ABD’de 70 yıl önce kurulan insan hakları ve özgürlükleri izleme örgütü Freedom House, "Türkiye’de iki yıldır duruşmaları yapılmayan bazı gazeteciler de dahil olmak üzere, gazetecilere yönelik taciz ve tutuklamaların basın özgürlüğüne karşı alarm verici bir tehdit oluşturduğunu" belirtti.
Merkezi Washington’da bulunan örgütün yazılı açıklamasında, "Freedom House, Türk liderlere, medya bağımsızlığını korumaya dönük politikalar uygulayarak ve kendilerine karşı suçlamalar yöneltilmeyen ya da ciddi kanıtlar ortaya koyulmayan gazetecileri serbest bırakarak, bu gidişatı tersine çevirmeye çağırır" ifadesi kullanıldı.
"(Ergenekon) soruşturması kapsamında gazetecilerin tutuklanmasının, ülkedeki basın özgürlüğüne yönelik giderek artan baskılara karşı geniş çaplı protestolara neden olduğu" kaydedilen açıklamada, "toplamda 50 civarında gazetecinin şu anda cezaevinde bulunduğu, bunun dünyada en fazla sayıda gazetecinin hapse atıldığı örneklerden biri olduğu" ifade edildi.
"Tutuklanan gazetecilerin AK Parti hükümetini eleştiren haberler yaptığına" işaret edilen açıklamada, "Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün de sivil özgürlüklerin tehlikeye girdiğini itiraf ettiği, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın ise tutuklamaları savunduğu" iddia edildi.
"Gazeteciler Nedim Şener ve Ahmet Şık’ın tutuklanmalarına özellikle dikkat çekmek istediğini" belirten Freedom House’un açıklamasında, şunlar kaydedildi:
"Hükümetin politikalarına karşı çıkan medya kuruluşları ve gazetecilere karşı tacizler, eleştirel sesleri susturmaya ve medya çeşitliliğini kısıtlamaya yönelik açık bir girişim. Mustafa Balbay gibi, ’Ergenekon’ soruşturması kapsamında hedef alınan diğer gazeteciler, kendilerine suçlama yöneltilmeden iki yılı aşkın süredir tutuklu bulunuyorlar. Devam etmekte olan bu tutuklamalar, gazetecilerin haklarının açık bir ihlali. Tutuklananlar, ya suçlama yöneltilip yargılanmalı ya da serbest bırakılmalıdır. Aslında tüm ’Ergenekon’ soruşturması, açık uçluluğu ve şeffaflıktan yoksun olmasıyla, Türk demokrasisisin durumu hakkında ciddi sorular uyandırıyor. Daha da ötesi, medya bağımsızlığına yönelik artan bu savaş, Türkiye’nin kendisini model Müslüman demokrasi olarak gösterdiği imajıyla ciddi anlamda çelişmektedir. Sayıları giderek artan tutuklamalara ilaveten, Freedom House, gazetecilere yönelik çeşitli gerekçelerle açılmış 4 binden fazla davayı kaygıyla not etmektedir."
"Türkiye’nin, Freedom House’un 2010 basın özgürlüğü raporunda ’kısmen özgür’ kategorisinde yer aldığı" belirtilen açıklamada, "Medya, sınırlayıcı bir hukuki ortam ve acımasız yasalar, gazetecilerin hapse atılması ve soruşturulması ve muhalif medya kuruluşlarına yönelik düşmanca tavır tarafından kısıtlanmaktadır. Türkiye’de hapse atılan gazetecilerin oranı, dünyadaki en yüksekler arasındadır" ifadesi kullanıldı.