HABER

Alanya'da Lisa Eder davası

ANTALYA (İHA) - Almanya'dan annesiyle birlikte tatile geldiği Alanya'da 10 Ekim 2004 tarihinde öldürülen 11 yaşındaki Lisa Eder'in davası bugün görüşüldü. Almanya'da yapılan otopsi ile Alanya'da yapılan otopsi arasında farklılıklar olduğu belirtilirken, Adli Tıp Kurumu raporunda küçük kızın boğularak öldürüldüğü kaydedildi.

Annesi Petra Eder ile Almanya'dan Alanya'ya tatile gelen ve kaybolduktan 24 saat sonra 10 Ekim 2004 tarihinde Alanya Kalesi'nde cesedi bulunan Lisa Eder'in öldürülmesiyle ilgili 5. dava bugün görüşüldü. 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davada, Ermenek Cezaevi'nde tutuklu bulunan sanık Bülent Gülbay'da hazır bulundu.

Mahkeme Başkanı Ağır Ceza Hakimi Fikret Karaçorlu, ilk olarak geçen davada Bülent Günbay'a ait kol saati üzerinde Lisa Eder'e ait vücut sıvısı ve kan izinin bulunup bulmadığına dair raporu okudu. Raporda saat üzerinde sanık ve maktule ait hiçbir ize rastlanmadığı açıklandı. Bunun üzerine Lisa Eder'in avukatları saat üzerinde sanık Bülent Günbay'ın delilleri kararttığını söyleyerek, "Eğer böyle bir şey olmasaydı en azından saat üzerinde Bülent Günsay'ın vücut sıvısı izine rastlanırdı. Bu da gösteriyor ki Bülent Günbay saati temizleyerek delilleri karartmıştır" dedi.

Hakim Fikret Karaçorlu, İstanbul Adli Tıp Kurumu 1. İhtisas Kurulu tarafından gönderilen Alanya'da 11 Şubat 2004 tarihinde yapılan otopsi raporu ile Hanover Adli Tıp Kurumu tarafından yapılan otopsi raporunu da okudu. Raporda Lisa Eder'in ağız ve burun kapanmasına bağlı solunum yetmezliği sonucu boğularak öldüğü belirtildi. Aynı raporda Lisa Eder'in vücudunun birçok yerinde darbe izlerine rastlandığı açıklandı. Ayraca Lisa Eder'in anal bölgesinde meydana gelen travmatik bulgulardan yola çıkarak küçük kızın ölmeden kısa bir süre önce anal yoldan cinsel saldırıya maruz kaldığı belirtildi. Alanya'da yapılan otopside ise anal bölgede görülen travmatik bulguların otopsi sırasında meydana geldiği yolundaki açıklama, her iki rapor arasında çelişkiye yol açtı.

Okunan raporda çıkan çelişkiler üzerine Cumhuriyet Savcısı Ali Alper Saylan, Alanya'da yapılan otopsi tutanağında anal bölgede tespit edilen travmatik değişimlerin 'muhtemelen anal muayene sırasında oluştuğu' belirtildiğini, Almanya'da uygulanan otopsiye ait raporla birlikte İstanbul Adli Tıp Başkanlığı 1. İhtisas Kurumu'nun hazırladığı raporda Lisa Eder'in ölmeden önce anal yoldan cinsel saldırıya maruz kaldığı belirtilmesinin her iki rapor arasında çelişki doğurduğunu söyledi. Savcı Saylan, belirtilen çelişkinin giderilmesi için mahkemeden İstanbul Adli Tıp Kurum Genel Kurulu'ndan yeni bir rapor alınmasını ve anal yoldan saldırının ölüme neden olmadığı hususunda açıklık getirilmesini istedi.

Tutuklu Bülent Gülbay'ın avukatı Hakan Göçer ise, İstanbul Adli Tıp Kurumu Başkanlığı 1. İhtisas Kurulu'nun rapor içeriğini kabul etmediklerini söyledi. Alanya otopsi raporlarıyla Almanya'dan gönderilen Hannover Adli Tıp raporunun baz alınarak rapor tanzim edildiğini belirten Göçer, "Oysa Adli Tıp Kurumu Başkanlığı her türlü teknik imkana ve tecrübeye sahiptir. Adı geçen raporun birlikte değerlendirilmesi hukuken mümkün değildir. Dolayısıyla gelen rapor sakatlanmıştır. Bu nedenle hukuken hükmü yok hükmündedir. Dosyaların yeniden gönderilerek yeni bir rapor alınmasını ve delillerin tamamına yakının toplanmış olması ve üzerine atılı suçun müvekkilim tarafından işlendiğine dair yan deliller mevcut olmadığından tahliyesine karar verilmesini istiyorum" dedi.

Lisa Eder'in avukatları ise Almanya ve Türkiye arasında 1959 yılında anlaşma olduğunu, bu nedenle Hanover'den gelen Adli Tıp Kurumu raporunun geçerli olduğunu söyledi.

Cinayeti işlemediğini daha önceki duruşmalarda da ifade ettiğini söyleyen tutuklu Bülent Gülbay ise, "Ben maktuleye tecavüze yeltenmedim. Polislerin benim üzerime yıkmış olduğu bir olaydır. Maktule tecavüz edilmişse DNA testi yapılsın. Olay günü benim üzerimde takım elbise vardı. Kot pantolonum ise dükkanın kapısında asılıydı.

Küçük kızın benim dükkanıma girme durumunda diğer esnafların bunu görmemesi mümkün değildir. Üzerime atılı suçu kabul etmiyorum" dedi.

Yaklaşık 45 dakika süren duruşma sonunda mahkeme heyeti, Alanya otopsi raporu, Lisa Eder'in ceset fotoğrafları ve Almanya'da uygulanmış otopsi raporlarının aradaki çelişkilerin giderilmesi için İstanbul Adli Tıp Kurumu Başkanlığı Genel Kurulu'nda incelenmesine ve kuvvetli suç şüphesini oluşturan olguların bulunması gözetilerek Bülent Gülbay'ın tutukluluğunun devamına karar verdi. Duruşma 18 Ağustos 2005 tarihine ertelendi.

Mahkeme sonunda açıklama yapan Bülent Gülbay'ın avukatı Hakan Göçer, "Almanya'dan gelen rapor kabul edilemez. Bunu kesinlikle kabul etmiyoruz. Ayrıca yan deliller yok. Tek bir kanıt var o da kan. DNA testini bir önce mahkemede de istemiştik" diye konuştu.

En Çok Aranan Haberler