İktidardaki Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP), 7. Olağan Büyük Kongre sürecini, 28 Kasım-15 Aralık'ta yapılması planlanan "delege seçimi" ile başlatıyor ve 2020 yılı sonunda tamamlamayı hedefliyor. Ancak AKP'de kongre takvimi başlamadan önce, genel merkezin talimatı doğrultusunda il başkanlıklarından arka arkaya istifalar gelmeye başladı.
İl başkanlarının, genel merkezin talebi doğrultusunda istifa ettiği belirtilirken, 2017 anayasa referandumundan sonra birçok belediye başkanının istifasına gerekçe gösterilen "metal yorgunluğu" yerine, "tazelenme, yenilenme" ihtiyacı vurgusu yapılıyor.
Erdoğan'ın muhaliflerine göre ise bu istifaların altında, yeni kurulacak partilere geçişleri "perdeleme" amacı yatıyor.
AKP'nin teşkilatlardan sorumu Genel Başkan Yardımcısı Erkan Kandemir, geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamayla kongre takvimini açıklarken, önümüzdeki günlerde bazı il başkanlarının da istifa edeceğini duyurdu.
Bu açıklamadan kısa süre sonra da Kütahya, Manisa, Kırşehir, Amasya, Siirt, Iğdır, Balıkesir, Çanakkale il başkanları, genel merkezin talebi doğrultusunda görevlerini bıraktıklarını açıkladı.
31 Mart yerel seçimleri ve 23 Haziran İstanbul seçiminde, Ankara ve İstanbul'un da aralarında bulunduğu bir çok belediyenin kaybedilmesinin ardından, Erdoğan'ın partide teşkilatlardan başlayarak, kabine ve hatta parti yönetiminde revizyona gitmesi bekleniyordu.
Ancak partide yapılan değerlendirmelerde, hızlı bir değişimin, zaten moral bozukluğu içinde olan tabanı tatmin etmeyeceği, iç tartışmayı büyüteceği, bunun yerine yapısal sorunların saptanıp zamana yayarak değişimin gerçekleştirilmesi görüşü benimsenmişti.
AKP'de il başkanlarının istifası da bu "zamana yayma taktiği"nin bir parçası olarak değerlendiriliyor.
Yerel seçimlerden hemen sonra tartışılan "kabine değişikliği" konusunda beklenti dile getirilse de, bu konuda Erdoğan'ın zamanlamasına ilişkin net bir tahminde bulunulamıyor.
Parti kulislerinde, uzun süredir İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı'nı kaybeden Binali Yıldırım'ın, "cumhurbaşkanı yardımcısı" olacağı, hatta Cumhurbaşkanlığı'ndaki "odasının bile hazır olduğu" konuşuluyor.
Erdoğan'ın, grup toplantılarında da yanından ayırmadığı Binali Yıldırım ile ilgili yapılan bir başka tahmin ise "TBMM grup başkanlığı"na getirileceği yönünde.
İstifa ettirilecek il başkanlarının ise partinin yaptırdığı "memnuniyet anketleri"nin yanı sıra, halkla yapılan görüşmeler, milletvekilleri, sivil toplum örgütlerinin görüşleri alınarak belirlendiği ifade ediliyor.
Ayrıca, parti yönetimi tarafından belirlenen isimler, tebdili kıyafetle, halkın nabzını tutuyor.
Parti kaynakları, yeterince çalışmayan, seçmenle diyalog kuramayan ya da, çeşitli nedenlerle yıpranmış, doku uyuşmazlığı yaşananların istifasının istendiğine dikkat çekiyorlar.
İl başkanlarının, kongre takvimi başlamadan hemen önce istifalarının istenmesinin nedenlerinden biri olarak, "birlikte yol yürünmeyecek" insanların kongre süreçlerine müdahalesini engellemek olarak gösteriliyor.
Parti kaynakları, "Devam etmek istemediğiniz il başkanının, ilçe kongrelerine müdahalesi gibi bir durum sözkonusu olabilir. O nedenle de, kongre takvimi başlamadan istifaları daha yerinde olur" değerlendirmesi yapıyorlar.
Partide istifa ettirilenlerin yerine, il kongresine kadar genel merkezin güvenilir gördüğü teşkilattan isimler atanıyor.
AKP'de bir yandan il başkanları istifa ettirilirken, diğer yandan da Erdoğan'ın, "O ilin Ömer'i olsun" dediği, "güvenilir, şaibesi olmayan" teşkilatlarda görev alacak yeni isim arayışı sürdürülüyor.
Bunun için sadece mevcut partililerden değil, yeni isimlere de teklif götürülebileceği ifade ediliyor. Partiye yeni isim arayışı çerçevesinde, genel merkez, teşkilatlarla ortak çalışma yürütüyor.
Eski Başbakan Ahmet Davutoğlu ve eski Başbakan Yardımcısı Ali Babacan'ın kuracağı partilerle temas içinde olanlar da, iktidar partisinin hedefindeki isimlerle ise yolların tamamen ayrılması sözkonusu.
Partide değişim sürecinin aynı zamanda bir "samimiyet testi" olacağı belirtilerek, "Birlikte yol yürünecekler belirlenip, onlarla devam edilecek, ama başka yoldan yürümek isteyenler de ayıklanacak" değerlendirmesi yapılarak, muhalif isimlerin partiden de istifa ya da "ihraç" yoluyla uzaklaştırılacağı ifade ediliyor.
AKP'de son dönemde, parti politikalarına yönelik eleştirileri nedeniyle Erdoğan'ın isteği üzerine İstanbul Milletvekili Mustafa Yeneroğlu istifa ettirilmişti.
AKP'nin son Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısında da sosyal medya hesabından "Suriyelileri Türklerin sırtından indirin artık" paylaşımı yapan eski Kayseri Milletvekili Pelin Gündeş Bakır, "kesin ihraç" istemiyle disipline sevkedildi.
Siyasi kulislerde ise il başkanları ve muhaliflere yönelik istifa ve ihraç yöntemine başvurulmasının bir nedeni olarak da, Davutoğlu ve Babacan'ın yeni partiyi kurmaları ile partide yaşanacak "istifa"ları perdeleme amacının yattığı iddiası seslendiriliyor.
Zira, iki ismin partiyi kurmaları halinde, milletvekili düzeyinde çok fazla olmasa da özellikle teşkilatlardan, çok sayıda istifa olacağı yorumu yapılıyor.
Davutoğlu ile birlikte hareket eden isimler de bir süre önce BBC Türkçe'ye, şimdilik milletvekili transferi düşünmediklerini, ancak "teşkilatlarda kendileriyle birlikte hareket etmek isteyenlerin istifasını isteyeceklerini" açıklamıştı.
AKP Genel Başkan Yardımcısı Erkan Kandemir'in 13 Kasım'da yaptığı açıklamaya göre 7. Olağan Büyük Kongre için takvim 28 Kasım-15 Aralık arasında yapılacak delege seçimi ile başlayacak.
Belde kongreleri Aralık ayının son haftasında başlayacak ve Ocak ayının ikinci haftasında tamamlanacak. Kandemir'in verdiği bilgiye göre 2020 Ocak ayının ikinci haftasından itibaren ilçe kongrelerinin başlaması ve 6 ayda tamamlaması planlanıyor.
Parti yönetimi, 2020 sonu itibariyle tüm ilçe ve il kongrelerini tamamlayıp, 2020 sonu ya da 2021 başında 7. Olağan Büyük Kongre'yi gerçekleştirmeyi hedefliyor.