Çakıcı dilekçesinde, verilen raporda 13 ayrı hastalık ve KOAH teşhisine rağmen nakil yapılmamasına ''Anladığım kadarıyla evraklar gözünüzden kaçtı mı veya başka bir yerden mi talimat alınıyor'' yorumunu yaptı.
Çakıcı dilekçesinde, Dr. İhsan Pilavcı tarafından verilen raporda; "13 ayrı hastalık ve KOAH teşhisi konulmuştu. Bu nedenle “yaz-kış” Adana’nın nemi diğer hastalıkları da tetiklemektedir. Alaattin Çakıcı her türlü donanıma sahip sağlık kuruluşlarını içeren bir cezaevine naklini uygun görülmektedir" ibareleri bulunduğunu hatırlattı.
Alaattin Çakıcı'nın ilettiği dilekçede “hastalığımla ilgili nakil talebim kendini vicdanı olarak sorumlu hisseden kurumun en yetkilisi, doktoru ve kurul raporuna göre görüşünü istemiş ve her iki rapora göre UYAP üzerinden genel müdürlüğüne gönderilmiştir” denildi.
Dilekçede şöyle denildi:
“11 Ekim 2013 tarihli göndermiş olduğunuz faksta “Devlet veya Üniversite hastanelerinden yeni bir görüş” istenmesine “Üniversiteler Kamu kurumu olmakla birlikte özerkliğe haizdir. Adli Tıp’ın bir altı olan Eğitim ve Araştırma Hastanesi direkt devletin hastanesidir. Kurum doktorunun raporu da devletin resmi raporudur.
Sayın Genel Müdürüm. yaşamım boyunca kimseden şefaat dilemedim. Ne Rizeli Tayyip Erdoğan Bey’den ne de Hatay’lı Sadullah Ergün Bey’den sağlığımla ilgili hiçbir şefaatim olmaz olamaz da. Derdi veren rabbim şükredersen dermanını içine koymuştur. Ömrümce ne yapmışsam birinin ya yüzüne konuşmuşum ya da öncesinden haber göndermişimdir. Nefsi davranıyorsanız rabbimin terazisini keyfi ihlal edenleri ilahi adalet kasırgaya tutturur, soğukta ayazda kalınır. Her gün raporlarda belirtilen bu kadar hastalığıma rağmen bir buçuk saat spor yapıyorum bu hususu cezaevi yetkililerinden öğrenebilirsiniz.
Sayın Başbakanımız da, Sayın Bakanımızda ve sizde vatan ve millet sevgisi var ise bu dilekçem ekinde sunacağım ve bana ret cevabı verdiğiniz ve on üç hastalığa rağmen tekrar İmralı’yı talep ediyorum. Bu talep benim yani şahsımın talebidir".