon öğrencimize eğitim veren öğretmenlerimize kulak verelim:
Şu konularda:
Tüm okullarımızda tam gün eğitim öğretime geçilmesini sağlayacağız. İkili eğitim öğretim kalmaayacak. Fatih projesiyle eğitim alt yapısını güçlendireceğiz. Orta öğretimi bitiren her öğrencimizin bir spor dalı bir enstrüman alanında uzmanlaşmasını sağlayacağız. Öğretmen akademisi kuracağız. Meslek eğitimini yeniden canlandıracağız. Öğrencilerimiz üzerindeki sınav baskını azaltmak için yüksek öğretime geçme sınavlarını yılda bir kez değil her aşamada öğrencilere fırsat verilecek şekilde yılda iki ya da üç... Ücretsiz müze kartlar. Mekan sağlığı kavramı ile sağlıklı ortam yapacağız.
SAĞLIK
Toplam 56 bin kapasiteli şehir hastanelerini hizmete açacağız. Koruyucu hekimliği yaygınlaştıracağız. İhtiyaç sahiplerine evde bakım hizmetini yaygınlaştıracağız.
İŞÇİLER VE ASGARİ ÜCRET
Asgari ücreti inşallah 1300 TL’ye çıkarıyoruz. Yapılan işin tehlike sınıfına göre asgari ücrette farklılaşma sağlayacağız. BES’i yüzde 25 oranında desteklemeye devam edeceğiz. Kamuda çalışan taşeronları istihdam edeceğiz. Polislerimizin 220 olan ek göstergelerini 3000’e çıkarıyoruz. Askerlerimizle ilgili de bir çalışma yürütülüyor.
ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK ALANI
Şehir merkezinde kalan küçük sanayi sitelerini şehir dışına çıkaracağız. Kentsel dönüşüm projelerini hayata geçireceğiz. Tarihi şehirlerimizle ilgili projelere destek vereceğiz, trafiği yeraltına alacağız. Kentsel dönüşüm yapılması şartıyla izinsiz yapılara elektrik ve su bağlanması şartını sağlayacağız. Kişi başı 10 m2 olan yeşil alan şartını 15 m2’ye çıkartacağız.