Doğada bulunan her metal, elektron verme isteğine sahiptir. Metaller aktif ve soy olmak üzere iki kategoriye ayrılır. Aktif metallerde yeni bir alt sınıfa rastlanılmazken soy metaller tam ve yarı soy olmak üzere iki alt sınıftan oluşur. Bir metalin "aktif metal" adını alabilmesi için elektronu verme eğilimi hidrojene kıyasla daha fazla olması gerekir. Aktif metaller asit tepkimeleri sonucunda ortaya su ve hidrojen gazı çıkışı olur.
Aktif metallerin yükseltgenme özelliği hidrojenden fazladır. Periyodik tabloda aynı grup içinde yer alan metallerin elektron verme yatkınlıkları ve aktiflik dereceleri yukarıdan aşağıya doğru inildikçe artış gösterir. 1A grubunda bulunan elementler aktiftir ve doğada tek başlarına bulunmazlar. Örneğin Lityum, Sodyum ve Potasyum çok aktif metallerdir. En çok karşılaşılan aktif metaller:
Verilen örnekleri genişletmek mümkündür. Aktif metallerin sayısı oldukça fazladır. Bu nedenle akılda kalıcılığı artırmak için aktif metaller kodlama yerine soy metallerin kodlaması yapmak daha iyi olur. Soy metaller kodlama: "Cumhur Hagsızlığa Agladı Aucunu Patlattı"
Aktif metallerin bazlarla tepkimeye girmez. Sadece asitler ile bir tepkimede bulunabilirler. Bazlar ile tepkimeye girebilen tek grup amfoter metallerdir. Bu metaller hem asitler ile hem de bazlar ile tepkimeye girerler. Amfoter metallerde bahsedilen tepkimenin gerçekleşebilmesi için kullanılan bazın kuvvetli olması önemlidir. Aktif metaller sadece asitlerle tepkimeye girebilirler. Aktif metal asit tepkimeleri sonucunda da tuz ve hidrojen gazı ortaya çıkar.